Milli ve dini bütünlüğümüz üzerinde oynanan oyunlar ve yapılan yanlışlar sayesinde milletimiz kendi içinde ayrışmış. Hem içeride hem dışarıda ne İsa’ya ne Musa’ya yaranamayan bir görünüme düşmüşüz. Ne Türk dünyasında, ne İslam âleminde, Türkler artık güven vermiyor. Halklar, söylenenin aksine bize düşman kesilmektedir. Milletimize yakışan sağlam bir duruş sergileyemeyen ve küresel güçlerin taşeronluğuna soyunan teslimiyetçi bir zihniyetin sonu bu olsa gerektir. Çevremizde cereyan eden hadiseleri doğru okuyabilmek için milli kimliğimizi iyi tespit etmek ve kendi değerlerimize uygun bir bakış sergilemek zorundayız. Millet olmak, tarih sayfalarında asırlarca kalabilmek, her topluluğa nasip olmaz… Millet olmak, köklü bir inancı ve ondan esinlenen, sağlam bir kültürü gerektirir. Milletlerin sürekliliğini sağlamak için bu olmazsa olmaz şarttır.Aranılan bu vasıfları üzerinde taşıyan, ender milletlerden biri ve en önemlisi Türk Milletidir.Büyümüşüz, küçülmüşüz, yıkılmışız, dağılmışız amma, ne kadar olumsuz şartta olursak olalım, mutlaka tekrar ayağa kalkmasını bilmiş, “devlet-i ebed müddet” (devletin ilelebet payidar kalacağı) mantığını asla kaybetmemişizdir. Türk’ün tarihinde hemen her döneme bu mantık hâkim olmuş, bu büyük düşünüş, devletin sürekli ayakta kalmasını sağlayan büyük bir inanç halini almıştır.İkinci dünya savaşıyla sıcak savaşların ağır faturasını ödeyen devletler, sömürge ve işgal fikriyatını soğuk savaşlara, masa başı entrikalarına taşımış ve şeytanca bir plan olarak da küreselleşme tuzağını oluşturmuşlardır. Küreselleşme mantığıyla “yenidünya düzeni” adı altında “dışı kalaylı, içi vayvaylı” barış ve hoşgörü yalanlarıyla insanları kandırarak tezgâhlar işletilmiş, devlet millet farkı gözetmeksizin herkesin barış ve huzur içinde birlikte yaşayabileceği, böylece dünya barışının sağlanacağı yalanı ortaya atılmıştır.Ne var ki bu yöndeki çabalar ve atılan adımlar, güçlü ve zengin olan süper devletlerin menfaatleri doğrultusunda, güçsüz ama yeraltı ve yerüstü zenginlikleriyle bezenmiş devletlerin, köleleştirilme ve işgal planları bu çerçevede gerçekleştirilmiştir.Milletimiz, küresel güçlerin oyununa gelerek, inanç ve kültür değerlerini göz ardı etmeye başlayınca, kırılma noktası burada gerçekleşmiştir. Milletimizin harcı olan bu değerler ihmal edilince, şu an yaşananlar mukadder hale gelmiştir. Milleti bir arada tutan değerler bir bir ortadan kalkmaya başlayınca, sağlam ve kalın bir halatın tel tel kopuşu, tel tel ayrışması gibi Milletimiz de çeşitli bahanelerle ayrışmaya başlamış, şu anki halimiz, küresel güçlerin istediği kıvamda, işgal ve sömürge olmaya hazırlanmaktadır.İçeride ve dışarıda güçlü bir yapının oluşması için bölgemizde çözümün adresi olabilmek ve bu gidişe dur diyebilmek için birleştirici unsur olan “dini ve milli değerler” mutlaka dikkate alınmalıdır. Yoksa birleştiricisi, yapıştırıcısı olmayan hiçbir şeyi yan yana tutamazsınız. Fertler de böyledir, Milletler de böyledir…Bu fikirler doğrultusunda Prof. Dr. Haydar Baş’ın; “Dini bütünlüğümüz milli bütünlüğümüzdür, Milli bütünlüğümüz dini bütünlüğümüzdür” tespitinin ne kadar büyük öneme haiz olduğunu daha iyi idrak etmekteyiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Dava adamıydı Haydar Hocamız / 19.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025