Yedi milyarlık insanlık alemini, insanlık tarihinde hiç olmadığı kadar tarifsiz acılar ve sancılar, tarifsiz dertler ve kederler, sayısız zalimler ve tarifsiz zulümler çepeçevre kuşatmışken, insanlık inim inim inlerken, 610 yılında nice müjdelerle doğan Ramazan hilali bir kez daha dünyamıza doğmak üzere.
Nice hasretle yolunu beklediğimiz, ömrümüzde bir kez daha doğuşuna şahit olalım diye niyazda bulunduğumuz kutlu hilalin, tıpkı o gün olduğu gibi bugünün dünyasına da, bugünün insanına da nice aydınlıklara, nice çıkış yollarına vesile olmasını temenni ediyoruz.
Farkında olsun ya da olmasın tüm insanlık alemi, gölgesi üstümüze düşmüş olan Ramazan hilali ile gelen, Ramazan'da gelen o son mesajın, o Hayat Kitabının diriltici soluklarına her zamankinden çok daha muhtaç, çok daha mecbur.
Dilleri muhtelif, renkleri muhtelif, memleketleri muhtelif olan insanlığın dertleri aynı, kederleri aynı, ıstırapları aynı, ağlama sebepleri de gülme sebepleri de hep aynı.
İnsan soyu, ne yazık ki kendi içinden çıkmış olan, aç gözlü, dünyanın kaynaklarına göz dikmiş, bir türlü doymak bilmeyen tefecilerin, zalim ve zorbaların tasallutu altında inim inim inlemektedir.
Dünya kaynaklarının büyük bir kısmının ne yazık ki insanı öldürmek için üretilen bin bir çeşit silahlara, bombalara, yakıcı, yıkıcı ve yok edici makinalara harcandığı bir dönemden geçiyoruz, böylesine talihsiz bir devirde yaşıyoruz.
Böyle bir dünyanın birazcık nefes alabilmesi, insan cinsinin, insanlığının farkına varabilmesi için; "Bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmüştür, bir insana hayat hakkı tanıyan tüm insanlığa hayat hakkı tanımıştır" şeklindeki evrensel ilke ile gelen son mesaj yeniden tüm insanlığın hayat düsturu olmalıdır.
On beş asır evveli yine böyle bir Ramazan'da gelen eşsiz mesajı tanıma ve ona inanma bahtiyarlığına ermiş olan Müslümanların, bu ışığı önce kendi hayatlarına, önce kendi yaşadıkları bölgelere tutmaları sonra da tüm insanlık alemi ile paylaşmaları gerekmektedir.
Dünya Müslümanları ne yazık ki, insanlığa ikram edilen bu son mesajı gereğince anlamayarak, yeterince kavramayarak ve hayatlarına yansıtmayarak en büyük kötülüğü önce kendilerine sonra da tüm insanlık alemine yapmaktadırlar.
Gelişiyle şereflendiğimiz Ramazan hilalinin gölgesinde bir kez daha, bin kez daha tefekkür edelim, elimizi vicdanımıza koyup muhasebe yapalım ve kabul edelim ki, bugün dünya üzerinde yaşayan Müslümanlar olarak, tembelliğimizden ötürü, beceriksizliğimizden ötürü, temsil kabiliyetimizi kaybettiğimizden ötürü İslam ile insanlık alemi arasında bir perdeyiz, yüksek bir duvarız ve karanlık bir gölgeyiz.
Hayatımızı bir kez daha aydınlatan Ramazan hilali ve bu hilal ile dünyanın ufkuna doğmuş olan hayat kitabı aşkına lütfen aradan çekilelim de insanlık İslam ile buluşsun ve gezegenimiz yeniden hayat bulsun.
Tüm dünyanın beklediği bu.
Nice hasretle yolunu beklediğimiz, ömrümüzde bir kez daha doğuşuna şahit olalım diye niyazda bulunduğumuz kutlu hilalin, tıpkı o gün olduğu gibi bugünün dünyasına da, bugünün insanına da nice aydınlıklara, nice çıkış yollarına vesile olmasını temenni ediyoruz.
