İşin açıkçası final maçında İspanya'nın kupaya uzanmasını istiyordum.
Evet gerçekten İspanya kazandı. Neden böyle düşünmüştüm. Çünkü İspanya'nın oynadığı futbolu daha estetik buluyorum.
Rastgele oynayan İngiltere'nin yerine pası temel alan İspanya'nın kazanması futbol adına daha olumlu olacaktı. İspanya kupayı kazanırken bir anlamda futbol kazandı.
Neden? Çünkü günümüzde futbol oyunu savruklaştı. Takımlar dağınık oyunlar ile kazanır oldular.
İspanya'nın kazanması pas ile oyunu temel alan takımları bir bakıma taçlandırdı. Gerçi İngiltere karşısındaki İspanya kendi oyununu çok fazla sergileme başarısı gösteremedi.
Yine de İspanya'nın kazanması pas oyununun bir zaferidir. Nihayetinde İspanya bu yönüyle nam salmış bir takım.
Maçı değerlendirmeye çalışırsak şunları yazabiliriz.
İlk yarı işin açıkçası tam bir hayal kırıklığı idi. Koskoca ilk yarı boyunca her iki takımın da net gol pozisyonu yok ve de sadece bir isabetli şut atılabilmiş.
Maç başladıktan hemen sonra Nico Williams karşısında oynayan Walker'ı çok zorlayacak gibi gözüktü.
İşin açıkçası İspanya'da Williams'dan başka göze çarpan oyuncu yok gibiydi.
İngiltere'de ise Jude Bellingham tam anlamıyla olmasa da İngilizleri taşıyacak gibi gözüktü.
İlk yarının ortalarında karşılaşma İngiltere lehine dönecek gibi göründü. Ne var ki bu durum saman alevi gibi çabuk söndü.
İlk yarı futbol severleri tatmin etmeden sonlandı.
İkinci yarı işler değişti. Maç heyecanlı bir hal aldı.
Hemen bu yarının başında Shaw rakibini kaçırınca İspanya golü buldu. Peşi sıra Carvajal'ın güzel bir pas ile hazırladığı pozisyonda Olmo'nun şutu golle sonuçlanmadı.
Bence bu dakikalarda Carvajal etkili oldu. Hücuma olumlu anlamda katkısı oldu. Bakın Carvajal'ın hücuma katkısı günümüzde total futbolu oynayanın İspanya olduğunu gösteriyor.
İkinci yarının ilk 20 dakikasından sonra İngiltere toparlanır gibi oldu.
Nitekim İngiltere 73'te golü buldu. Bu gol tamamıyla Jude Bellingham'ın eseri. Kendi şut atmaya çalışmak yerine topu golü atan Palmer'ın önüne bıraktı.
Tabii İspanyollar zeki adamlar. Golü kalelerinde gördükten sonra hemen oyunu kontrol altına almak için tempoyu düşürdüler.
Bu strateji sonuç verdi. Örneğin 82'de Olmo yanından geçen topta şut atmak için tereddüt etmese İspanya ikinci golü birkaç dakika daha önce bulabilirdi.
İspanya'ya kupayı getiren golün oluşma nedeni ise Walker'ın rakibini kaçırması idi.
Fakat bu golde Morata'nın gol öncesi sol kanatta koşu yapan Cucurella'yı görmesi tüm övgüyü hak ediyor doğrusu.
Evet EURO 2024 İspanya'nın zaferi ile sonuçlandı. Bu tip turnuvalarda genelde önümüzdeki dönemlerde oyuna etki edecek yıldız futbolcu çıkar.
Fakat bu turnuvada önümüzdeki bir 4-5 sene boyunca çokça konuşulacak, futbol kamuoyunu meşgul edecek karizmatik bir yıldız oyuncu çıkmadı.
Fakat bu turnuva şunu gösterdi ki ceza sahaları ve orta sahalar çok kalabalık olduğu için kanat oyuncuları yakın dönemde çok revaçta olacak.
Bunun en önemli ispatı zaten bizzat şampiyon İspanya'nın kendisi. Bizim açımızdan ise artık kazanmak için oynamayı öğrenme zamanı.
Kaybetmek dünyanın sonu değil. Hücum etmeden kazanılmıyor. Gol atmadan kazanmak mümkün değil.
Hayatta her işte olduğu gibi risk almadan kazanılmıyor. Bunun için de futbolun bir ölüm kalım meselesi olmadığını idrak etmek lazım.
Futbolcuları rahat bırakalım. Onlar ne yapacaklarını bilir. Bakalım futbolumuz bu yönde mi ilerleyecek göreceğiz.
Evet gerçekten İspanya kazandı. Neden böyle düşünmüştüm. Çünkü İspanya'nın oynadığı futbolu daha estetik buluyorum.
