Bugün bayram, milletin bayramı. Egemenliğin bir kişi, zümre veya bir sınıftan alınıp, millete verilişinin bayramı. Milletin yönetimde söz hakkı elde ettiği gün. Bireylerin çalışarak, kabiliyetlerine göre kamuda görev alma ve yükselebilme hakkını elde ettikleri gün bugün.
Bugün, devletin belli kişi, aile veya sınıfın çıkarları doğrultusunda yönetilmeyeceğinin devletin, vatan ve millet çıkarları hedefinde yönetileceğinin ilan edildiği gün. Bugün herkesin seçme-seçilme hakkına kavuştuğu gün.
Bugün, kanun ve yargı önünde tüm ayrıcalıkların kaldırıldığı ve kanun önünde bütün vatandaşların eşit olduğu haklının, haksız (kim olursa olsun) olandan hakkını alabileceğinin ilan edildiği gün.
Bugün, bu topraklar üzerinde inancı, ırkı, sosyal konumu ne olursa olsun her bireyin can, mal, namus güvenliğinin devletin teminatı altında olduğunun ilan edildiği gün. Evet, bugün Cumhuriyetin ilan edildiği gündür. Bayramınız kutlu olsun.
Kavram ve benzetmelerle cumhuriyet hakkında yüzlerce tanım yapılabilir. Ben fiili tanımlar yaparak cumhuriyetin nasıl bir nimet olduğunu kısaca anlatayım..
Isparta'nın Atabey ilçesine bağlı İslamköy'de dünyaya gelen Süleyman Demirel'in siyasete girip, İsmet İnönü, Celal Bayar gibi Kurtuluş Savaşı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda birinci derecede etkin şahsiyetleri geride bırakarak başbakan olduğu, cumhurbaşkanı olduğu sistemin adıdır cumhuriyet.
Veya lise diplomalı Bülent Ecevit'in, İsmet İnönü karşısında CHP genel başkanlığına adaylığını koyabildiği ve genel başkan olabildiği, akabinde başbakan olduğu sistemin adıdır cumhuriyet.
Ya da sıradan bir Anadolu ailesinin çocuğu olarak dünyaya gelen Recep Tayyip Erdoğan'ın, dünyanın sayılı şehirlerinden İstanbul'a belediye başkanı seçilmesi, yeni bir parti lideri olarak üç dönem başbakan seçilmesi ve iki dönemdir de cumhurbaşkanı olmasının adıdır cumhuriyet.
Veya Artvin-Şavşat-Kirazlı Köyünden ilkokul mezunu Mikail Aydın ve çilekeş eşinin bütün ömürlerini çocuklarını yetiştirmek için harcadıkları ve şu an o çocuklardan birinin yazısını okuduğunuz sistemin adıdır cumhuriyet.
Eğer bugün devlet yönetimi padişahlık, sultanlık, hanedan vs. olsaydı ne Demirel, ne Ecevit, ne Erdoğan ismi asla devlet yönetimlerinde olmayacaktı. Emevi saltanatını, Osmanlı Devletini incelerseniz ne dediğimi anlarsınız.
* * *
Cumhuriyet rejimi ilan edildiği günde tartışıldığı gibi bugün de tartışılıyor. Neden tartışılıyor, sorusuna her kesimden farklı cevaplar var. Kanaatimdir ki, bu tartışmanın sebep ve amacını en iyi tarif eden Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
Prof. Dr. Haydar Baş, Sosyal Devlet-Milli Devlet eserinin ilk baskısında şöyle der:
"Cumhuriyetin kabulünün ilk döneminde, Cumhuriyetimizin kurucusu M. Kemal, saltanat yerine yeni bir yönetim biçimi olan cumhuriyeti getirirken saltanatı, din biçiminde algılayanlar yeni yönetimi yani cumhuriyeti, saltanat karşıtı algılamak yerine, din karşıtı olarak algıladılar…" (sh. 24)
Tabi bu algı yerli ve milli bir algı olmadığı gibi inancımızla da alakası olmayan bir düşünceydi. Çünkü inancımızda saltanat, diye bir kavram yoktur. Saltanat sürenlerin icraatları, fiilleri vs. incelendiğinde İslam Dini ile yakından uzaktan alakaları da yoktur.
Son söz saygı ve rahmetle andığımız Cumhuriyetin kurucusu Atatürk'ün olsun;
"Cumhuriyet, ahlaki fazilete dayanan bir idaredir. Cumhuriyet; düşünür, bilgili, kültürlü, sağlam vücutlu ve yüksek karakterli koruyucular ister. Cumhuriyet idaresi, faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk toplumudur. Bu toplumun bireyleri ne kadar Türk kültürüyle dolu olursa, o topluma dayanan cumhuriyet de o kadar güçlü olur. Cumhuriyeti ve onun gereklerini yüksek sesle anlatınız. Bunu yüreklere yerleştirmek için elverişli olan hiçbir durumu kaçırmayınız."
Bayramımız kutlu olsun.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025