1914'de Birinci dünya savaşı başlayınca Almanlar, 1915 Şubatına kadar batı cephesinde İngilizler ve Fransızlar ile, doğu cephesinde Ruslar ile savaşmıştır. Bu savaşlar yeni geliştirilmiş silahların etkisine göre gelişmiş olan siper savaşının getirdiği saldırı ve savunma savaşı şeklinde olmuştur. Almanya ve Avusturya'nın içinde bulunduğu coğrafi yapı ve geliştirilmiş olan ulaşım sistemi, demiryolları onlara üstünlük sağlıyordu. Gerek görüldüğünde cepheler arasında askeri birliklerin taşınması hızlı bir şekilde yapılırdı. Bu nedenlerle Almanya ve Avusturya istediği zaman saldırı ve savunma yapma imkânına sahiptir. İngiliz ve Fransız kuvvetleri ile Rus kuvvetleri arasında askeri bir ilişki ve yardımlaşmanın yapılması mümkün değildi. Bu ancak deniz yolu ile yapılabilirdi. Baltık denizi yolu veya Akdeniz, Boğazlar, Karadeniz deniz yolu ile yapılabilirdi. Baltık Denizi, Alman ablukası altında bulunduğundan mümkün değildi. Boğazlar Osmanlı egemenliğinde bulunduğundan Karadeniz yolu da kapalı idi. Yani Rusya ile İngiltere ve Fransa arasında askeri bir yardımlaşma yapılamazdı. Bu nedenlerle, doğu ve batı cephelerinde birbirlerine yardım için en iyi çare her iki tarafında Almanlara devamlı saldırıda bulunulmasıdır. Bunda güdülen en büyük amaç Almanların cepheler arasında asker taşınmasını önleyerek, onların büyük bir saldırı yapmalarını önlemektir. Kısacası Almanların bütün askeri imkânlarını kullanarak düşmanı yok etme sitemine dayanan bir saldırıya geçmesini önlemek.Büyük Dük Nicola, Almanlara bir saldırı imkânı vermemek için devamlı saldırıda bulunmuştur. Cephanesinin azalmasına rağmen şuursuzca cepheye asker sürmüştür. Alman kuvvetleri karşısında cephane kıtlığını asker bolluğu ile telafiye çalışmıştır. Bu davranış da Rus askeri moralini sıfıra indirmiştir. Almanya'nın silah cephane bilgi ve ulaşım üstünlüğü karşısında, Rus askerinin aşırı insan kaybına uğraması orduda manevi kuvvet ve duyguların tükenmesine neden olmuştur. Bunun neticesinde Kuzey Doğu cephesinde Almanlarla yapılan 20 ŞUBAT 1915'de yapılan Kiş Maziri vuruşmasını kaybederek geri çekilmişlerdir.Kiş Mazuri vuruşmasını kazanan Alman generalleri, Ruslara yok etme planını uygulamak için saldırı yapmak isterler. Alman Başkomutanı Falkenhayn Generallerin yok etme saldırısına karşı durmaz. Ama onların da saldırılarını gerçekleştirmeleri için gereken imkânı vermez. Çünkü o, 18 ŞUBAT 1915'e kadar zaferden ümitliydi. Bu tarihte Alman denizaltı savaşının yürürlüğe girmesi ile zafere olan inanını kaybetmiştir. Ülkesini kurtarmak için daima ihtiyatlı davranmıştır. Onun bu askeri siyaseti neticesinde Rusya 1917 ihtilali ile savaştan saf dışı olur. İngiltere ve Fransa ise Almanya karşısındaki kayıpları ile büyük sıkıntılara girer. Almanya ise tüm yansız devletleri karşısına alan denizaltı savaşını devam ettirir. Falkenhayn düşmana karşı yok edici bir saldırıdan daima sakınır. Ülkesi için büyük çapta pahalı olan askeri hareketlerden daima kaçınır. Bunlar neden gösterilerek görevden alınır. Kısa bir müddet sonra Amerika, Almanya'ya karşı savaşa girer, onun korktuğu yenilgi 1918 de gerçekleşir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- RESUL BALCI: Karlar düşerken / 22.02.2025
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012