Kozmetik kullanırken içeriğindeki asbeste dikkat!
Tehlikeli bir kanserojen olan asbest, uzun süredir yasaklanmış olmasına rağmen, bazı kozmetiklerde hala bulunabiliyor
11.02.2025 14:29:00
Yenal Arman
Yenal Arman





Tehlikeli bir kanserojen olan asbest, uzun süredir yasaklanmış olmasına rağmen, bazı kozmetiklerde hala bulunabiliyor. Bu durum, kadınları asbeste bağlı mezotelyoma riskiyle karşı karşıya bırakıyor.
Geçmişte birçok alanda yaygın olarak kullanılan asbest, 1960'larda mezotelyoma ile ilişkilendirildi. Mezotelyoma, akciğerleri, karın ve kalbi etkileyen ve tedavisi olmayan bir kanser türüdür. 1999 yılında İngiltere'de yasaklanan asbest, tüm mezotelyoma vakalarının %80'inden sorumlu tutuluyor.
Asbeste maruz kalma sonrası mezotelyoma gelişimi, yaklaşık 30-50 yıl süren karmaşık bir süreçtir. 21. yüzyılda bazı kadınlar, asbeste bağlı mezotelyoma nedeniyle kozmetik şirketlerine dava açıyor.
Asbest, lifli bir mineraldir ve mezotelyomaya neden olduğu bilinen altı türü vardır. Bu mineraller, mikroskop altında incelendiğinde, halata benzeyen lif demetleri oluşturur. Bu demetler yıpranabilir ve daha küçük liflere ayrılabilir. Bu küçük lifler, yapı söküm çalışmaları sırasında solunabilen toz parçacıkları haline gelebilir.
Akciğerlere giren asbest lifleri, mezotelyuma ulaşabilir ve onlarca yıl boyunca kalabilir. Vücut, asbest liflerini yabancı bir cisim olarak algılar ve hasarı iyileştirmek için bağışıklık hücreleri gönderir. Ancak asbest lifleri, bağışıklık sisteminin saldırısına karşı dirençlidir. Bağışıklık hücrelerinin asbest liflerini parçalamak için ürettiği kimyasallar da mezotelyuma zarar vererek mezotelyomaya yol açabilir.
Bu durum, kozmetik ürünlerinde asbest kullanımının ciddi sağlık riskleri taşıdığını gösteriyor. Asbest, kozmetik ürünlerde yasaklanmış olsa da, hala bazı ürünlerde bulunabiliyor. Bu nedenle, tüketicilerin kozmetik ürünlerinin içeriğini dikkatlice incelemeleri ve asbest içeren ürünlerden uzak durmaları önemlidir.
Geçmişte birçok alanda yaygın olarak kullanılan asbest, 1960'larda mezotelyoma ile ilişkilendirildi. Mezotelyoma, akciğerleri, karın ve kalbi etkileyen ve tedavisi olmayan bir kanser türüdür. 1999 yılında İngiltere'de yasaklanan asbest, tüm mezotelyoma vakalarının %80'inden sorumlu tutuluyor.
Asbeste maruz kalma sonrası mezotelyoma gelişimi, yaklaşık 30-50 yıl süren karmaşık bir süreçtir. 21. yüzyılda bazı kadınlar, asbeste bağlı mezotelyoma nedeniyle kozmetik şirketlerine dava açıyor.
Asbest, lifli bir mineraldir ve mezotelyomaya neden olduğu bilinen altı türü vardır. Bu mineraller, mikroskop altında incelendiğinde, halata benzeyen lif demetleri oluşturur. Bu demetler yıpranabilir ve daha küçük liflere ayrılabilir. Bu küçük lifler, yapı söküm çalışmaları sırasında solunabilen toz parçacıkları haline gelebilir.
Akciğerlere giren asbest lifleri, mezotelyuma ulaşabilir ve onlarca yıl boyunca kalabilir. Vücut, asbest liflerini yabancı bir cisim olarak algılar ve hasarı iyileştirmek için bağışıklık hücreleri gönderir. Ancak asbest lifleri, bağışıklık sisteminin saldırısına karşı dirençlidir. Bağışıklık hücrelerinin asbest liflerini parçalamak için ürettiği kimyasallar da mezotelyuma zarar vererek mezotelyomaya yol açabilir.
Bu durum, kozmetik ürünlerinde asbest kullanımının ciddi sağlık riskleri taşıdığını gösteriyor. Asbest, kozmetik ürünlerde yasaklanmış olsa da, hala bazı ürünlerde bulunabiliyor. Bu nedenle, tüketicilerin kozmetik ürünlerinin içeriğini dikkatlice incelemeleri ve asbest içeren ürünlerden uzak durmaları önemlidir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.