Müslümanlar afetlerle helak olurlar mı?

Her deprem afetinden sonra Müslüman olan milletimizin dini inancı ve ameli sorgulanmaktadır. Tabii bir afet olan deprem, maalesef Müslüman olan milletimiz için bir helak ediliş sebebi olarak gösterilmek istenmekte, meydana gelen depremler bir inkârın, itaatsizliğin karşılığında meydana geldiği izlenimi zihinlere yerleştirilmek istenmektedir.

Deprem tabii olan doğal bir afettir. Helak edilen kavimler ise tabii olmayan olağanüstü doğa olayları ile helak edilmişlerdir. Mesela Firavun'un boğulması denizde yüzerken değil, suları çekilen denizin dibinden yürürken yarılan denizin kapanması ile meydana gelmiştir. 

Muhakkak ki Allah (c.c.) istese idi bir bardak suda da firavun ve avenesini boğabilirdi. Ama Allah-ü Teâlâ kudret ve kuvvetinin göstergesi olarak bu boğulma olayını ve diğer helak edilen toplumların ortadan kaldırılışlarını, insanların ibret alması için olağanüstü doğa olayları ile insanlık tarihinin zihnine kazımıştır.

Ebrehe'nin helaki, ebabil kuşlarının pişmiş çamurdan taşlarla olduğunu hatırlamamız gerekir. Yine aynı şekilde Ashabüs-Sebt'in (Cumartesi günü ehlinin) helaki Yahudi topluluğunun maymuna döndürülmesi şeklinde olmuştur. 

Semud kavminin helaki şiddetli bir gök gürültüsü ile Lut kavminin helaki ayaklarının altındaki toprağın gök semaya yükseltilmesi ile yerin dibine başları üstüne batırılması şeklinde gerçekleşmiştir. Bu bağlamda Nemrud'un ve kavminin, Ad kavminin, Medyen kavminin, Tubba kavminin, Ashab'ul-Karye'nin, Ashab'ul-Uhdud'un ve daha nice kavimlerin helaki doğal afetlerle değil, doğaüstü olaylarla meydana geldiğini unutmamamız gerekir. 

Helak hadisesi, Allah-ü Teâlâ'nın Peygamberlerini ve emirlerini bir topluma gönderip, sonrasında o toplumun bu emirlere isyan edip kötü bir yozlaşma sürecine girmesi sonrasında meydana gelir. Çünkü helak edilen birey ve toplumlar, Allah'a karşı isyankâr bir tutum izleme konusunda kötü bir ahlaki sürece girmişlerdir. 

Bu bağlamda helaki, küfür önderlerinin İslam karşıtı faaliyetlerini etkisiz hale getiren, onları yerle bir eden ilahî bir önlem olarak tanımlayabiliriz. 

Yoksa faizle, banka kredisi ile yapılmış binanın depremle yıkılmasına bir helak edilme olarak bakar isek, bu binanın yanı başında bulunan caminin yıkılmasına, bazı kötü niyetli insanların 'camiyi Allah helak etti' demesine cevap veremeyiz!

Son olarak iki cihan serveri Peygamber Efendimiz'in (s.a.a.) şu hadis-i şerifi ile yazımıza son verelim.

"Rabbimden üç şey istedim, ikisini bana verdi, birini vermedi. Bizden önceki kavimleri helâk ettiği gibi bizi de helâk etmemesini istedim, bunu bana verdi. Bize kendimizden başka bir düşman vermemesini istedim, bunu da bana verdi. Bizi birbirimize düşürmemesini istedim, bunu bana vermedi."

(Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5.cilt, 109.sayfa; İbn Kesîr, Tefsîru'l-Kur'âni'l-Azîm, I2.cilt, 142.sayfa).