Türkiye, rüzgar enerjisi bakımından önemli bir potansiyele sahip olmasına karşın, bu potansiyelini enerjiye dönüştüremiyor Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ebru Kavak Akpınar, Türkiye'nin diğerülkelere göre rüzgar enerjisi potansiyeli bakımından daha şanslı olduğunu ancak bundan yeterince faydalanamadığını söyledi. Akpınar, dünyanın, enerji ihtiyacının her yıl yüzde 4-5 oranında artığını, bu ihtiyacı karşılayan fosil yakıt rezervlerinin çok hızlı bir şekilde azalması nedeniyle ülkelerin güneş, rüzgar, biyogaz, jeotermal gibi alternatif enerji kaynaklarına yönelmesi gerektiğini bildirdi. Akpınar, rüzgar enerjisinin çevre dostu, ekonomik büyüme sağlayan,iş olanağı sunan, hızlı kurulabilen, bol hatta tükenmez yeni bir enerji çeşidi olduğunu, ancak bu üstünlüklerine rağmen halen daha enerji alanında alınan kararların birçoğunda rüzgar enerjisinin gözardı edildiğini savundu. Yıllık 166 milyar kilovat saatAkpınar, büyük avantajları bulunan rüzgar santrallerinin "Türkiye'deki teknik potansiyelin 83 bin megavat olduğunun düşünüldüğünü ifade ederek, bu rakamın yıllık 166 milyar kilovat saat enerji üretimine denk düştüğünü söyledi. Akpınar, şunları söyledi: "Bunun anlamı Türkiye'nin şu andaki toplam enerji ihtiyacının bu santrallerden karşılanabileceğidir. Ama olaya maliyetler açısından bakarsak Türkiye'nin ekonomik olarak sahip olabileceği kurulu güç en az limitlerle 20 bin megavat ve bu güçten üreteceği enerji miktarı 50 milyar kilovat saattir. Diğer ülkelere göre rüzgar potansiyeli bakamından oldukça şanslı olmamıza rağmen Türkiye'de rüzgar enerjisinden yeterince yararlanılmamaktadır." Akpınar, Türkiye'de rüzgar enerjisinden verimli bir şekilde yararlanmak için öncelikle ülkenin her bir yöresinin rüzgar enerjisi potansiyelinin ve özelliklerinin belirlenmesi, meteorolojik sağlam bir temelin oluşturulması gerektiğini belirterek bu çalışmalarda ilgili meslek odaları ve üniversitelerin görev üstlenmesinin etkili olacağını sözlerine ekledi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.