Kıymetli dostlarım bugün sizlere İslam'ın temel kaynağı olan Kur'an ve sünnetten bahsedeceğim.
Kur'an, Allah tarafından Cebrail (a.s) vasıtasıyla 22 küsur senede peyderpey Hz. Peygambere indirilen emirler, yasaklar, geçmiş milletlerin bilgileri ve kısaca hayatın tamamını ihtiva eden, insanların dünya ve ahiretini kuşatan, düzenleyen düsturların tamamıdır.
Kur'an'ın bırakın inkarını, bir suresini, bir harfini bile inkar eden, istihza eden İslam dairesinden çıkar, küfür ehli olur. Kur'an'ın bir harfini bile değiştirmeye kimsenin gücü yetmez hatta kıyamete kadar da kimse bunu yapamayacaktır çünkü onun( Kur'an'ın) sabibi garantörü Cenab-ı Hakk Azze ve Celle'dir. Allah (c.c) Kur'an'da bu hususta apaçık meydan okumaktadır.
* Şüphesiz o zikri (Kur'an'ı) biz indirdik biz! Onun koruyucusu da elbette biziz. (Hicr/9)
* De ki: Andolsun, insanlar ve cinler bu Kur'an'ın bir benzerini getirmek üzere toplansalar ve birbirlerine de destek olsalar, yine onun benzerini getiremezler. (İsra/88)
* Yoksa onu (Kur'an'ı) uydurdu mu diyorlar? De ki! Eğer doğru söyleyenler iseniz, haydi Allah'tan başka gücünüzün yettiklerini de (yardıma) çağırıp, siz de onun gibi uydurma on sure getirin. (Hud /13)
* Oysa Allah size Kitap'ta (Kur'an'da) Allah'ın ayetlerinin inkar edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, başka bir söze geçmedikleri müddetçe, onlarla oturmayın, aksi halde siz de onlar gibi olursunuz diye hüküm indirmiştir. Şüphesiz Allah, münafıkların ve kafirlerin hepsini cehennemde toplayacaktır. (Nisa/140)
SÜNNET:
Sözlükte "izlenen yol, yöntem, örnek alınan uygulama, örf ve gelenek" manalarındaki sünnet kelimesinin terim anlamı fıkıh, fıkıh usulü, hadis ve kelâm ilimlerinde farklılıklar göstermekle birlikte bunların hepsi Resûl-i Ekrem'le ilişkili olma veya onun yolunu izleme noktasında birleşir.
"Resûlullah'ın söz, fiil veya tasvipleri" (takrirleri) şeklinde tanımlanır .
Kur'ân-ı Kerîm'de sünnet kelimesi iki yerde çoğul şekliyle (sünen) olmak üzere on altı defa geçer.
"Size iki şey bıraktım, onlara tutunduğunuz sürece sapmazsınız: Allah'ın kitabı ve peygamberinin sünneti" (el-Muvatta, Kader, 3)
"Sünnetimden yüz çeviren benden değildir" (Buhârî, Nikâh, 1; Müslim, Nikâh, 5)
Hüküm Kaynağı Olarak Sünnet, Müslümanlar için Resûlullah'a uymanın gerekliliği onun davranışlarındaki örneklik özelliğine dikkat çeken (el-Ahzâb 33/21), ona uymayı (Âl-i İmrân 3/31) ve itaati (Âl-i İmrân 3/32) emreden, kendisine Kur'an'ı açıklama görevinin verildiğini ifade eden (en-Nahl 16/44) âyetlerden anlaşılmaktadır.
* Andolsun, Allah'ın Resulünde sizin için; Allah'a ve ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah'ı çok zikreden kimseler için güzel bir örnek vardır. (Ahzab/21)
* De ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. (Ali İmran/31)
Aynı zamanda Kur'an-ı Kerim içerisinde yer alan bazı ayetlerde de peygambere uyulması emredilir. Bu bağlamda, Kur'an'da "Peygamber size ne vermişse onu alın ve size neyi yasaklamışsa ondan kaçının. Allah'a karşı saygısızlık etmekten sakının. Kuşkusuz Allah cezalandırmada çok çetindir." (Haşr/7) buyrulur.
