Türkiye ve ABD arasında 'soğuk savaş'
İki NATO müttefiki Türkiye ve ABD arasında 'soğuk savaş' yaşanıyor. ABD'nin FETÖ'nün yanı sıra PYD/YPG'ye tam destek vermesiyle başlayan, Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Atilla'nın New York'ta tutuklanmasıyla devam eden süreç, vizelerin karşılıklı olarak askıya alınmasıyla sürüyor.
09.10.2017 00:00:00
RECEP BAHAR/ DETAY HABER
NATO'nun iki önemli gücü Türkiye ile ABD arasında gerginlik tırmanarak artıyor. Trump yönetimi, ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu'nda görevli irtibat memuru, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Metin Topuz'un 5 gün önce tutuklanmasıyla başlayan gerilimi Türk vatandaşlarına vizeleri durdurmaya kadar taşıdı.
Oysa Türkiye, ABD'nin FETÖ'nün yanı sıra Suriye'nin kuzeyinde PKK/PYD'ye açık destek vermesi, hatta bir kamu bankası olan Halkbank'ın Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın New York'ta tutuklanmasına herhangi bir yaptırım kararıyla karşılık vermemişti!
ABD kaşınıyor
İki ülke arasındaki ilişkilere bakıldığında gerilimin bizzat ABD tarafından körüklendiği ortaya çıkıyor. ABD, Türkiye'nin terör örgütü olarak gördüğü FETÖ'ye ve PKK/PYD'ye tam destek veriyor.
FETÖ yapılanması ABD'de özgürce faaliyetlerine devam ederken, Washington yönetimi sözde DEAŞ ile mücadele adı altında PKK/PYD'ye Haziran ayından bu yana 1500 tırdan fazla silah gönderdi.
Bu arada Rus yetkililer, ABD'nin Esad ordusuna karşı DEAŞ'a yardım ettiğini de resmen açıkladı! Buna karşılık Türkiye, ABD'ye karşı faaliyette bulunan hiçbir terör örgütüne yardım ve destek sağlamıyor.
Tarihi gelişmeler yaşanıyor
ABD'nin Türkiye karşıtı 'açık politika'larına karşı Ankara son dönemde Rusya ve İran ile ilişkilerini pekiştirmeye yöneldi. Hatta ABD ile sözlü savaş modunda olan Venezuela Devlet Başkanı Maduro, geçtiğimiz hafta Ankara'da özel bir şekilde ağırlandı.
Dahası Erdoğan, 28 Eylül'de Rusya Devlet Başkanı Putin'i Ankara'da ağırladı ve bu görüşmede Türkiye'nin S-400 füze sisteminin sözleşmesini imzaladığını açıkladı.
Erdoğan, 5 Ekim'de de son dönemde ABD ile 'nükleer anlaşma'nın akıbeti konusunda ciddi gerginlik yaşayan İran'ı ziyaret etti. Erdoğan'ın Tahran dönüşünden sonra Cuma günü Astana görüşmelerinde kararlaştırılan uygulamalar çerçevesinde TSK'nin Suriye'nin İdlib iline intikali talimatı vermesi de dikkat çekiyor.
İdlib'te Türkiye-Rusya ortak yapımı bir harekât gündemde. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Cumartesi günü Afyonkarahisar'da açıkladığına göre "İdlib'in içini Türkiye, dışını Rusya koruyacak." Böyle bir harekât tarihte de ilk kez cereyan edecek!
Zahiren bakıldığında Türkiye'nin son dönemde ABD karşıtı bloka yaklaştığı net olarak açığa çıkıyor. Elbette olayların içyüzüne vakıf değiliz ancak görünen köyde Türkiye'nin üye olduğu NATO ve aday ülke olduğu AB ile derin sorunlar yaşadığı kendini her yönüyle hissettiriyor.
ABD'nin tavrı sıra dışı
Öte yandan ABD, ABD'nin İstanbul Konsolosluğu'nda görevli bir Türk vatandaşının gözaltına alınmasına görülmedik şiddette bir tepki gösterdi.
ABD, böyle bir tepkiyi şimdiye kadar ancak bizzat savaşa girdiği ya da terör kaynağı olarak algıladığı ülkelere karşı sergiliyordu. ABD'nin vize yasağının anormal olduğunu, bu tepkinin sadece Metin Topuz'un tutuklanmasıyla izah edilemeyeceği ortadadır.
