Nereden baksanız dengesiz bir ülkeyiz.
Ülkede asgari ücret yoksulluk sınırını bırakın, açlık sınırının altında seyretmeye devam ediyor.
Ekonomi tepetaklak.
Maddi sorunlar yüzünden cinnet geçirip ailesini doğrayanlar bile var.
Ama gel gör ki Fatih Terim, Şampiyona'nın en fazla maaş alan 3. Teknik adamı.
Şenol Güneş Milli Takımı Dünya 3'üncüsü yaptığı zaman şampiyon yapamadığı için özür dilemişti.
İmparator ise 2008'de 3'üncülük bile başarı demişti aradaki fark bu aslında diyeceğim ama?
Bu kadarla da kalır mı hiç?
Hani açılış maçında tek bir pozisyon yakalayamadan yenildiğimiz Hırvatistan var ya?
Terim'in maaşı, primleri hariç Hırvatistan'ınkinin tam 14 katı.
Aradaki fark tam olarak bu olsa gerek.
Gazetemiz yazarlarından Yusuf Karaca ağabeyime 'Ağabey, Milli takımın durumu ne olacak?' diye sordum.
'Ülkede milli bir şey kalmadı ki Milli takım olsun' cevabını verdi.
Sonuna kadar haklı olduğu kesin.
İnsan düşünmüyor değil, bunlar Milli takım mı yoksa Mil'li takım mı?
Mil'den kastım hani havayollarında yolculara tanınan haklar var ya ondan bahsediyorum.
Çünkü milli olmak için az da olsa ruh gerekir.
Ama Mil'li kahraman olmak kolay.
Paranız olsun, seyahat edin yeterli.
Nasıl olsa ekmek elden su gölden.
Bu Mil'li kahraman kavramını da Yaşar diye bir büyüğümden duymuştum.
Allah selametini versin.
Milli Takımı yönetenler bunların Milli ruhunu almış, hasta yapmış.
Anca Mil'li kahraman olarak sağa sola seyahat ediyorlar.
Şampiyonaya katılan ülkeler 30 kişiyle Fransa'ya giderken Türkiye 90 kişilik ekiple gitti.
Resmen yemiyoruz içmiyoruz, saçımızı süpürge ediyoruz, Mil'li takımımızı şampiyonaya gönderiyoruz.
Onlar da bize mücadele etmeden mağlubiyet armağan ediyorlar.
Bu derece pahalı ve lüks bir takımın Çek'leri yenip işini şansa bırakması bile abesti.
Nitekim işimiz şansa kaldığı için elendik.
Kızmakta, köpürmekte de gayet haklıyız.
Ama unutmamalı ki kime kızarsak kızalım bu sonuçları almamızdan daha doğal bir şey yok.
Biz her düzeyde dökülmüş, dökülmeye devam eden bir ülkenin fertleriyiz.
Onlara kızmak yerine kendimize bir bakalım.
Ne kadar milliyiz biz?
Türkiye Cumhuriyeti'nin iktidarı Milli mi ki biz Milli takımından başarı bekliyoruz?
Ülkelerin milli takımları her zaman sadece spor dalından ibaret değildir.
Milli takımlar ülkenin içinde bulunduğu hali oyunlarına yansıtırlar ki sonuç zaten ortada.
Yeni Türkiye diyenler kurumları ve kaynakları yabancılara peşkeş çektiler.
Türk futbolunda devrim diyenlerde futbolu yabancı futbolculara peşkeş çektiler.
Bu devrim diyen güruhtan korkmak gerek.
Şimdi birileri İtalya'yı şikeyle suçlamaya başladı.
Onlar yenilmeselermiş biz çıkarmışız.
Madem o kadar akıllısın o zaman şunu da akıl et bari.
Adamlar seni futbolda Avrupa Şampiyonası'na almamak için maçı başka takıma peşkeş çekiyor sen hala bizi ülke olarak Avrupa Birliği'ne alacaklar diye bütün değerlerini peşkeş çekiyorsun.
Yeni bir Avrupa macerasında görüşmek üzere?