Farkında olsun ya da olmasın tüm insanlık alemi, gölgesi üstümüze düşmüş olan Ramazan hilali ile gelen, Ramazan'da gelen o son mesajın, o Hayat Kitabının diriltici soluklarına her zamankinden çok daha muhtaç, çok daha mecbur.
Dilleri muhtelif, renkleri muhtelif, memleketleri muhtelif olan insanlığın dertleri aynı, kederleri aynı, ıstırapları aynı, ağlama sebepleri de gülme sebepleri de hep aynı.
İnsan soyu, ne yazık ki kendi içinden çıkmış olan, aç gözlü, dünyanın kaynaklarına göz dikmiş, bir türlü doymak bilmeyen tefecilerin, zalim ve zorbaların tasallutu altında inim inim inlemektedir.
Dünya kaynaklarının büyük bir kısmının ne yazık ki insanı öldürmek için üretilen bin bir çeşit silahlara, bombalara, yakıcı, yıkıcı ve yok edici makinalara harcandığı bir dönemden geçiyoruz, böylesine talihsiz bir devirde yaşıyoruz.
Böyle bir dünyanın birazcık nefes alabilmesi, insan cinsinin, insanlığının farkına varabilmesi için; "Bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmüştür, bir insana hayat hakkı tanıyan tüm insanlığa hayat hakkı tanımıştır" şeklindeki evrensel ilke ile gelen son mesaj yeniden tüm insanlığın hayat düsturu olmalıdır.
On beş asır evveli yine böyle bir Ramazan'da gelen eşsiz mesajı tanıma ve ona inanma bahtiyarlığına ermiş olan Müslümanların, bu ışığı önce kendi hayatlarına, önce kendi yaşadıkları bölgelere tutmaları sonra da tüm insanlık alemi ile paylaşmaları gerekmektedir.
Dünya Müslümanları ne yazık ki, insanlığa ikram edilen bu son mesajı gereğince anlamayarak, yeterince kavramayarak ve hayatlarına yansıtmayarak en büyük kötülüğü önce kendilerine sonra da tüm insanlık alemine yapmaktadırlar.
Gelişiyle şereflendiğimiz Ramazan hilalinin gölgesinde bir kez daha, bin kez daha tefekkür edelim, elimizi vicdanımıza koyup muhasebe yapalım ve kabul edelim ki, bugün dünya üzerinde yaşayan Müslümanlar olarak, tembelliğimizden ötürü, beceriksizliğimizden ötürü, temsil kabiliyetimizi kaybettiğimizden ötürü İslam ile insanlık alemi arasında bir perdeyiz, yüksek bir duvarız ve karanlık bir gölgeyiz.
Hayatımızı bir kez daha aydınlatan Ramazan hilali ve bu hilal ile dünyanın ufkuna doğmuş olan hayat kitabı aşkına lütfen aradan çekilelim de insanlık İslam ile buluşsun ve gezegenimiz yeniden hayat bulsun.
Tüm dünyanın beklediği bu.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Hangi hakla ve ne yüzle? / 14.01.2025
- Bin yalanın ardından… / 13.01.2025
- Gözleri yaş dolu yaşlı insanlar / 12.01.2025
- OĞUL / 11.01.2025
- Aile yılı mı dediniz? Eyvahlar olsun! / 10.01.2025
- Farklı bir ses farklı bir soluk / 08.01.2025
- Sebep ne ki, kimine bin kimine de bir verile? / 07.01.2025
- Hayret! Bunca minareye kılıf mı yetişir? / 06.01.2025
- 2025 geldi hoş geldi / 02.01.2025
- Cümle yolsuzluğu yol eylemişler / 01.01.2025
- Bin yalanın ardından… / 13.01.2025
- Gözleri yaş dolu yaşlı insanlar / 12.01.2025
- OĞUL / 11.01.2025
- Aile yılı mı dediniz? Eyvahlar olsun! / 10.01.2025
- Farklı bir ses farklı bir soluk / 08.01.2025
- Sebep ne ki, kimine bin kimine de bir verile? / 07.01.2025
- Hayret! Bunca minareye kılıf mı yetişir? / 06.01.2025
- 2025 geldi hoş geldi / 02.01.2025
- Cümle yolsuzluğu yol eylemişler / 01.01.2025