Rastgele oynayan İngiltere'nin yerine pası temel alan İspanya'nın kazanması futbol adına daha olumlu olacaktı. İspanya kupayı kazanırken bir anlamda futbol kazandı.
Neden? Çünkü günümüzde futbol oyunu savruklaştı. Takımlar dağınık oyunlar ile kazanır oldular.
İspanya'nın kazanması pas ile oyunu temel alan takımları bir bakıma taçlandırdı. Gerçi İngiltere karşısındaki İspanya kendi oyununu çok fazla sergileme başarısı gösteremedi.
Yine de İspanya'nın kazanması pas oyununun bir zaferidir. Nihayetinde İspanya bu yönüyle nam salmış bir takım.
Maçı değerlendirmeye çalışırsak şunları yazabiliriz.
İlk yarı işin açıkçası tam bir hayal kırıklığı idi. Koskoca ilk yarı boyunca her iki takımın da net gol pozisyonu yok ve de sadece bir isabetli şut atılabilmiş.
Maç başladıktan hemen sonra Nico Williams karşısında oynayan Walker'ı çok zorlayacak gibi gözüktü.
İşin açıkçası İspanya'da Williams'dan başka göze çarpan oyuncu yok gibiydi.
İngiltere'de ise Jude Bellingham tam anlamıyla olmasa da İngilizleri taşıyacak gibi gözüktü.
İlk yarının ortalarında karşılaşma İngiltere lehine dönecek gibi göründü. Ne var ki bu durum saman alevi gibi çabuk söndü.
İlk yarı futbol severleri tatmin etmeden sonlandı.
İkinci yarı işler değişti. Maç heyecanlı bir hal aldı.
Hemen bu yarının başında Shaw rakibini kaçırınca İspanya golü buldu. Peşi sıra Carvajal'ın güzel bir pas ile hazırladığı pozisyonda Olmo'nun şutu golle sonuçlanmadı.
Bence bu dakikalarda Carvajal etkili oldu. Hücuma olumlu anlamda katkısı oldu. Bakın Carvajal'ın hücuma katkısı günümüzde total futbolu oynayanın İspanya olduğunu gösteriyor.
İkinci yarının ilk 20 dakikasından sonra İngiltere toparlanır gibi oldu.
Nitekim İngiltere 73'te golü buldu. Bu gol tamamıyla Jude Bellingham'ın eseri. Kendi şut atmaya çalışmak yerine topu golü atan Palmer'ın önüne bıraktı.
Tabii İspanyollar zeki adamlar. Golü kalelerinde gördükten sonra hemen oyunu kontrol altına almak için tempoyu düşürdüler.
Bu strateji sonuç verdi. Örneğin 82'de Olmo yanından geçen topta şut atmak için tereddüt etmese İspanya ikinci golü birkaç dakika daha önce bulabilirdi.
İspanya'ya kupayı getiren golün oluşma nedeni ise Walker'ın rakibini kaçırması idi.
Fakat bu golde Morata'nın gol öncesi sol kanatta koşu yapan Cucurella'yı görmesi tüm övgüyü hak ediyor doğrusu.
Evet EURO 2024 İspanya'nın zaferi ile sonuçlandı. Bu tip turnuvalarda genelde önümüzdeki dönemlerde oyuna etki edecek yıldız futbolcu çıkar.
Fakat bu turnuvada önümüzdeki bir 4-5 sene boyunca çokça konuşulacak, futbol kamuoyunu meşgul edecek karizmatik bir yıldız oyuncu çıkmadı.
Fakat bu turnuva şunu gösterdi ki ceza sahaları ve orta sahalar çok kalabalık olduğu için kanat oyuncuları yakın dönemde çok revaçta olacak.
Bunun en önemli ispatı zaten bizzat şampiyon İspanya'nın kendisi. Bizim açımızdan ise artık kazanmak için oynamayı öğrenme zamanı.
Kaybetmek dünyanın sonu değil. Hücum etmeden kazanılmıyor. Gol atmadan kazanmak mümkün değil.
Hayatta her işte olduğu gibi risk almadan kazanılmıyor. Bunun için de futbolun bir ölüm kalım meselesi olmadığını idrak etmek lazım.
Futbolcuları rahat bırakalım. Onlar ne yapacaklarını bilir. Bakalım futbolumuz bu yönde mi ilerleyecek göreceğiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Artık namağlup değil / 30.03.2025
- Bodrumspor beklendiği gibi çıkmadı / 29.03.2025
- Hak ettiğimiz yerdeyiz / 24.03.2025
- A Ligi'ne yaklaştık / 21.03.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Artık namağlup değil / 30.03.2025
- Bodrumspor beklendiği gibi çıkmadı / 29.03.2025
- Hak ettiğimiz yerdeyiz / 24.03.2025
- A Ligi'ne yaklaştık / 21.03.2025