Hz. Muhammed, bu konuda ümmetini "Kim benim sünnetimden yüz çevirirse benden değildir." (Buhari) diyerek uyarmaktadır.
Esasen sünnette yer alan hükümler Kur'an'daki hükümlerle karşılaştırıldığında dört durum ortaya çıkar.
1. Kur'an'daki hükme tamamen uyan sünnet. Bu durumda sünnet Kur'an'ı teyit edici niteliktedir. Meselâ, "Gönül hoşnutluğu olmaksızın bir Müslüman'ın malı bir başkasına helâl olmaz" hadisi (Müsned, V, 72), "Ey iman edenler! Karşılıklı rızaya dayanan ticaret müstesna mallarınızı aranızda haksız sebeplerle yemeyin" ayetinin (en-Nisâ 4/29) getirdiği hükmü ifade etmektedir.
2. Kur'an'daki hükmü açıklayan sünnet. Kur'an'daki mücmel ve müşkil lafızları açıklığa kavuşturan, umumi hükümleri tahsis eden ve mutlak hükümleri takyit eden sünnet bu kısmı oluşturur. Meselâ namaz vakitlerini ve rekatlarını, namazda kıraati bildiren hadisler, "Namazı kılın" ayetini (el-Bakara 2/43) açıklamaktadır. "Bir kadın halası veya teyzesi üzerine nikâhlanamaz" hadisi (Buhârî, "Nikâh", 27), "Bunların yukarıda sayılanların dışındakiler size helâl kılındı" ayetinin (en-Nisâ 4/24) umumunu tahsis etmektedir.
3. Kur'an'da hükmü bulunmayan meseleler hakkında hüküm getiren sünnet. Meselâ ninenin miras hakkına sahip olduğunu bildiren, sadaka-i fıtrı ve vitir namazını teşri kılan hadisler böyledir.
4. Kur'an'daki hükmü nesheden sünnet. Anne, baba ve akrabaya vasiyet yapılabileceğini bildiren ayetin (el-Bakara 2/180), "Mirasçıya vasiyet yoktur" hadisiyle (Ebû Dâvûd, "Vekâyâ", 6) neshedilmesi bu durumun örnekleri arasında zikredilir.
İşte bütün bu ayetler ve hadislerden de anlaşıldığı gibi sünnet, İslam'ın kendisi, özüdür. Sünnetsiz İslam, kanatsız kuş veya başsız bir vücut gibidir. Çünkü Kur'an'ın bir çok hükümlerini, mevzularını sünnet açıklamaktadır. En basitinden örnekle Kur'an'da namaz kılmakla ilgili bir çok ayetler vardır fakat kaç vakit kılınacağı, kaç rekat olacağı, nasıl kılınacağı gibi bilgileri biz sünnetten öğreniyoruz bu hususta ayet yok. Temelsiz binanın olamayacağı gibi sünnetsiz İslam da olmaz. Her ne kadar günümüzde Kur'an Müslümanları (Bize sadece Kur'an yeter diyen) türese de aslında bunlar Kur'an Müslüman'ı değil Kur'an inkarcılarıdır. Çünkü Kur'an peygambere, getirdiklerine ve söylediklerine inanmayı emretmektedir. Allah (c.c) bizlere Kur'an'ı ve sünneti hakkıyla anlamayı ve yaşamayı nasip etsin.
- Kur’an ve sünnette mü’minlerin vasıfları / 03.07.2021
- Kur'an'da adı geçen meyveler (2) / 26.06.2021
- Kur’an’da adı geçen meyveler / 25.06.2021
- Münafikun suresi / 21.12.2014
- Gerçek sığınak; dua kapısı / 09.12.2014
- Hükümet en büyük engel / 07.12.2014
- Peygamberlerin mucizeleri ve günümüz / 03.12.2014
- Devletin 'engelsiz yaşam' yalanı / 16.12.2013