logo
29 MAYIS 2024

Mezhep ayrımcılığı kalkmadan birlik olmaz!

01.11.2023 00:00:00

Herkesin aklında sayısız soru işaretlerine neden olan çok önemli ve beka meselesi diyebileceğimiz bir konuya temas etmek istedim.

İçerisinde Türkiye'nin de bulunduğu İslam dünyası, neden ve niçin bu kadar dağınık bir halde?

Küçücük bir İsrail Devleti'nin İslam dünyasına karşı böylesine kafa tutuyor olmasına rağmen, neden ve niçin kayıtsız kalınıyor?

Batı dünyası kendi arasında çok güçlü bloklar oluştururken, niçin İslam dünyası birbirini yemekle meşgul?

Peygamberimiz zamanında sağlanan birlik ve kardeşlik, niçin hemen sonrasında yerini ayrılıklara terk etti?

İşte tüm bu temel sorulara ve büyük sorunlara neden olan gelişmelerin asıl nedeni ve yapılması gerekenler. 

Bir defa şunu daha ilk baştan ve bir mihenk taşı olarak not düşelim.

İslam dünyasında yaşanan tüm sorunların başlangıç noktası ve hatta mekanı, Sakife'dir!

İlgililer bu konuyu ayrıca araştırabilirler.

Tabi ki, hem Sünni ve hem de Şii kaynaklardan olmak kaydıyla.

Aşağıda isimleri ve yaşadıkları dönemlere ait tarihleri bulunan mezhep imamlarımızın, Peygamberimizden 67 yıl sonra ortaya çıkıp, yaklaşık 100 sene sonra da mezhep kurmaya başladıkları görülür.

Hanefi Mezhebi (699-767)

Şafii Mezhebi (767-820)

Hanbeli Mezhebi (780-855)

Maliki Mezhebi (712-795)

Bu imamların tamamı, hayatlarının son dönemlerini Ehl-i Beyt imamları ile geçirdikten sonra istikamet buldukları ve geri kalan ömürlerini onların davasına adadıkları tarihi bir realitedir.

Dolayısıyla, İslam dünyasının bölük pörçük olmasına dayanak gösterilen mezheplerin ve mezhep imamlarının, aslında hiçbir zaman böyle bir ayrılığın tarafı olmadıkları tarihi ve ilmi bir gerçek olarak kayıtlarla sabittir.

Yani burada Mezhepleri öne çıkaran ve onların tabi olduğu Ehl-i Beyt'e düşmanlık edenler, bu düşmanlık tohumlarını ilk kez Sakife'de ekmişlerdir.

İslam dünyasının bugün içerisinde bulunduğu her türlü gerileme ve gericiliğin kaynağı, işte bu Sakife ve Emevi zihniyetidir.

Bugüne kadar hiçbir İslam ülkesinde bu gerçeği haykıracak ve birliği temin edecek bir Allah kulunun çıkmaması, oldukça düşündürücüdür.

İşte bu çağın yetiştirdiği dahi insan Prof. Dr. Haydar Baş Bey, bu büyük oyunu ve doğru kabul edilen tüm yanlışları, sayısız "Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" sempozyumlarıyla tarihin çöplüğüne atmıştır.

İşte Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in konuya dikkat çektiği açıklamalardan bazı kesitler:

"Peygamberimiz Veda Haccı'nda, "size iki emanet bırakıyorum. Biri Allah'ın kitabı Kur'an, diğeri ıtretim, Ehl-i Beyt'imdir. Bunlara sarıldığınız sürece hidayettesiniz "buyurdu. 

Her mezhep ve meşrebin merkezi, Ehl-i Beyt'tir. Herkesin onlara dönmesi kaçınılmazdır. 

Ehl-i Beyt Kur'an-ı Kerim'de Cenab-ı Hakk'ın doğru, temiz, sevilmesi şart olarak buyurduğu Peygamber ailesidir.  

Her iki dünya da, Ehl-i Beyt etrafında akaidini ve İslami şartlarını yaşamalıdır. 

Bu aynılık, sosyal hayata da yansımalı siyasette, kültürde, medeniyette bir ve beraber olarak İslam kardeşliği temin edilmelidir. 

Esasen Şii ve Sünni dünyası birbirinin kardeşidir. Birbirinin itikat ve ibadetine her konuda sahip çıkacak; can, mal ve namus emniyetini koruyacaktır. 

Böylece vücuda gelen İslam kardeşliği adındaki birlik, bu dünyanın canına, malına, namusuna, din ve vicdan emniyetine savaş açan Haçlı dünyasının karşısında bir bilek ve bir yürek olabilecektir. 

İslam kardeşliği anlayışı ile vücuda gelecek Şii-Sünni bloğu aynı zamanda, Müslüman olan bütün ırkların kardeşliğine sebep olarak, suni Şii-Sünni ayrılığı kullanılarak ortaya çıkabilecek muhtemel savaşların da önüne geçecektir. 

