Ankara'dan yola çıkalı henüz 2 gün olmuştu.
Kâh trenle kâh arabayla çoğu zaman da askerleriyle birlikte atının üstünde Afyon ovasına bakan tepelere akşam hava kararmak üzereyken ulaştı. Paşam bütün gece boyunca hâkim tepeden düşman hareketlerini izledi durdu.
Hani sağ elinde dürbünüyle ufuktaki Yunan ordusuna bakan, oturduğu vatan toprağının üstünde sağ ayakkabısının altı delik olduğu görünen fotoğrafı olan Paşa.
Yaveri devam ediyor anılarında anlatmaya…
Kurmay albay selam vererek yanına yaklaştı.
"Paşam, düşman kuvvetleri intikali tamamladılar. Karargâh kurmaya başladılar.
Sabah ilk fırsatta hazırlıklarını bitirip saldırıya geçecekler. Askere siper kazdırıp savunma hattımızı güçlendirmeyi emredeceğim, başka bir emriniz var mı" dedi Paşama.
"Gerek yok albayım. Askeri yormayın istirahat etsinler. Şafakla birlikte düşmandan önce biz saldıracağız" dedi Paşam.
Şaşkınlık içinde albay biraz da ürkek "Paşam savunmada kalmak daha doğru olmaz mı? Düşman mevcudu üç katımızdan fazla" dedi Paşama.
"Düşman da öyle yapacağımızı düşünüyor zaten. Hadi istirahat edelim. Sabah çok zorlu bir savaş bekliyor bizi" dedi Paşam.
Ve şafakla birlikte bir fırtına koptu. Hâkim tepeden düşman üstüne "Allah Allah" diye kükrüyordu Türk fırtınası.
Öyle bir taarruz gerçekleşiyordu ki, Afyon ovasına ecel olup aktılar Paşam ve onun aslan Mehmetçikleri.
Bozguna uğrayıp dağılan Yunan ordusunu askerlik tarihine geçen, ders olarak okutulan 9 gün gibi kısa bir zamanda Afyon'dan İzmir'e sürüp denize döktüler!
Postalı delik Paşa, milletiyle birlikte 100'üncü yılını kutluyor Cumhuriyet'in. Kıyamete kadar da kutlayacağız. Kim ne hainlik yaparsa yapsın.
- İsrail'i dinleyin! / 05.08.2024
- Kontrol kayboldu mu? / 23.07.2024
- Tasarruf etmek zaruret midir? / 17.05.2024
- 31 Mart ne anlama geliyor? / 03.04.2024
- Beka meselesi / 06.03.2024
- Angara gerçeği! / 14.02.2024
- Beka meselesi! / 10.02.2024
- Bugünler de geçecek! / 07.02.2024
- Nereye gidiyoruz? / 27.01.2024