Dikkat ettiyseniz Mayıs'ın sonlarından bugünlere TV kanallarında, gazetelerde İsrail ile ilgili muhakkak bir haber vardır. İsrail basınından, AB ve ABD basınında yer alan haberler, değişik yorumlarla milletin önüne konuluyor. Dikkatimi çeken, ülkenin gündeminde bu kadar sıklıkla yer alan, bir başka ülke ile ilgili haberlerde istikrar yok. Bir gün ilişkiler tırmandı, diğer gün normalleşti, özür dilemeyi düşündü, vazgeçti, turistler gelmeyecek, İsrailli turistler Akdeniz'i mekan tuttu vs. Yani bir karalanıyor, bir aklanıyor. Ortada bir oyun var. Birilerinin gazı alınırken, birilerine de yaranılmaya çalışılıyor. Ama Türkiye-İsrail ilişkilerinde yaşanılan gerçekler hep bu milletten saklandı. Sadece bu iktidar döneminde değil, geçmiş iktidarlarda aynı tabloyu sergiledi. Bir farkla ki hiçbir iktidar, AKP iktidarı kadar ikili oynamadı, oynayamadı. Bu gerçeği İsrail'in kurucusu David Ben Gurion'un çok önceleri şu manidar tabirle dile getirmişti; "Türkiye bize metres gibi davranıyor. Halbuki evlendik, evliliğimizi bir türlü açıklamıyor." Evet, hükümetlerimiz İsrail ile eğitim, askeri, tarım vs. konularda bir çok anlaşmalar imzaladılar. Ama bunları ne hikmetse vatandaştan sakladılar. Hatta İsrail karşıtlığı ile bilinen Erbakan hoca bile Çiller ile kurduğu hükümette, İsrail ile onlarca anlaşma imzaladı. Ama saklandı. Ortaya çıkınca mazeretlere hatta inkarlara gidildi.Tayyip bey ve zihniyeti de millete, İsrail'e karşı mesafeli bir siyaset anlayışında oldukları imajını vermiş hatta Davos ve Mavi Marmara çıkışlarıyla, millet nazarında bir kahraman, olarak algılama başlamıştı. Ama gerçek böylemiydi? Söylenenlerle, yapılanların bu kadar çelişmesi doğal mıydı? Birkaç başlıkla hatırlayalım AKP-İsrail samimiyetini;* AKP, 3 Kasım seçimleri öncesinde 16 Temmuz 2002'de ABD'de Yahudi Ulusal Güvenlik Enstitüsü JINSA'da temaslarda bulunuyor.* Erdoğan, Ocak 2004'teki ABD ziyareti sırasında Amerikan Yahudi Komitesi'nden "cesaret madalyası" aldı. Resmi ismi "Davut Boynuzu" olan bu madalya, dünyada ilk kez Yahudi olmayan bir isme, dahası bir Müslüman'a verildi!* 30 Ağustos 2004 tarihinde AKP'li Ömer Çelik, Egemen Bağış ve Mevlüt Çavuşoğlu İsrail'e görüşmeler yapmak üzere gidiyor. Heyet gazetecilere "ziyaretlerinin, ilişkileri daha da pekiştirmek için büyük önem taşıdığını" anlatıyor.* Ayrıca Ömer Çelik, bu ziyaretten iki ay önce Meclis'te yaptığı bir konuşmada "Filistinliler'in yaptığını terör, İsrail'in yaptığını ise şiddet" olarak niteliyor.* AKP hükümeti, İsrail ile 15 Temmuz 2004'de Ankara'da bir mutabakat zaptı imzalanıyor.* Tayyip bey 1 Mayıs 2005 tarihinde İsrail ziyareti sırasında Heron anlaşması imzalıyor. Artı M60 tanklarının modernizasyonu için yeni protokol yapıldı ve 17 ayrı askeri proje görüşmesi yapılıyor.* Arafat, Filistin-İsrail barışına engelmiş. Prof. Bernard Lewis ile 13 Haziran 2004'te bir panele katılan Erdoğan şöyle söylemişti: "Ben Barak'ın başlatmış olduğu barış sürecine katılıyorum. Ancak Sayın Barak'ın başlattığı süreç devam etmedi. Sayın Arafat büyük bir fırsatı tepmiştir. Eğer o zaman oturulan masadan kalkılmasaydı isabetli olurdu. Şu anki sıkıntı budur. Fakat biz, yine de barıştan umutsuz değiliz. Barış süreci sıkıntılı bir süreçtir. Çile çekmeyi gerektirir ve bu mücadeleyi çile çekerek sürdürmeliyiz. 80 yaşına merdiven dayamış olan bir Arafat barışın önünde bir engel olamaz. Bu işi halklar arasında çözebiliriz"* Davos'ta sözde "one-minute" krizi yaşanırken, TBMM'de Türkiye-İsrail Dostluk Grubu üyesi 361, Türkiye-Filistin Dostluk Grubu iyesi ise sadece 60 milletvekili bulunuyordu!* Erdoğan, Suriye sınırındaki mayınlı arazilerin 44 yıllığına İsrail'li şirkete verilmesine itiraz edenleri "Yahudi düşmanlığı" yapmakla suçluyor. * 19 Temmuz 2003 tarihinde, AKP tarafında yürürlüğe konulan 4916 sayılı yasa ile Yahudilere toprak satışının önü açılıyor. Bunu eleştirenlere ise AKP Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Atilla Maraş "Bizim insanımız da Avrupa ülkelerinde mülk alıyor. Ancak yabancılar bizden toprak satın aldıklarında kıyameti koparıyorlar. Bunu doğal karşılamak lazım. Global baktığımız zaman bunun bir sakıncası yok" diyor. * İsrail, 6 Eylül 2007 tarihinde Suriye'nin gizli nükleer reaktörünü vurduğunda Türkiye hava sahasını kullandı.* AKP, tarihte ilk kez Türkiye Cumhuriyeti'nin başkentinde, İsrail'e siyonizmin kurucu Theodor Herz'i anma izni verdi. 6 Aralık 2004 günü İsrail'in Ankara Büyükelçiliği, Ankara'da, Milli Kütüphane Konferans Salonu'nda siyonizmi andı!Aslında 14 Haziran 2010 tarihli Milliyet gazetesinde yer alan, Devrim Sevimay'ın AKP sözcüsü Hüseyin Çelik'le yaptığı röportaj AKP'nin millete ve israil'e karşı mantığını çok iyi ortaya koyuyor. Hüseyin Çelik: "Türkiye'de antisemitizmin bir geçmişi var. Fakat bizimle birlikte antisemitizm falan yok. Aksine bakın Sayın Başbakan'ın bu çıkışları olmasa Türkiye'de antisemitizm daha çok artar"Milliyet: "Yani bir anlamda şişede biriken gaz mı kaçırılmış oluyor bu sayede?"Hüseyin Çelik: "Elbette, halk şöyle düşünüyor, verilmesi gereken tepkiyi benim devletim veriyor zaten" Milliyet: "Ve sakinleşiyor, öyle mi?"Hüseyin Çelik: "Ve sakinleşiyor, çünkü "benim adıma Tayyip Erdoğan konuşuyor" diyor. (10 Temmuz 2010 tarihli bhaber.net sitesinde editör yazısından faydalanılmıştır)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- 23 yıllık iktidarın her daim mazereti olabilir mi? / 25.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025