Bu coğrafyada vücuda gelecek böyle bir blok, ekonomik, kültürel, siyasi birlikteliğinin yanı sıra, birliği koruyacak olan bir silahlı gücün oluşması ile arzu edilen ve Müslümanların beklediği en mükemmel birlik haline gelecektir. 

Bugün, özellikle İslam dünyasının ihtiyacı bunadır. İslam âlemi üzerine yönelen kaynaklar savaşının yaşandığı günümüzde İslam kardeşliği birliği bir zarurettir."  

Bu tarihi tespitleri ve bıraktığı eşsiz eserleri dolayısıyla bir kez daha Prof. Dr. Haydar Baş Bey'i, sonsuz minnet ve şükranlarımızla yâd ediyoruz.

Sevgili okurlarım…

Burada asıl mesele, ulu önderimiz Atatürk'ün dediği gibi, "Yurtta Sulh Cihanda Sulh" düsturudur.

Bütün dünyada barışın ve esenliğin sağlanmasıdır.

Özelde ise bulunduğumuz coğrafyanın tam bir emniyet içerisinde olmasını temin etmektir.

Aslında Prof. Dr. Haydar Baş ile Atatürk'ün bu konuya bakış açısı aynıdır.

Bunun en büyük delili ise Atatürk'ün bir türlü açıklanmayan vasiyetidir.

Şayet Türkiye bu coğrafyada ve dünyada lider ülke olacaksa, bunu ancak ve ancak bu bakış açıları ile sağlayabiliriz.

Bunun ikinci bir şıkkı ve çıkış noktası yoktur!

 
 
Hacı Gaydan / diğer yazıları
31 hastanın tedavisi sürüyor
Burdur'daki diyaliz olayından ikinci ölüm
7 yaşındaki Yüsra'nın acı vedası
Hastaneye yürüyerek gitti cenazesi çıktı
Heimlich manevrası ile hayat kurtaran okul müdürü
'Herkes ilk yardımı öğrenmeli'
İmamoğlu'ndan Mehmet Şimşek'in programına destek
'Doğru adımlar, iyi tedbirler görüyoruz'
F-35 savaş uçağı düştü
Pilot ağır yaralı
'200'ün üzerinde hastalığın taşıyıcısı olabilirler'
Havalar ısındı tehlike arttı
Ogün Samast mahkemeye böyle geldi
Adliyeye tek başına geldi
Anne ve babasını öldürüp intihar etti
Uyuşturucu aileyi yok etti
Polis kaçan şüpheliyi arıyor
Ülkü Ocakları Başkanı vuruldu
Yapay zeka da MGK bildirisinde
MGK bildirisinde Filistin vurgusu
Yerlikaya'nın ziyareti sonrası kritik adım
Olcay Kılavuz'u görevden alındı
İçişleri Bakanı Yerlikaya, Erdoğan'ın izniyle gitti
Bahçeli'ye Ayhan Bora Kaplan brifingi
Kılıçdaroğlu'nun iddiası tartışmayı hatırlattı
Adaylığına karşı çıktı mı?
Özgür Özel'den Gezi tutukluları vurgusu
'Gezi tutukluları bizim için orada tutuluyor'
Erdoğan'dan İmamoğlu'nun Roma gezisine tepki
'Hiçbir haklı gerekçesi olamaz'
31 hastanın tedavisi sürüyor
Burdur'daki diyaliz olayından ikinci ölüm
7 yaşındaki Yüsra'nın acı vedası
Hastaneye yürüyerek gitti cenazesi çıktı
Heimlich manevrası ile hayat kurtaran okul müdürü
'Herkes ilk yardımı öğrenmeli'
İmamoğlu'ndan Mehmet Şimşek'in programına destek
'Doğru adımlar, iyi tedbirler görüyoruz'
F-35 savaş uçağı düştü
Pilot ağır yaralı
'200'ün üzerinde hastalığın taşıyıcısı olabilirler'
Havalar ısındı tehlike arttı
Ogün Samast mahkemeye böyle geldi
Adliyeye tek başına geldi
Anne ve babasını öldürüp intihar etti
Uyuşturucu aileyi yok etti
Polis kaçan şüpheliyi arıyor
Ülkü Ocakları Başkanı vuruldu
Yapay zeka da MGK bildirisinde
MGK bildirisinde Filistin vurgusu
Yerlikaya'nın ziyareti sonrası kritik adım
Olcay Kılavuz'u görevden alındı
İçişleri Bakanı Yerlikaya, Erdoğan'ın izniyle gitti
Bahçeli'ye Ayhan Bora Kaplan brifingi
Kılıçdaroğlu'nun iddiası tartışmayı hatırlattı
Adaylığına karşı çıktı mı?
Özgür Özel'den Gezi tutukluları vurgusu
'Gezi tutukluları bizim için orada tutuluyor'
Erdoğan'dan İmamoğlu'nun Roma gezisine tepki
'Hiçbir haklı gerekçesi olamaz'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.