Bu karar, ABD'nin Türkiye'ye karşı geniş çaplı emellerinin, planlarının ve senaryolarının sonucudur. Bu karar ABD'nin Türkiye'ye 1975 yılında uygulama kararı aldığı silah ambargosundan daha ağır bir karardır çünkü diplomatları, kamu görevlilerini, öğrencileri hatta hastaları bile etkileyen bir vize yasağı bir bakıma topyekun ambargo anlamına da gelmektedir. Sonuç olarak Türkiye ile ABD artık ne dosttur, ne de müttefiktir.
Vizesi olanlar etkilenmeyecek
ABD ve Türkiye vize başvurularını karşılıklı olarak askıya aldı. Karardan, hali hazırda vizesi olanlar etkilenmeyecek. Vizesi olmayan Türk vatandaşları ise yeni bir düzenlemeye kadar ABD'ye seyahat edemeyecek.
Türk vatandaşları 9 Ekim Pazartesi günü itibariyle Türkiye'de ABD vizesi başvurusu da yapamayacak. Karar, bütün pasaport sahipleri için geçerli olacak. Buna, diplomatik pasaportlar da dâhil.
Bu, vatandaşların, diplomatik, turistik, iş, öğrenci, işçi ve gazeteci dâhil hiçbir vize başvurusunda ulunmayacağı anlamına geliyor. Peki, Türk vatandaşları Türkiye dışında başvuruda bulunabilir mi? ABD'nin Türk vatandaşlarına yönelik vize başvurusu kararı, Türkiye'deki başvuruları kapsıyor.
Ancak bu, her Türk vatandaşının Türkiye dışında ABD vizesi için başvurabileceği anlamına gelmiyor. Zira ABD Dışişleri Bakanlığı'nın sitesinde bu konuda şu kural yer alıyor: "Uluslararası kural; vize başvurunuzu daimi ikametinizin olduğu yerden yapmanızdır". Dolayısıyla özel bir düzenleme olmaması halinde sadece yurtdışında ikameti bulunan Türk vatandaşları yurtdışında ABD vizesine başvurabilecek.
ABD vatandaşları normal şartlarda Türkiye'ye girişlerinde gümrükte de vize alabiliyor. Türkiye'de geçen yıl yaklaşık 115 bin kişi ABD vizesi almıştı. Bu rakam 2014'te 100 bin, 2015'te 103 bindi.
NATO'nun iki önemli gücü Türkiye ile ABD arasında gerginlik tırmanarak artıyor. Trump yönetimi, ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu'nda görevli irtibat memuru, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Metin Topuz'un 5 gün önce tutuklanmasıyla başlayan gerilimi Türk vatandaşlarına vizeleri durdurmaya kadar taşıdı.
Oysa Türkiye, ABD'nin FETÖ'nün yanı sıra Suriye'nin kuzeyinde PKK/PYD'ye açık destek vermesi, hatta bir kamu bankası olan Halkbank'ın Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın New York'ta tutuklanmasına herhangi bir yaptırım kararıyla karşılık vermemişti!
ABD kaşınıyor
İki ülke arasındaki ilişkilere bakıldığında gerilimin bizzat ABD tarafından körüklendiği ortaya çıkıyor. ABD, Türkiye'nin terör örgütü olarak gördüğü FETÖ'ye ve PKK/PYD'ye tam destek veriyor.
FETÖ yapılanması ABD'de özgürce faaliyetlerine devam ederken, Washington yönetimi sözde DEAŞ ile mücadele adı altında PKK/PYD'ye Haziran ayından bu yana 1500 tırdan fazla silah gönderdi.
Bu arada Rus yetkililer, ABD'nin Esad ordusuna karşı DEAŞ'a yardım ettiğini de resmen açıkladı! Buna karşılık Türkiye, ABD'ye karşı faaliyette bulunan hiçbir terör örgütüne yardım ve destek sağlamıyor.
Tarihi gelişmeler yaşanıyor
ABD'nin Türkiye karşıtı 'açık politika'larına karşı Ankara son dönemde Rusya ve İran ile ilişkilerini pekiştirmeye yöneldi. Hatta ABD ile sözlü savaş modunda olan Venezuela Devlet Başkanı Maduro, geçtiğimiz hafta Ankara'da özel bir şekilde ağırlandı.
