-Sandy’den hacı efendiye! Sandy’den hoca efendiye!
En Büyük Allah’tır!
En Büyük Allah’tır!
Bu sesi duydun mu dünyanın süper gücü ABD’yi yerle bir eden Sandy (Sendi) hanımefendiden; Sen hacı efendi ve sen hoca efendi?
Sana haykırdı Sandy.
Sana ve senin gibi ABD’yi (neredeyse –haşa-) Allah’tan da büyük görenlere idi nidası Sandy’nin.
“Amerika’nın izni olmadan nefes bile alamayız” diye Pensilvanya müftüsü hoca efendiyedir asıl haykırışı Sandy hanımefendinin.
Nedendir bilinmez, ya da biz bilmeyiz, ABD’de kasırgalara bayan ismi verilir hep.
Cahiliye anlayışı; ‘kadının uğursuzluğu’ mudur buna sebep acep?
Nerdesiniz feministler?
Katrina,
Wilma,
Sandy…
Afetler “oh oldu” demek için değildir, ibret almak içindir.
Nerede olursa olsun bu böyle.
Kim etkilenmişse etkilensin.
İbret almak gerek.
İsrafil’in sûra üfürmesiyle vuku bulacak büyük kıyametin küçük bir örneğidir bu tip, büyüğüne nispetle ufak tefek tablolar.
İsrafil’in bir anlık püfff demesi gibi bir şey.
Dünya devi ABD o püfff ile ne hale geldi.
Kasırganın üzerinden yaklaşık iki hafta geçti, hala iki milyon insan elektriksiz, susuz ve barınak arıyor.
Günlerdir açız diye bağıran o zenci kadına sorun süper güç kimdir diye?
Benzin kuyruklarının uzunluğu kilometrelerle ölçülüyor.
Ölü sayısı ve diğer rakamlar bana inandırıcı gelmiyor.
Bizdekinin aksine, bu tip ülkelerde, imajlarını sarsacak rakamlar gizli tutulur, olduğu gibi servis edilmez.
İmaj her şeydir ölümler aksesuar.
Bizde durum farklıdır, bire beş katılır, hormonal seansa alınan pire bir anda deve olur, yapılır.
ABD’de ve AB ülkelerinde kenar mahalle cinayetleri, ölen/öldürülen insanların sayısı azımsanmayacak kadar çoktur diye düşünüyorum.
Ama medya veremez bu tip adi suçları.
Şerefli(!) cinayetler verilir her dem.
Aklıma, Kâbe’yi yıkmak için yollara dökülen Ebrehe ile Resûlüllah’ın dedesi Abdulmuttalip arasında geçen konuşma geldi bir anda.
Büyük bir hiddetle yola koyuldu Ebrehe.
En güçlü askeri biriliğini yanına kattı.
En güçlü tanklara, yani fillere ileri komutunu verdi hiddetü şiddetle.
Hedef Kâbe’dir.
Ticaretin merkezi Mekke’den alınıp Yemen’e taşınacak.
Yani günümüzde olduğu gibi mesele ekonomiktir.
Gerisi sadece komiktir.
Doyumsuzluk kroniktir.
Yolda önüne çıkanı ya öldürdü ya da esir aldı Ebrehe.
Bulduğu sürüleri gasbeder.
Ne de benziyor asrın Ebrehe’lerine.
Gasbettiği sürüler arasında Abdulmuttalip hazretlerinin develeri ve koyunları da vardır.
Sürüsünü geri isteyen Abdulmuttalip’e, biraz da istihfa ve istihza ile:
-“Sandım benden Kâbe’yi yıkmamamı isteyeceksin, oysa sen sürünü istiyorsun” der.
Abdulmuttalip de Peygamber dedesine yakışır şu cevabı verir:
-Evet, ben, bana ait olan sürülerimi istiyorum, Kâbe’ye gelince, onu da onun sahibi korur.
Kur’an’da, Fîl suresinde anlatılır bu ibretlik ve derslik olay.
Süper güç Ebrehe ordusu ve en güçlü silahı filler, sadece kuş sürülerinin gagalarından fırlattıkları mercimek büyüklüğündeki taşlarla, posası çıkmış tohuma çevrilip helak edildi.
Abdulmuttalip Dede’nin “Hanîf” Allah inancı bu.
Hanîf; Tevhid ehli.
Süper güç yoktur; “alâ külli şey-in kadiyyr/her şeye gücü yeten Allah” vardır.
“Olmasını murad ettiği şeye sadece kün/ol emrini vermesi yeten Allah” en büyük güçtür.
Biz asıl bu hakikati unuttuk.
En Büyük Allah’tır!
En Büyük Allah’tır!
