Şüheda ervahı incitilmiştir

Kerim kitabımızın beyanlarından biliyoruz ki, şüheda ervahı, kendilerinden sonra kıyamet sabahına kadar gelişecek olayların bizzat şahididirler.Şehitler ölmez, şehitler Allah katında rızıklanırlar, şehitler, henüz şehitliği tatmamış olanlara bu makamın yüceliğini ve mazhar oldukları mükafatları müjdelemek isterler.Bu bilgilerden hareketle diyoruz ki, daha önce toprağın kara bağrına düşmüş sayısız şüheda ecdadımız olduğu gibi, özellikle de son çeyrek asır boyunca PKK belası ile mücadele ederken şehit düşen milletin yiğit evlatları, açılım hikayesi ile gündeme gelen konuşmaları,yazılanları-çizilenleri duyup görmektedirler.Onlar vatanı, onlar bayrağı, onlar namusu beklerken onları şehit eden kalleşlerin davul-zurna ile karşılanışları elbette onların ruhlarını rencide etmiştir.   Şühedanın yakınları,anneleri, eşleri,çocukları kadar kendileri de toprağın altında adeta kahrolmaktadırlar.İstiklal marşımızda yer alan:"Sen şehit oğlusun incitme yazıktır atanı" mısraına meydan okuyan, kulaklarını tıkayan nevzuhur bir güruh türemiştir bu gün.Vatan neymiş, bayrak neymiş, uğruna şehit olmak neymiş?Bu türedi zihniyet için bütün bunların hiçbir anlamı yok.Şair, yıllar evvel:"Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı" ikazını yaptığı halde bu türedi zihniyet, elde ettiği iktidar gücü ile içinde şehit mezarlarının da yer aldığı nice toprak parçasını para ile değiştirilebilecek bir meta olarak görmüş ve satmıştır.Şüheda mezarlarının altı maden yatağıdır, çevresi turistik arazidir diye yabancı yatırımcıya peşkeş çeken zihniyetten, şehitlerin kanlarını dava etmesini bekleyemezdik.Şehidin yattığı yeri satan, şehidin davasını da, kanını da tereddütsüz satar ve satmıştır.Tek umut , milletimizin bu ihaneti fark etmesidir.