‘Onlar kızıl altın gibidir’
İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Taraftarımız üç gruptur. Bir grubu bizim adımıza halkı soyar, bir grubu süzgeç gibidir; içinde olan her şeyi gösterir yani hiçbir sırrı saklamaz. Üçüncü grup ise kızıl altın gibidir. Her ne kadar ateşte yakılırsa daha da saf olur”
16.04.2020 23:50:00





OKAN EGESEL
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Dört şeyi inkar eden kimse bizim taraftarlarımızdan değildir: Mirac'ı, kabir sorgusunu, cennet ve cehennemin yaratılmış olduğunu ve şefaat konusunu." (Bihar, 69/9/11).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Taraftarlarımız her ne olursa olsun şu üç ayıba sahip değildirler: Onlar arasında dilencilik yapan kimse yoktur. Onlar arsında cimri kimse yoktur ve onlar arasında cinsi sapkın kimse yoktur." (el-Hisal, 131/137).
İmam Sâdık (a.s) birine mümin kardeşlerini sordu. O şahıs mümin kardeşlerini övdü ve onların temiz ve iyi insanlar olduğunu söyledi. Bunun üzerine İmam (a.s) şöyle buyurmuştur: "Zenginlerin fakirlerle ilgilenmesi nasıldır?"
O şahıs, "Azdır" deyince, İmam (a.s) şöyle buyurdu: "Zenginlerin fakirleri ziyaret edip onlara başvurması nasıldır?"
O şahıs, "Azdır" dedi.
İmam (a.s) şöyle buyurdu: "Zenginlerin fakirlere mali yardımı nasıldır?"
O şahıs, "Siz bizim aramızda çok az bulunan sıfat ve ahlaktan bahsediyorsunuz" dedi.
İmam (a.s) şöyle buyurdu: "O halde onlar nasıl bizim taraftarımız olduğunu iddia ediyorlar." (el-Kafi, 2/173/10).
İmam Bâkır (a.s) huzurunda Ehl-i Beyt taraftarlarının çokluğundan söz eden bir dostuna şöyle buyurdu: "Acaba zengin fakire teveccüh ediyor mu ve iyilik eden kimse kendisine kötülük eden kimseyi bağışlıyor mu? Birbirlerinin derdini paylaşıyorlar mı?"
"Hayır" diye cevap verildi.
İmam (a.s.) şöyle buyurdu: O halde onlar bizden değildir. Bizden olanlar, bu işleri yapan kimsedir." (Bihar, 74/313/69).
İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: "Ey İsmail! Aranızda birinin elbisesi olmadığında fazla bir elbisesi olan kardeşi de elbise sahibi olsun diye ona veriyor mu?"
İsmail, "Hayır" dedi.
İmam (a.s) şöyle buyurdu: "Eğer bir örtüsü varsa kardeşine o da örtü sahibi olsun diye fazla örtüsünü gönderiyor mu?"
İsmail, "Hayır" dedi.
İmam (a.s.), elleriyle dizine vurarak şöyle buyurdu: "Bunlar kardeş değildirler" buyurdu. (Tenbih'ul Havatir, 2/85).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Bizim taraftarımız üç türdür: Bizi seven ve bize ilgi duyanlar. Bunlar bizdendir. Kendisini bizimle süsleyenler. Kendisini bizimle süsleyen kimseye biz de onun süslenme sebebi oluruz. Ve bizi rızıklanma vesilesi kılanlar... İşte onlar fakirliğe düçar olur." (el-Hisal, 103/61).
İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: "Taraftarımız üç gruptur. Bir grubu bizim adımıza halkı soyar, bir grubu süzgeç gibidir; içinde olan her şeyi gösterir yani hiçbir sırrı saklamaz. Üçüncü grup ise kızıl altın gibidir. Her ne kadar ateşte yakılırsa daha da saf olur." (Bihar, 78/186/24). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Dört şeyi inkar eden kimse bizim taraftarlarımızdan değildir: Mirac'ı, kabir sorgusunu, cennet ve cehennemin yaratılmış olduğunu ve şefaat konusunu." (Bihar, 69/9/11).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Taraftarlarımız her ne olursa olsun şu üç ayıba sahip değildirler: Onlar arasında dilencilik yapan kimse yoktur. Onlar arsında cimri kimse yoktur ve onlar arasında cinsi sapkın kimse yoktur." (el-Hisal, 131/137).
İmam Sâdık (a.s) birine mümin kardeşlerini sordu. O şahıs mümin kardeşlerini övdü ve onların temiz ve iyi insanlar olduğunu söyledi. Bunun üzerine İmam (a.s) şöyle buyurmuştur: "Zenginlerin fakirlerle ilgilenmesi nasıldır?"
O şahıs, "Azdır" deyince, İmam (a.s) şöyle buyurdu: "Zenginlerin fakirleri ziyaret edip onlara başvurması nasıldır?"
O şahıs, "Azdır" dedi.
İmam (a.s) şöyle buyurdu: "Zenginlerin fakirlere mali yardımı nasıldır?"
O şahıs, "Siz bizim aramızda çok az bulunan sıfat ve ahlaktan bahsediyorsunuz" dedi.
İmam (a.s) şöyle buyurdu: "O halde onlar nasıl bizim taraftarımız olduğunu iddia ediyorlar." (el-Kafi, 2/173/10).
İmam Bâkır (a.s) huzurunda Ehl-i Beyt taraftarlarının çokluğundan söz eden bir dostuna şöyle buyurdu: "Acaba zengin fakire teveccüh ediyor mu ve iyilik eden kimse kendisine kötülük eden kimseyi bağışlıyor mu? Birbirlerinin derdini paylaşıyorlar mı?"
"Hayır" diye cevap verildi.
İmam (a.s.) şöyle buyurdu: O halde onlar bizden değildir. Bizden olanlar, bu işleri yapan kimsedir." (Bihar, 74/313/69).
İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: "Ey İsmail! Aranızda birinin elbisesi olmadığında fazla bir elbisesi olan kardeşi de elbise sahibi olsun diye ona veriyor mu?"
İsmail, "Hayır" dedi.
İmam (a.s) şöyle buyurdu: "Eğer bir örtüsü varsa kardeşine o da örtü sahibi olsun diye fazla örtüsünü gönderiyor mu?"
İsmail, "Hayır" dedi.
İmam (a.s.), elleriyle dizine vurarak şöyle buyurdu: "Bunlar kardeş değildirler" buyurdu. (Tenbih'ul Havatir, 2/85).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Bizim taraftarımız üç türdür: Bizi seven ve bize ilgi duyanlar. Bunlar bizdendir. Kendisini bizimle süsleyenler. Kendisini bizimle süsleyen kimseye biz de onun süslenme sebebi oluruz. Ve bizi rızıklanma vesilesi kılanlar... İşte onlar fakirliğe düçar olur." (el-Hisal, 103/61).
İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: "Taraftarımız üç gruptur. Bir grubu bizim adımıza halkı soyar, bir grubu süzgeç gibidir; içinde olan her şeyi gösterir yani hiçbir sırrı saklamaz. Üçüncü grup ise kızıl altın gibidir. Her ne kadar ateşte yakılırsa daha da saf olur." (Bihar, 78/186/24). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.