Salih amel açısından Milli Ekonomi Modeli

Milli Ekonomi Modeli (MEM), Prof. Dr. Haydar Baş'ın insanlık âlemine armağan ettiği bir tez, bir yol, bir yöntem ve bir iktisat teorisi. Söz konusu modeli bu açıdan incelemek, değerlendirmek hiç şüphesiz bu sahanın uzmanlarının vazifesidir.MEM, bir iktisat teorisi olması yanında, sonuç itibariyle insana hitap ettiği için, insanı problemlerinin çözümüne odaklandığı ve insana barış ve huzur yollarını aradığı için insanı ilgilendiren bütün ilimlerin penceresinden incelenebilir, hatta incelenmelidir.Mesela, hemen hepimizin bildiği meşhur bir hadis-i şerif var: "Kardeşiniz zalim de olsa mazlum da olsa ona yardım ediniz.""Mazlum kardeşimize yardımı anladık ama zalime nasıl yardım edeceğiz" sorusuna, Kainatın Efendisi (s.a.a.); "Onun da zulmüne engel olarak ona yardım etmiş olursunuz" cevabını veriyor.Gerçekten, iktisadi dertlerine derman arayan ülkelerin kızgın çölde soğuk su bulmuş gibi sarıldıkları Milli Ekonomi Modelini sırf bu hadis-i şerif penceresinden incelesek belki onlarca makale yazmamız gerekecektir.MEM, geliştirdiği yol ve yöntemlerle, gelir dağılımında dengeyi sağlamayı vadettiği için, sürekli büyümeği sağlayacak yolları teklif ettiği için ve tam istihdamı sağlayacak metotları vaaz ettiği için açlık ve yoksulluktan ötürü mazlum konumuna düşmüş kitlelerin elinden tutuyor, ayağa kaldırıyor ve insanca yaşayacak bir konuma çıkarıyor, diğer taraftan büyük kitleler açlık ve sefalet içinde yüzerken, servet sarhoşluğu ile nasıl harcayacağını şaşırmış bir avuç mutlu azınlığa, dolayısıyla zalim kesime de dur diyerek, bu sömürülerine bir son vererek zulümlerinin daha fazla sürmesine engel oluyor, dolayısıyla onlara da yardım etmiş oluyor."Haksızlıkla yetimlerin mallarını yiyenler şüphesiz karınlarına ancak ateş tıkınmış olurlar; zaten onlar alevlenmiş ateşe gireceklerdir." (Nisa: 10)Her nasılsa, her ne sebeple ise böylesine zulüm yoluna sapmış, yetim ve yoksulların hakları ile kursağını dolduran, bedenini besleyen bir insan, demek ki aslında vücut beslemiyor cehenneme yakıt yetiştiriyor, işte MEM onların da imdadına yetişiyor, geliştirdiği metotlarla gelir dağılımını dengeliyor, yetimin yoksulun haklarını yemelerine mani oluyor.Zalimin elini tutarak daha fazla zulmetmesine, dolayısıyla karnına ateş doldurmasına mani olarak ona yardımcı oluyor, yine mazlumun da elinden tutarak kaldırıyor, belini doğrultuyor, insanca yaşamasını sağlayarak ona da yardımcı oluyor.Dünyadaki kavgaların, amansız savaşların çoğunun madde yüzünden, kaynakların paylaşılması yüzünden çıktığı gerçeğinden hareketle diyebiliriz ki MEM, gelir dağılımındaki adaleti, kaynakların paylaşımındaki hakkaniyeti sağladığı için kavgaların büyük ölçüde önüne geçiyor, bu yünüyle insanlığa sürekli barışı sağlamayı teklif ediyor ki bu başlı başına bir salih amel faaliyetidir."Asra yemin ederim ki insan gerçekten ziyan içindedir. Bundan ancak iman edip iyi ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesnadır." (Asr: 1-3)."İman edip salih ameller işleyenlere gelince, Allah onların mükâfatlarını tastamam verecektir. Allah, zalimleri sevmez." (Al-i İmran: 57).