Yaklaşık 580 bin sigortalının işten çıkarıldığı 2018 yılının 4. çeyreğinde ekonominin yüzde 3 küçüldüğü TÜİK tarafından 2.5 ay gecikmeyle dün açıkladı.
1. çeyrekte yüzde 7.4, 2. çeyrekte yüzde 5.3, 3. çeyrekte yüzde 1.6 büyüyen ekonomi; 4. çeyrekte yüzde 3 geriledi.
Küçülen ekonomi resmen resesyona girmiştir. Ekonomik veriler, Baş Hoca'nın 'zifiri karanlığa giriyoruz' uyarısının ispatıdır.
2018 GSYH, 3 trilyon 700milyar TL (784 milyar 87 milyon dolar), kişi başına 9.632 dolar olarak açıklanan milli gelir, iktidarın 11 bin dolar açıklamasını yalanlarken, 2008 yılının gerisine düştüğümüzü de ortaya koyuyor.
Tarım yüzde 0.5,
Sanayi yüzde 6.4,
İmalat sanayi yüzde 7.4,
İnşaat yüzde 8.7 daraldı.
Hizmet (-0.3) küçüldüğü, kamu desteğinin de büyük fotoğrafı düzeltmeye yetmediği görülüyor.
İthalatın (-24.4) azaldığı, vergi indirimleri ve teşviklere rağmen dayanıklı tüketim ürünlerinin (-34,6) gerilediği, otomotivde üretimin (-9), satışlarının (-35) düştüğü ortada.
Ekonomistler, dış açık ve dış ödemelerin devam ettiği, yüksek faizlere rağmen para girişinin minimuma düştüğü, parasal daralmanın devam ettiği her kademede ifade ediliyor.
Ekonominin derin resesyona girdiği, verilerin dip yaptığı ortamda, dilden düşmeyen "yapısal reformlar" iktidarın dilinde. Açıklamalar, paketler, torbalar, yamalar yamalar...
FED'in faizde frene bastığı, AB'nin faizde gaz kestiği, Japonya'nın likidite bolluğuna gittiği ortamda, bizde Eurobond faizleri yüzde 9'lardadır. Enflasyondaki makyaj, TCMB'nin politika faizine indirmeyip yüzde 24'te sabit tutmasına rağmen 5.48'e çıkan dolar, istim üzerinde olduğumuzun yüksek gerginliğin kanıtı.
Yüzde 30-33 TL, yüzde 12-15 dolar kredi faizleri ile 1 trilyon dolar borcu taşımak imkânsızdır. Yatırımlar durmuş, konkordato ve iflaslar seçim sonrasına ertelenmiştir. Çöpler halının altına saklanmaktadır.
2019 yılının ilk çeyrek büyüme tahminleri de daralmanın devam ettiğini ortaya koyuyor. İhracat ve turizmdeki kıpırdamanın kötü gidişi durdurmaya yetmeyeceği ifade ediliyor. Bu gelişmeler 2020'nin riskli olacağını açığa vuruyor.
En kötünün hala geride kalmadığı ortada…
Ortalık parasızlıktan yanıp tefeciler bayram ederken; minimum 3 trilyon dolar değerinde Milli para rezervi ortaya koyan ve "Sakın ülke batı gitti demeyin Haydar Hoca'nız var" diyen bir gerçek bilim adamı yanı başımızda çok şükür. Allah görüp anlamayı nasip etsin.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mahmut Erdem / diğer yazıları
- Fakirleşerek büyüme / 18.06.2022
- Bu kaçıncı operasyon? / 25.12.2021
- 2020’de yüzde 1.8 büyürken, meğer küçülmüşüz! / 05.05.2021
- Mesele sadece 128 milyar dolar mı? / 23.04.2021
- Ak Parti’nin 18 yıllık enkazı / 08.01.2021
- Dolar kazanç aparatı olunca... / 25.11.2020
- Büyüdük ama negatif / 05.09.2020
- İSO 2019 raporu / 16.07.2020
- Fason tartı aleti / 29.06.2020
- Tefeciye yılda 4 milyon konut / 13.04.2020
- Bu kaçıncı operasyon? / 25.12.2021
- 2020’de yüzde 1.8 büyürken, meğer küçülmüşüz! / 05.05.2021
- Mesele sadece 128 milyar dolar mı? / 23.04.2021
- Ak Parti’nin 18 yıllık enkazı / 08.01.2021
- Dolar kazanç aparatı olunca... / 25.11.2020
- Büyüdük ama negatif / 05.09.2020
- İSO 2019 raporu / 16.07.2020
- Fason tartı aleti / 29.06.2020
- Tefeciye yılda 4 milyon konut / 13.04.2020