Tunus’ta kaya gazı kavgası
Petrol devi Shell, Tunus’ta kaya gazı çıkarmak istiyor. Doğaya zarar verileceğinden endişelenenler ise bu planlara karşı çıkıyor
29.03.2013 00:00:00
Enerji devi Shell şu sıralar eleştirilerin odağında. Şirket, Tunus’taki siyasi istikrarsızlıktan faydalanarak ülkenin kaya gazı kaynaklarını kullanmaya çalışmakla itham ediliyor. Kaya katmanlarının derinliklerindeki bu gazın çıkarılması ise çevre açısından büyük bir risk oluşturuyor. Shell’in bu girişimine karşı çıkanlar, şirketin ve şirkete destek veren hükümetin, ülkeye büyük zararlar verebileceğine dikkat çekiyor. Projeye destek verenler ise kaya gazı kaynaklarının ülkenin 50 yıllık enerji ihtiyacını savunuyor.
Nadya Habani, Shell’in kaya gazı projesini en sert eleştiren isimlerden biri. El Messar adlı sol birlik parti milletvekili Habani, Tunus’ta kaya gazı projesinin doğaya zarar vereceği konusunda endişeli. Proje hakkında hükümet tarafından yeterli bilginin sunulmamasından şikayetçi olan Habani, projenin acilen durdurulması gerekiğini savunarak, “Eğer bu, ülkenin yarısını çöle dönüştürülmesi, sularının içilmez hale getirilmesi ve havasının kirletilmesi anlamına geliyorsa, bundan ne kazancımız olabilir? O zaman evlerimizde ısınırız, ama yiyecek birşey bulamayız. Hayır, bu projeye kesinlikle izin veremeyiz” dedi.
Çevreye zararlı
Habani’ye göre, proje uzun zamandır kapalı kapılar ardında nihayete ulaştırılmış olmasına rağmen, ne yetkili ilgili bakanlıklar ne de Shell hiç bir bilgi vermiyor.
Kaya gazı, teknik olarak hidrolik kırılma olarak bilinen ‘fracking‘ işlemiyle, yani gaz taşıyan kaya katmanlarının kırılarak, su basıncı ile yeryüzüne çıkarılması sonucu kazanılıyor. Süreci hızlandırmak için kullanılan kimyasal katkı maddelerinin çevreye zarar verdiğini belirten uzmanlar, aynı çalışmaların Kuzey Amerika’da büyük bölgeleri çölleştirdiğine dikkat çekiyor. Hidrolik kırılma işleminde kullanılan kimyasallar, yeraltı su kaynakları ve havanın kirlenmesine neden olabiliyor.
Hamid el Metri, Tunus Enerji ve Madencilik Sektöründe Şeffaflık Derneği’nin yönetim kurulu üyesi. Mühendis olan el Metri, Tunus hükümetinin tüm sorumluluğu Shell’e devrettiğini belirterek eleştiriyor ve Tunus’un ne hukuki ne teknoloji ne de altyapı olarak böyle bir adıma hazır olmadığını belirtiyor.
Milletvekili Nadya Habani, Shell ile yapılan anlaşmanın Tunus’un yararına olacağına inanmıyor. Sanayi Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Shell’in bu çalışmalar için normal şartlarda gerekenin dört misli bütçe ayırdığını kaydetmişti.
Mühendis Matri, bu yüksek rakamlardan yola çıkarak Tunus’un bir laboratuvar olarak kullanılacağına inanıyor ve ekliyor: “Shell’in yüksek teknolojik standartlara sahip olduğuna dair şüphem yok. Fakat Tunus hükümeti, vatandaşlarının sağlığı, su kalitesi ve doğasına zarar verecek adımlar atmamalı ve kısa, orta ve uzun vadede kaynaklarının korunması konusunda sorumluluk üstlenmelidir.”
Nadya Habani, Shell’in kaya gazı projesini en sert eleştiren isimlerden biri. El Messar adlı sol birlik parti milletvekili Habani, Tunus’ta kaya gazı projesinin doğaya zarar vereceği konusunda endişeli. Proje hakkında hükümet tarafından yeterli bilginin sunulmamasından şikayetçi olan Habani, projenin acilen durdurulması gerekiğini savunarak, “Eğer bu, ülkenin yarısını çöle dönüştürülmesi, sularının içilmez hale getirilmesi ve havasının kirletilmesi anlamına geliyorsa, bundan ne kazancımız olabilir? O zaman evlerimizde ısınırız, ama yiyecek birşey bulamayız. Hayır, bu projeye kesinlikle izin veremeyiz” dedi.
Çevreye zararlı
Habani’ye göre, proje uzun zamandır kapalı kapılar ardında nihayete ulaştırılmış olmasına rağmen, ne yetkili ilgili bakanlıklar ne de Shell hiç bir bilgi vermiyor.
Kaya gazı, teknik olarak hidrolik kırılma olarak bilinen ‘fracking‘ işlemiyle, yani gaz taşıyan kaya katmanlarının kırılarak, su basıncı ile yeryüzüne çıkarılması sonucu kazanılıyor. Süreci hızlandırmak için kullanılan kimyasal katkı maddelerinin çevreye zarar verdiğini belirten uzmanlar, aynı çalışmaların Kuzey Amerika’da büyük bölgeleri çölleştirdiğine dikkat çekiyor. Hidrolik kırılma işleminde kullanılan kimyasallar, yeraltı su kaynakları ve havanın kirlenmesine neden olabiliyor.
Hamid el Metri, Tunus Enerji ve Madencilik Sektöründe Şeffaflık Derneği’nin yönetim kurulu üyesi. Mühendis olan el Metri, Tunus hükümetinin tüm sorumluluğu Shell’e devrettiğini belirterek eleştiriyor ve Tunus’un ne hukuki ne teknoloji ne de altyapı olarak böyle bir adıma hazır olmadığını belirtiyor.
Milletvekili Nadya Habani, Shell ile yapılan anlaşmanın Tunus’un yararına olacağına inanmıyor. Sanayi Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Shell’in bu çalışmalar için normal şartlarda gerekenin dört misli bütçe ayırdığını kaydetmişti.
Mühendis Matri, bu yüksek rakamlardan yola çıkarak Tunus’un bir laboratuvar olarak kullanılacağına inanıyor ve ekliyor: “Shell’in yüksek teknolojik standartlara sahip olduğuna dair şüphem yok. Fakat Tunus hükümeti, vatandaşlarının sağlığı, su kalitesi ve doğasına zarar verecek adımlar atmamalı ve kısa, orta ve uzun vadede kaynaklarının korunması konusunda sorumluluk üstlenmelidir.”
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.