Ramazan kelimesi temizlenmek ve yanmak anlamlarını taşır.
Oruç tutan kişi kötü düşüncelerden nefsani düşüncelerden temizlenir, bedeni ve ruhu günahlardan arınır, imanı aşk ile yanar ve olgunlaşır.
Ramazan bağışlanma ayıdır. Bu ayın önemlerinden biri de birleştirici ve barıştırıcı olmasıdır. Bu ayda kimse birbirine dargın kalamaz, kötü sözlerden, davranışlardan kötülüklerden uzaklaşılır, yemekler paylaşılır, sofralarda buluşulur, birlik beraberlik duyguları pekiştirilir. Ramazan bolca dua, ibadet ve iyi niyet ister. Allah'a açılan eller, yapılan dualar geri çevrilmez, kabul olunur.
Peygamberimiz (s.a.v); "Kim faziletine inanarak ve karşılığını Allah'tan bekleyerek orucunu tutarsa geçmiş günahları bağışlanır" buyurmuşlardır.
Çocukken ramazanı bir insan zannederdim, gelirken huzur getiren, iyilik, esenlik, barış getiren. Ayrıca iftarda top atan, sahurda davul çalan, milleti iftarda toplayan Ramazan. Evet, büyüyünce anladım ki ramazanın bir ruhu varmış, hissi varmış, minarelerden yükselen bir duygusu varmış. İliklere kadar huzur veren, daha fazlası tıpkı bir yağmur gibi her şeyi temizleyen hayat veren, Allah'ın kullarına ikram ettiği hikmetli bir aydır ramazan.
Hep nerde o eski ramazanlar deriz. Hâlbuki ramazanlar aynı ama bizler eskisi gibi değiliz.
Çocukken iftarlarda kaleden top atılırdı, iftar vaktinde neşe ve heyecan ile topun sesini beklerdik. Top atılır ve bütün camilerden ezan sesleriyle iftarlar yapılırdı.
Teravihlerde camiler dolup taşardı. Abim arkadaşları ile her teravih bir başka camiye gider, beni de götürürdü, teravihten sonra arkadaşının babasının dondurmacı dükkânına gider dondurma yerdik, içecek içerdik.
Camilerde bişi-helva, şerbet gibi şeyler dağıtılırdı, her yerden bereket yağardı.
Bayram yaklaşırken evlerde yemekler, börekler, çörekler yapılır, bayramlıklarımız alınırdı, heyecan patlaması yaşanırdı. Ramazan adıyla tadıyla her haliyle rahmet, bereket, huzur idi.
Ramazanları eskisi gibi kutlamak yine elimizde. Değişen bir şey yok aslında. Çünkü ramazanın bereketi, huzuru, sevinci Allah'tan geliyor. O da değişmedi ve değişmeyecek.
Allah oruçlarımızı, ibadetlerimizi kabul etsin. Hayırlı ramazanlar…
- ÇİĞDEM PALA: Açık mektup / 14.04.2025
- SEÇİL DAMLA KAYAALP - Öğrenme / 08.03.2025
- BURHAN BORAN: Deprem / 27.02.2025
- FATİH HAYDAR GÜNER - Maarif yüzyılı mı, masallar yüzyılı mı? / 20.02.2025
- FATİH HAYDAR GÜNER - Parayı kim basarsa düzeni o kurar / 19.02.2025
- FATİH HAYDAR GÜNER - Petro-Dolar Tuzağından Kurtuluş: Haydar Baş’ın Milli Ekonomi Vizyonu / 18.02.2025
- AYŞE ZIVALI: Hoca Atatürk / 08.02.2025
- OZANCAN DERNEK /Efendi kim, köle kim? / 17.01.2025
- MELEK KERESTECİ: Birlik ve beraberlik üzerine / 23.12.2024