İlk Cihan harbinde yenilen Osmanlı devleti, Mondros Ateşkes anlaşmasından sonra savaşı bırakmış ve Anadolu coğrafyası işgale başlanmıştı. İngilizler, Musul ve Karadeniz'i, Fransızlar, Urfa, Antep ve Maraş'ı, İtalyanlar, Akdeniz bölgesini, Yunanlılar Ege bölgesini ve Trakya'yı işgal ederken aynı güçler, Yunalılarla müştereken de Osmanlı'nın başkentini İstanbul'u da işgal ettiler. İstanbul'da işgalleri destekleyen mandacı aydın, gazeteci, asker ve devlet adamlarının karşısında Anadolu halkı, Mustafa Kemal'in öncülüğünde İstiklal mücadelesine başladı. İstiklal Harbi devam ederken I. İnönü zaferinden sonra halkın milli duygularını da canlı tutmak maksadı ile milli marş yarışması düzenlendi. Mehmet Akif Ersoy'un yazdığı şiir yarışmada birinci oldu. Mehmet Akif Ersoy yazdığı İstiklal Marşını "Kahraman Türk Ordusuna" armağan etti. Akif, yazdığı şiire korkma, diyerek başlayarak Türk Milletinin kendine gelmesini, güvenmesini vurgulamaktaydı.. Aradan 90 yıl geçti. Bu süre zarfında korkmadan, sönmeden, şafaklarda yüzen al sancağımız, milletimiz üzerinde bir yıldız gibi parladı. Maalesef o yıldızı bugünlerde söndürmeye çalışıyorlar. Asker, sivil, bürokrat, siyasi, aydın, vs. birlik olmuşlar, ezelden beri hür yaşamış Türk Milletine zincirler vurmaya çalışıyorlar. Ülkenin ve milletin geleceğine duvarlar örüyorlar. Milletin göğsündeki imanı çalıyorlar. Tek dişi kalmış medeniyete, bu aziz milleti yem diyorlar.Yurdumuzda alçaklar geziyor artık. Bastığımız toprağın şehit kanı ile sulandığını unuttuk. Toprağın altında yatan binlerce kefensiz şehidimizi, atamızı incittik, dünyalık için verdik bu cennet vatanı.Bu cennet vatan için mücadele edenleri hor gördük, küçük gördük, dışladık, böylece mabedimize, vatanımıza, namusumuza namerdin eli değdi. Şahadetin, dinin temeli olan ezan seslerinin yanına çan sesleri eklendi. Artık Hilalimiz özgürce dalgalanmıyor. Göklerden soysuzca indiriliyor. Kendi için dökülen kanları bize helal etmiyor. Çünkü hürriyetimizi birkaç mandacıya teslim ettik. Hak yerine kula, mal, makam sahiplerine tapar olduk.Mehmet Akif, İstiklal Marşını bitirdikten sonra "Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın" diye dua etti. Ama maalesef?Şehidin kanı ile sulanmış bayrağımızın dalgalandığı Süleyman Şah Türbesini terk ettik. Savaşmadan vatan toprağını verdik. Ülkemizi bölmek isteyen on binlerce insanımızın katilleri ile aynı masaya oturduk. Aynı dili konuşmaya başladık, aynı hedeflerde birleştik, ülkemizin üniter birliğini, bütünlüğünü bozacak adımlar atmaya başladık. Milliyetini, maneviyatını kaybetmiş insanlara İstiklal Marşımızı okutturalım. Gençliğe hitabeyi okutturalım, umarım ki ayıkırlar. Aksi takdirde yeni bir 'Milli Marş' yazmak zorunda kalacağız.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Tahsin Aydın / diğer yazıları
- Devlet ve Hüseyin Baş / 26.09.2022
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019