Ramazan ayında dikkat edilmesi gereken huylardan biri de öfkedir. Mümin, öfkesine hakim olan, dengeli ve sabırlı insandır. İnsanların öfkesi en az olanı, en akıllısıdır. Eğer dünya için az öfkeli olursa, bu deha ve hiledir. Eğer ahiret için olursa, hilm ve ilimdir.
Ali b. Zeyd (r.a) der ki: Kureyş'ten bir kişi Ömer b. Abdülaziz'e sert ve kaba çıkışlar yaptı. Ömer uzun bir zaman başını eğerek düşündü. Sonra dedi ki: 'Saltanat izzetiyle şeytan beni tahrik etmeye kalkıştı ve senin benden yarın alacağını bugün senden almış olmayı istedim! (Fakat seni affediyorum)'.Seleften biri oğluna dedi ki: 'Ey oğul! Akıl, gazap anında yerinde durmaz. Nitekim ısıtılmış fırın ve tandırlarda diri bir kimsenin durmadığı gibi...' Denilmiş ki; "Öfke aklın düşmanıdır. Öfke aklın helâk edicisidir".Hz. Ömer (r.a), hutbesinde şöyle demiştir: 'Tamahkâr-lıktan, hevâ-i nefisten ve öfkeden korunanınız felâha kavuşmuştur'.Seleften biri şöyle demiştir: 'Şehvetine ve öfkesine itaat eden bir kimseyi onlar ateşe doğru sürükler götürür'.Hasan Basrî şöyle demiştir:'İmanda kuvvetli, yumuşaklıkta hazımlı, yakînde imanlı, ilimde halîm, şefkatte akıllı, hakta verici, zenginlikte iktisatçı, fakirlikte vâkur, kudrette ihsan edici, arkadaşlıkta tahammüllü ve şiddette sabırlı olmak müslümanın alâmetlerindendir. Böyle bir müslümana gazap galebe çalmaz. Cahiliyye taassubu kendisini felâkete sürüklemez. Şehvet kendisine galip gelmez. Midesi kendisini rezil etmez. Harislik kendisini hafif düşürmez. Niyeti kendisini geride bırakmaz. Bu bakımdan mazluma yardım eder, zayıfa merhamet gösterir, cimrilik yapmaz. Mübezzirlik ve israfta bulunmaz ve sıkılığa kaçmaz. Kendisine zulmedildiği zaman affeder. Cahilin kusurundan vazgeçer. Nefsi, elinden zahmet çeker. Halk ise kendisinden ferahlık ve genişlik görür'.Abdullah b. Mübarek'e şöyle denildi: 'Güzel ahlâkı bizlere özetle söyle!' Cevap olarak şöyle dedi: 'Öfkeyi terketmektir'Peygamberlerden bir zat, ashâbına dedi ki: 'Öfkelenmeyeceğine dair kim bana söz verir ki benim derecemde olmuş olsun ve benden sonra da halifem olsun?' Onlardan bir genç 'Ben söz veriyorum' dedi. Sonra o peygamber, aynı suali ikinci bir defa tekrarladı. Genç 'Ben onu herkesten daha iyi yerine getireceğim' dedi. O peygamber vefat ettiği zaman, ondan sonra genç onun halifesi oldu. O genç Zülkifl'dir. Kendisine Zülkifl denilmesinin sebebi, öfkesine hâkim olacağına söz verdiğindendir. Bu va'dini de yerine getirmiştir.
Ali b. Zeyd (r.a) der ki: Kureyş'ten bir kişi Ömer b. Abdülaziz'e sert ve kaba çıkışlar yaptı. Ömer uzun bir zaman başını eğerek düşündü. Sonra dedi ki: 'Saltanat izzetiyle şeytan beni tahrik etmeye kalkıştı ve senin benden yarın alacağını bugün senden almış olmayı istedim! (Fakat seni affediyorum)'.Seleften biri oğluna dedi ki: 'Ey oğul! Akıl, gazap anında yerinde durmaz. Nitekim ısıtılmış fırın ve tandırlarda diri bir kimsenin durmadığı gibi...' Denilmiş ki; "Öfke aklın düşmanıdır. Öfke aklın helâk edicisidir".Hz. Ömer (r.a), hutbesinde şöyle demiştir: 'Tamahkâr-lıktan, hevâ-i nefisten ve öfkeden korunanınız felâha kavuşmuştur'.Seleften biri şöyle demiştir: 'Şehvetine ve öfkesine itaat eden bir kimseyi onlar ateşe doğru sürükler götürür'.Hasan Basrî şöyle demiştir:'İmanda kuvvetli, yumuşaklıkta hazımlı, yakînde imanlı, ilimde halîm, şefkatte akıllı, hakta verici, zenginlikte iktisatçı, fakirlikte vâkur, kudrette ihsan edici, arkadaşlıkta tahammüllü ve şiddette sabırlı olmak müslümanın alâmetlerindendir. Böyle bir müslümana gazap galebe çalmaz. Cahiliyye taassubu kendisini felâkete sürüklemez. Şehvet kendisine galip gelmez. Midesi kendisini rezil etmez. Harislik kendisini hafif düşürmez. Niyeti kendisini geride bırakmaz. Bu bakımdan mazluma yardım eder, zayıfa merhamet gösterir, cimrilik yapmaz. Mübezzirlik ve israfta bulunmaz ve sıkılığa kaçmaz. Kendisine zulmedildiği zaman affeder. Cahilin kusurundan vazgeçer. Nefsi, elinden zahmet çeker. Halk ise kendisinden ferahlık ve genişlik görür'.Abdullah b. Mübarek'e şöyle denildi: 'Güzel ahlâkı bizlere özetle söyle!' Cevap olarak şöyle dedi: 'Öfkeyi terketmektir'Peygamberlerden bir zat, ashâbına dedi ki: 'Öfkelenmeyeceğine dair kim bana söz verir ki benim derecemde olmuş olsun ve benden sonra da halifem olsun?' Onlardan bir genç 'Ben söz veriyorum' dedi. Sonra o peygamber, aynı suali ikinci bir defa tekrarladı. Genç 'Ben onu herkesten daha iyi yerine getireceğim' dedi. O peygamber vefat ettiği zaman, ondan sonra genç onun halifesi oldu. O genç Zülkifl'dir. Kendisine Zülkifl denilmesinin sebebi, öfkesine hâkim olacağına söz verdiğindendir. Bu va'dini de yerine getirmiştir.