Bu sesi duydun mu dünyanın süper gücü ABD’yi yerle bir eden Sandy (Sendi) hanımefendiden; Sen hacı efendi ve sen hoca efendi?
Sana haykırdı Sandy.
Sana ve senin gibi ABD’yi (neredeyse –haşa-) Allah’tan da büyük görenlere idi nidası Sandy’nin.
“Amerika’nın izni olmadan nefes bile alamayız” diye Pensilvanya müftüsü hoca efendiyedir asıl haykırışı Sandy hanımefendinin.
Nedendir bilinmez, ya da biz bilmeyiz, ABD’de kasırgalara bayan ismi verilir hep.
Cahiliye anlayışı; ‘kadının uğursuzluğu’ mudur buna sebep acep?
Nerdesiniz feministler?
Katrina,
Wilma,
Sandy…
Afetler “oh oldu” demek için değildir, ibret almak içindir.
Nerede olursa olsun bu böyle.
Kim etkilenmişse etkilensin.
İbret almak gerek.
İsrafil’in sûra üfürmesiyle vuku bulacak büyük kıyametin küçük bir örneğidir bu tip, büyüğüne nispetle ufak tefek tablolar.
İsrafil’in bir anlık püfff demesi gibi bir şey.
Dünya devi ABD o püfff ile ne hale geldi.
Kasırganın üzerinden yaklaşık iki hafta geçti, hala iki milyon insan elektriksiz, susuz ve barınak arıyor.
Günlerdir açız diye bağıran o zenci kadına sorun süper güç kimdir diye?
Benzin kuyruklarının uzunluğu kilometrelerle ölçülüyor.
Ölü sayısı ve diğer rakamlar bana inandırıcı gelmiyor.
Bizdekinin aksine, bu tip ülkelerde, imajlarını sarsacak rakamlar gizli tutulur, olduğu gibi servis edilmez.
İmaj her şeydir ölümler aksesuar.
Bizde durum farklıdır, bire beş katılır, hormonal seansa alınan pire bir anda deve olur, yapılır.
ABD’de ve AB ülkelerinde kenar mahalle cinayetleri, ölen/öldürülen insanların sayısı azımsanmayacak kadar çoktur diye düşünüyorum.
Ama medya veremez bu tip adi suçları.
Şerefli(!) cinayetler verilir her dem.
Aklıma, Kâbe’yi yıkmak için yollara dökülen Ebrehe ile Resûlüllah’ın dedesi Abdulmuttalip arasında geçen konuşma geldi bir anda.
Büyük bir hiddetle yola koyuldu Ebrehe.
En güçlü askeri biriliğini yanına kattı.
En güçlü tanklara, yani fillere ileri komutunu verdi hiddetü şiddetle.
Hedef Kâbe’dir.
Ticaretin merkezi Mekke’den alınıp Yemen’e taşınacak.
Yani günümüzde olduğu gibi mesele ekonomiktir.
Gerisi sadece komiktir.
Doyumsuzluk kroniktir.
Yolda önüne çıkanı ya öldürdü ya da esir aldı Ebrehe.
Bulduğu sürüleri gasbeder.
Ne de benziyor asrın Ebrehe’lerine.
Gasbettiği sürüler arasında Abdulmuttalip hazretlerinin develeri ve koyunları da vardır.
Sürüsünü geri isteyen Abdulmuttalip’e, biraz da istihfa ve istihza ile:
-“Sandım benden Kâbe’yi yıkmamamı isteyeceksin, oysa sen sürünü istiyorsun” der.
Abdulmuttalip de Peygamber dedesine yakışır şu cevabı verir:
-Evet, ben, bana ait olan sürülerimi istiyorum, Kâbe’ye gelince, onu da onun sahibi korur.
Kur’an’da, Fîl suresinde anlatılır bu ibretlik ve derslik olay.
Süper güç Ebrehe ordusu ve en güçlü silahı filler, sadece kuş sürülerinin gagalarından fırlattıkları mercimek büyüklüğündeki taşlarla, posası çıkmış tohuma çevrilip helak edildi.
Abdulmuttalip Dede’nin “Hanîf” Allah inancı bu.
Hanîf; Tevhid ehli.
Süper güç yoktur; “alâ külli şey-in kadiyyr/her şeye gücü yeten Allah” vardır.
“Olmasını murad ettiği şeye sadece kün/ol emrini vermesi yeten Allah” en büyük güçtür.
Biz asıl bu hakikati unuttuk.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Ana-baba hakları-2 / 30.04.2024
- Ana-baba hakları -1 / 25.04.2024
- Müşriklerle hicv / 21.04.2024
- Kıyas önemlidir.... / 14.04.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024
- Ana-baba hakları -1 / 25.04.2024
- Müşriklerle hicv / 21.04.2024
- Kıyas önemlidir.... / 14.04.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024