Müteahhitler 3 büyük pazarı kaybetti

YENİ MESAJ/ANKARA
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Yenigün, 64. kuruluş yıldönümünü kutlamaya hazırlanan birliğin 142 üyesinin Türkiye ekonomisinin lokomotifi olduğunu vurguladı. İnşaat sektörünün dinamik bir yapısı olduğunun altını çizen Yenigün, Ankara'da yaptığı değerlendirmede, Türk müteahhitlerin yurtdışındaki işlerinin yüzde 35'ini oluşturan Rusya, Irak ve Libya'daki daralmanın, Sahra Altı Afrika ve Güney Amerika ülkeleriyle yapılan yeni sözleşmelerle aşılmaya çalışıldığını dile getirdi. Yenigün, "Türk müteahhitleri, kapasite kalite ve know-how'da uluslararası sektöre liderlik etmektedir. Yeni pazarlarda finansman sağlandığı anda pazar payımız katlanarak büyüyecektir" dedi. Yenigün, Suudi Arabistan ve İran'da yeni fırsatların da değerlendirileceğini kaydetti. 

Rusya çok değerli bir pazar
Rusya'nın sektör açısından çok büyük bir pazar konumunda bulunduğunun altını çizen Yenigün, firmaların geçen yıl bu ülkedeki yatırımlara ilişkin 3.5-4 milyar dolar tutarında sözleşme imzaladıklarını, şu an için ise Rusya ile ilgili konunun nereye varacağını bilemediklerini kaydetti. Libya pazarından ise sektörün 1.5 milyar dolar alacağı bulunduğunu belirten Yenigün, söz konusu ülkede 1.5 milyar dolar tutarında makine parkının kaldığını, aynı tutarda da teminat mektubunun söz konusu olduğunu ifade etti. 

Irak'tan sağlanan gelir yüksek
Irak'ın en çok geri dönüşün sağlandığı pazar olduğuna dikkati çeken Yenigün, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Oradan bir iş aldığınız zaman mazot, kum-çakıl ve asfalt hariç her şey Türkiye'den gidiyor. Geçen yılın başlarından beri o zamanki hükümete '2.5-3 milyar dolar Irak'a borç verelim' önerisinde bulunmuştuk. Çünkü 700 milyon dolar civarında alacağımız var. Bir de kendilerinin iptal ettirmeyip stratejik olarak devam ettirmek istedikleri, çoğunluğu firmalarımızın yaptığı işler var. Onları bitirmek için böyle bir paraya ihtiyaçları vardı. Aslında fikrimiz kabul gördü fakat geçen yılı seçimle geçirdiğimiz için gündem maddesi olmaktan çıktı. Biz hala bunu tekrarlıyoruz." 
Yenigün, İran'a yönelik ambargonun kaldırılmasının sektöre olası etkilerine ilişkin bir soru üzerine, İran'ın sektör açısından güzel bir pazar olduğunu dile getirerek, "Son olarak 7 rafineri birden yapılmak üzere toplantılar yapılıyor. Yıllardır ambargo altında olduğu için yapılacak çok iş birikmiştir diye düşünüyoruz" ifadesini kullandı.


Sektörün yurtdışı toplam geliri 322 milyar lira
TMB Başkanı Mithat Yenigün, sektörle ilgili şu bilgileri verdi: 
* Türk müteahhitlik firmalarınca 1972'den 2015 sonuna kadar 107 ülkede üstlenilen 8 bin 662 projenin toplam bedeli 322 milyar ABD dolarına ulaştı. Dünya pazarında 8 yıldır Çin'den sonra ikinci sırada yer alıyor. 
* Yurtdışında alınan işlerin çapı büyüdü. Ortalama proje büyüklüğü 125 milyon doları aştı. 
* GSYH'nın ortalama yüzde 6'sını oluşturan ve yaklaşık 2 milyon kişiye istihdam sağlayan inşaat sektörü Türkiye'nin ekonomik kalkınmasında çok önemli bir rol oynamakta. Diğer sektörler üzerindeki doğrudan ve dolaylı etkileri dikkate alındığında, inşaat sektörünün Türk ekonomisindeki payı yüzde 30'lara ulaşmakta. 
* Türk müteahhitleri uzun yıllarda elde ettikleri birikimle yeni pazarlak bulmakta zorluk çekmiyor. Özellikle son dönemde odaklandığımız Sahraaltı Afrika, Güney Amerika'da kapasite, kalite ve know-how bakımından uluslararası rekabette hep ön sıralarda.  
* Suudiler bir süre önce ülkede 600 milyar dolarlık iş yapacaklarını açıklamışlardı. Bu pastadan hükümetin yakın ilişkileri sayesinde önemli bir pay alınabilir.

Libya'da şimdilik umut yok
* Libya hala çalışılabilecek durumda değil. Belirsizlik sürüyor. Ancak büyükelçimizin de katıldığı son toplantıda 2016'da olumsuz gidişin durabileceği ve olumluya dönebileceği algısı aktarıldı.   
* Çözüm sonrası Kıbrıs'ta yapılacak çok işler var. Uzun süre atıl kalmış yerler var. Turizm hamlesi yapılabilir. Akdeniz'de birçok ülke doğalgaz arıyor. Doğalgazın Avrupa'ya ulaşmasını sağlayacak en kısa yol Türkiye üzerinden boru hattı yapılmasıdır. Sadece Maraş'ta 20-30 milyar Euro'luk bir potansiyel değerlendirilebilir. Türkiye müteahhitleri olarak uluslararası arenada kazandığımız birikimi aktararak Kıbrıs'ın kalkınmasını hep birlikte sağlayabiliriz. Bize hem coğrafi hem manevi olarak çok yakın bir ülkeyle işbirliği yapmamız zaten geç kalmış bir durumdu.