Ülkede asgari ücret yoksulluk sınırını bırakın, açlık sınırının altında seyretmeye devam ediyor.
Ekonomi tepetaklak.
Maddi sorunlar yüzünden cinnet geçirip ailesini doğrayanlar bile var.
Ama gel gör ki Fatih Terim, Şampiyona'nın en fazla maaş alan 3. Teknik adamı.
Şenol Güneş Milli Takımı Dünya 3'üncüsü yaptığı zaman şampiyon yapamadığı için özür dilemişti.
İmparator ise 2008'de 3'üncülük bile başarı demişti aradaki fark bu aslında diyeceğim ama?
Bu kadarla da kalır mı hiç?
Hani açılış maçında tek bir pozisyon yakalayamadan yenildiğimiz Hırvatistan var ya?
Terim'in maaşı, primleri hariç Hırvatistan'ınkinin tam 14 katı.
Aradaki fark tam olarak bu olsa gerek.
Gazetemiz yazarlarından Yusuf Karaca ağabeyime 'Ağabey, Milli takımın durumu ne olacak?' diye sordum.
'Ülkede milli bir şey kalmadı ki Milli takım olsun' cevabını verdi.
Sonuna kadar haklı olduğu kesin.
İnsan düşünmüyor değil, bunlar Milli takım mı yoksa Mil'li takım mı?
Mil'den kastım hani havayollarında yolculara tanınan haklar var ya ondan bahsediyorum.
Çünkü milli olmak için az da olsa ruh gerekir.
Ama Mil'li kahraman olmak kolay.
Paranız olsun, seyahat edin yeterli.
Nasıl olsa ekmek elden su gölden.
Bu Mil'li kahraman kavramını da Yaşar diye bir büyüğümden duymuştum.
Allah selametini versin.
Milli Takımı yönetenler bunların Milli ruhunu almış, hasta yapmış.
Anca Mil'li kahraman olarak sağa sola seyahat ediyorlar.
Şampiyonaya katılan ülkeler 30 kişiyle Fransa'ya giderken Türkiye 90 kişilik ekiple gitti.
Resmen yemiyoruz içmiyoruz, saçımızı süpürge ediyoruz, Mil'li takımımızı şampiyonaya gönderiyoruz.
Onlar da bize mücadele etmeden mağlubiyet armağan ediyorlar.
Bu derece pahalı ve lüks bir takımın Çek'leri yenip işini şansa bırakması bile abesti.
Nitekim işimiz şansa kaldığı için elendik.
Kızmakta, köpürmekte de gayet haklıyız.
Ama unutmamalı ki kime kızarsak kızalım bu sonuçları almamızdan daha doğal bir şey yok.
Biz her düzeyde dökülmüş, dökülmeye devam eden bir ülkenin fertleriyiz.
Onlara kızmak yerine kendimize bir bakalım.
Ne kadar milliyiz biz?
Türkiye Cumhuriyeti'nin iktidarı Milli mi ki biz Milli takımından başarı bekliyoruz?
Ülkelerin milli takımları her zaman sadece spor dalından ibaret değildir.
Milli takımlar ülkenin içinde bulunduğu hali oyunlarına yansıtırlar ki sonuç zaten ortada.
Yeni Türkiye diyenler kurumları ve kaynakları yabancılara peşkeş çektiler.
Türk futbolunda devrim diyenlerde futbolu yabancı futbolculara peşkeş çektiler.
Bu devrim diyen güruhtan korkmak gerek.
Şimdi birileri İtalya'yı şikeyle suçlamaya başladı.
Onlar yenilmeselermiş biz çıkarmışız.
Madem o kadar akıllısın o zaman şunu da akıl et bari.
Adamlar seni futbolda Avrupa Şampiyonası'na almamak için maçı başka takıma peşkeş çekiyor sen hala bizi ülke olarak Avrupa Birliği'ne alacaklar diye bütün değerlerini peşkeş çekiyorsun.
Yeni bir Avrupa macerasında görüşmek üzere?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Furkan Talay / diğer yazıları
- Atatürk’ün en büyük düşmanını açıklıyorum / 22.12.2020
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018