Dahası Erdoğan, 28 Eylül'de Rusya Devlet Başkanı Putin'i Ankara'da ağırladı ve bu görüşmede Türkiye'nin S-400 füze sisteminin sözleşmesini imzaladığını açıkladı.
Erdoğan, 5 Ekim'de de son dönemde ABD ile 'nükleer anlaşma'nın akıbeti konusunda ciddi gerginlik yaşayan İran'ı ziyaret etti. Erdoğan'ın Tahran dönüşünden sonra Cuma günü Astana görüşmelerinde kararlaştırılan uygulamalar çerçevesinde TSK'nin Suriye'nin İdlib iline intikali talimatı vermesi de dikkat çekiyor.
İdlib'te Türkiye-Rusya ortak yapımı bir harekât gündemde. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Cumartesi günü Afyonkarahisar'da açıkladığına göre "İdlib'in içini Türkiye, dışını Rusya koruyacak." Böyle bir harekât tarihte de ilk kez cereyan edecek!
Zahiren bakıldığında Türkiye'nin son dönemde ABD karşıtı bloka yaklaştığı net olarak açığa çıkıyor. Elbette olayların içyüzüne vakıf değiliz ancak görünen köyde Türkiye'nin üye olduğu NATO ve aday ülke olduğu AB ile derin sorunlar yaşadığı kendini her yönüyle hissettiriyor.
ABD'nin tavrı sıra dışı
Öte yandan ABD, ABD'nin İstanbul Konsolosluğu'nda görevli bir Türk vatandaşının gözaltına alınmasına görülmedik şiddette bir tepki gösterdi.
ABD, böyle bir tepkiyi şimdiye kadar ancak bizzat savaşa girdiği ya da terör kaynağı olarak algıladığı ülkelere karşı sergiliyordu. ABD'nin vize yasağının anormal olduğunu, bu tepkinin sadece Metin Topuz'un tutuklanmasıyla izah edilemeyeceği ortadadır.
Bu karar, ABD'nin Türkiye'ye karşı geniş çaplı emellerinin, planlarının ve senaryolarının sonucudur. Bu karar ABD'nin Türkiye'ye 1975 yılında uygulama kararı aldığı silah ambargosundan daha ağır bir karardır çünkü diplomatları, kamu görevlilerini, öğrencileri hatta hastaları bile etkileyen bir vize yasağı bir bakıma topyekun ambargo anlamına da gelmektedir. Sonuç olarak Türkiye ile ABD artık ne dosttur, ne de müttefiktir.
Vizesi olanlar etkilenmeyecek
ABD ve Türkiye vize başvurularını karşılıklı olarak askıya aldı. Karardan, hali hazırda vizesi olanlar etkilenmeyecek. Vizesi olmayan Türk vatandaşları ise yeni bir düzenlemeye kadar ABD'ye seyahat edemeyecek.
Türk vatandaşları 9 Ekim Pazartesi günü itibariyle Türkiye'de ABD vizesi başvurusu da yapamayacak. Karar, bütün pasaport sahipleri için geçerli olacak. Buna, diplomatik pasaportlar da dâhil.
Bu, vatandaşların, diplomatik, turistik, iş, öğrenci, işçi ve gazeteci dâhil hiçbir vize başvurusunda ulunmayacağı anlamına geliyor. Peki, Türk vatandaşları Türkiye dışında başvuruda bulunabilir mi? ABD'nin Türk vatandaşlarına yönelik vize başvurusu kararı, Türkiye'deki başvuruları kapsıyor.
Ancak bu, her Türk vatandaşının Türkiye dışında ABD vizesi için başvurabileceği anlamına gelmiyor. Zira ABD Dışişleri Bakanlığı'nın sitesinde bu konuda şu kural yer alıyor: "Uluslararası kural; vize başvurunuzu daimi ikametinizin olduğu yerden yapmanızdır". Dolayısıyla özel bir düzenleme olmaması halinde sadece yurtdışında ikameti bulunan Türk vatandaşları yurtdışında ABD vizesine başvurabilecek.
ABD vatandaşları normal şartlarda Türkiye'ye girişlerinde gümrükte de vize alabiliyor. Türkiye'de geçen yıl yaklaşık 115 bin kişi ABD vizesi almıştı. Bu rakam 2014'te 100 bin, 2015'te 103 bindi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.