Çocuğa konuşmayı öğretirken yapılacak aşırı baskının, kekemeliğe yol açabileceği belirtildi.
Ankara Üniversitesi TÖMER Kayseri Şube Müdürü Oktay Durukan, yaptığı açıklamada, çocuğun dil gelişiminde, çevresindeki insanların dili kullanış ve çocuğa yaklaşım biçimlerinin büyük öneminin bulunduğunu kaydetti.
Dil gelişiminin, çocuğun kendisiyle ilgilenildiği oranda artacağını belirten Durukan, şunları söyledi: "Anne ve babaların çocuklarına ayıracakları zamanın süresinden çok, kalitesi daha önemlidir. Ebeveynlerin sürekli onlarla konuşmaları, çocukların kelime haznesini geliştirdiği gibi, daha yüksek zeka seviyesine ulaşmalarını sağlayacaktır. Bu dönemde, yetişkinlerin heveslendirici etkisi çok önemlidir. Kendi kendini anlatımda çocuğu yüreklendirme ve çocuğun sağlıklı bir ilişkinin bulunduğu ortamda yetişmesinin sağlanması, anadili gelişmesinde olumluetkiler sağlayacaktır. Aile dışındaki kurum ve ortamlarda yetişen çocuklarda dilin gelişmesi kısmen daha yavaş olmaktadır."
Aşırıya kaçmamak gerekÇocuğun anadilini öğrenirken yapılacak aşırı baskının, kekemeliğe yol açabileceğine dikkat çeken Durukan, çocuğun anadilini doğru kullanmayı öğrenmesini sağlamaya çalışırken, aşırıya kaçmamak gerektiğini kaydetti. Anne ve babaların yanlış tutumlarının, çocukların dil gelişiminde bir takım bozukluklara neden olabileceğini ifade eden Durukan, şöyle devam etti:
Dil, sevgiyle gelişir"Bu bozukluklardan biri de kekemeliktir. Yapılan araştırmalar, daha çok anne ve babanın çocuğa karşı tutumlarının kekemeliğe yol açtığını göstermiştir. Bunda özellikle çocuk ilk kez konuşurken yaptığı yanlışlar ve kuşkular karşısında gösterilen sert tutum ile aceleci davranış büyük önem taşır. Bu nedenle çocuk konuşmaya başladığında teşvik edici bir tutum takınmak gerekir. Hatta yaptığı bazı yanlışlar görmezlikten gelinmelidir. Ayrıca konuşmak için çocuğunyeteri derecede bir olgunluk göstermesi beklenmelidir. Zamansız yapılacak alıştırmalar, dil gelişiminde olumsuz etki yapacaktır."
Ankara Üniversitesi TÖMER Kayseri Şube Müdürü Oktay Durukan, yaptığı açıklamada, çocuğun dil gelişiminde, çevresindeki insanların dili kullanış ve çocuğa yaklaşım biçimlerinin büyük öneminin bulunduğunu kaydetti.
Dil gelişiminin, çocuğun kendisiyle ilgilenildiği oranda artacağını belirten Durukan, şunları söyledi: "Anne ve babaların çocuklarına ayıracakları zamanın süresinden çok, kalitesi daha önemlidir. Ebeveynlerin sürekli onlarla konuşmaları, çocukların kelime haznesini geliştirdiği gibi, daha yüksek zeka seviyesine ulaşmalarını sağlayacaktır. Bu dönemde, yetişkinlerin heveslendirici etkisi çok önemlidir. Kendi kendini anlatımda çocuğu yüreklendirme ve çocuğun sağlıklı bir ilişkinin bulunduğu ortamda yetişmesinin sağlanması, anadili gelişmesinde olumluetkiler sağlayacaktır. Aile dışındaki kurum ve ortamlarda yetişen çocuklarda dilin gelişmesi kısmen daha yavaş olmaktadır."
Aşırıya kaçmamak gerekÇocuğun anadilini öğrenirken yapılacak aşırı baskının, kekemeliğe yol açabileceğine dikkat çeken Durukan, çocuğun anadilini doğru kullanmayı öğrenmesini sağlamaya çalışırken, aşırıya kaçmamak gerektiğini kaydetti. Anne ve babaların yanlış tutumlarının, çocukların dil gelişiminde bir takım bozukluklara neden olabileceğini ifade eden Durukan, şöyle devam etti:
Dil, sevgiyle gelişir"Bu bozukluklardan biri de kekemeliktir. Yapılan araştırmalar, daha çok anne ve babanın çocuğa karşı tutumlarının kekemeliğe yol açtığını göstermiştir. Bunda özellikle çocuk ilk kez konuşurken yaptığı yanlışlar ve kuşkular karşısında gösterilen sert tutum ile aceleci davranış büyük önem taşır. Bu nedenle çocuk konuşmaya başladığında teşvik edici bir tutum takınmak gerekir. Hatta yaptığı bazı yanlışlar görmezlikten gelinmelidir. Ayrıca konuşmak için çocuğunyeteri derecede bir olgunluk göstermesi beklenmelidir. Zamansız yapılacak alıştırmalar, dil gelişiminde olumsuz etki yapacaktır."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.