Seyran tepedeki Arena stadının açılışında yaşanan ıslıklı protesto hakkında hukuki inceleme başlatılırken, taraftarlar birik ve beraberlik sergilediler. Galatasaray taraftarına destek ve AKP'nin siyasetine kırmızı kart göstermek anlamında; Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor taraftarları Taksim meydanında bir araya gelerek anlamlı bir protestoya daha imza atmış oldular. Bu protesto eyleminde da hakim unsur, "birlik" ve "susmayacağız" mesajıydı.En anlamlı pankarta ise; "Bu devirde kimse şah değil, padişah değil" şeklinde bir ifadenin yer alması olmuştur. Umulur ki; birileri bu pankartta yazılı olandan gerekli dersi çıkarır?Siyasetçilerin yapması gereken bu tepkiyi, taraftarın ortaya koyması ayrı bir anlam içermektedir. Siyasilerin yerine getiremedikleri muhalefeti, spor camiası ve özellikle de taraftarların yerine getirmesini iki türlü okumak lazımdır. Birincisi iktidara "büyüklenme padişahım" mesajı; ikincisi muhalefete"uyuma ve susma, ey muhalefet sustukça sıra sana da gelecek" mesajıdır. Sayın Başbakan her protesto eylemine getirdiği yorum gibi buna da birileri tarafından planlı programlı eylem yapıldığını savunsa da AKP'ye karşı protestoların arttığını görmezlikten gelmek mümkün değildir. Toplumda eğer arena stadındaki gibi yada taksimdeki gibi taşkınlığa meydan vermeden haklı tepkiler ortaya konduğu taktirde, birilerinin kendini padişah yerine koymasının da önüne geçileceği muhakkaktır.Birilerinin demokrasiyi kendi tekellerinde görmek istemesi yada kendi yorumlarıyla anlamaya çalışması, demokrasiye darbe vurmak anlamındadır. Gerçek demokrasi sevdalıları, demokrasiyi kimsenin tekeline bırakmamak için sorumlu muhalefet anlayışına bürünmelidir. Ancak görünen odur ki meclis içi muhalefet, iktidarın yanlışlarına karşı yeterli mücadeleyi verememektedirler. O zaman muhalefet görevini yerine getirirken ister meclis içi, ister meclis dışı siyaset olsun, taraftarın ortaya koyduğu muhalefet birliği gibi muhalefetler ortaya koymalıdır ki ses getirsin.Sistemli ve güçlü bir muhalefet oluşmadığı için İktidar ben yaptım oldu, ben söyledim oldu mantığına devam etmektedir. İktidarın gidilen yanlış yoldan döndürülmediği, "astığım astık, kestiğim kestik", mantığı devam ettiği sürece, bedelini toplum olarak ödemek zorunda kalacağımızı asla unutmamalıyız.Güçlü, haklı ve sorumlu muhalefetler, toplumun emniyet supabı hükmündedir.Ve en az iktidar kadar gereklidir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- İbadetin bize kazandırdıkları -2- / 21.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -1- / 20.04.2025
- Dava adamıydı Haydar Hocamız / 19.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -1- / 20.04.2025
- Dava adamıydı Haydar Hocamız / 19.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025