General Robertson, Çanakkale ile ilgili raporunu Başbakan Askius'a bildirir. Başbakan bu raporun Bakanlar kurulunda incelenmesini uygun görür. 7 Kasım 1915'de rapor Bakanlar kurulunda okunur. Kurul Çanakkale'den çekilme kararı alır. Bu karar 8 Kasımda Çanakkale karargahına bildirilir. Savaş Bakanı Kiçner bu kararı İngiliz Savaş Komitesine getirmez. Çünkü bu konuda onun kabul edemeyeceği düşünceler vardır: 1-General Hamilton'un çekilme anında asker kaybının yarıyı bulabileceği düşüncesi. 2-General Munro'nun çekilme anında asker kaybının 40000 olabileceği düşüncesi.3-Çanakkale'deki birliklerin Selanik'e mi,Mısır'a gönderilmesi düşüncesi. Bu konuları incelemek için Gelibolu'ya hareket eder.11 Kasım 1915'de Mondros Limanına gelir. Komutanlarla toplantılar yapar. Onların verdiği bilgileri değerlendirir. Alman-Avusturya saldırılarının Sırbistan'da durdurulmasının imkanı olmadığını görür. Ayni günde Fransa'nın da Selanik konusunda Yunanistan'a baskı yapmak için kararlar aldığını öğrenir. Sırbistan'ın savunulmasında ümitleri kırıldığı için, Yunana baskı yönünde onları yatıştırmaya çalışmak için, kabahat bizde der gibi, zamanında Selanik'e 400000 asker gönderilmeliydi diye haber gönderir. Ayni zamanda Selanik yerine, askerlerin Gelibolu'da kalmasını düşünür.Kiçner 13 Kasımda Gelibolu'ya gelir. Denetlemelerde bulunur ve subayların düşüncelerini öğrenir. Onların verdiği bilgiler onun düşüncelerini çok etkiler. Bir gün önce Çanakkale de Boğazın karadan ve denizden zorlanmasını düşünmeye başlamışken 13 Kasımda çekilmeyi düşünmeye başlar. Çünkü Gelibolu'daki İngiliz Subaylarının verdiği bilgiler, Kiçner'e Çanakkale'den çekilmeyi gerektiriyordu. Subaylar, Almanların Berlin-Belgrad-İstanbul yolundan gelerek Türklerle beraber Suriye ve Mısır'a yürüyecekleri, cihadın yaygınlaştırılacağını söylerler. Eğer bu düşünce gerçekleşirse Kuzey Afrika, Mısır ve Hindistan da durum kendileri için bir felaket olurdu. Gelibolu'da görüp dinlediklerinden birisi de şudur: Birlik komutanlarının verdiği bilgiye göre, Sırbistan'ın ezilmesi ile Berlin-Belgrat-İstanbul yolunun açılması ile Türk askerinin eksiği olan silah ve cephanenin gelmesinin çok kötü neticeler doğurabileceğidir. Türk askerinin savaşma yeteneğine ve kahramanlığına eksiği olan silah ve cephane de eklenince çok kötü neticeler doğurabilirdi. Onun önünde durulması mümkün değildir. Subaylardan bu değerlendirmeleri öğrenen Kiçner, Çanakkale'deki birlikleri Suriye ve Mısır'da yapılabilecek olan Alman-Türk askeri hareketlerini durdurmak için İskenderun'a göndermeyi planlar. Bu nedenle İngiltere Fransa'yı 11 Kasımda, Yunanistan için aldığı kararları yatıştırmaya çalışırken, İskenderun'a asker çıkarmada Fransa'yı ikna edebilmek için destekler görünmeye başlar. Fakat Fransa, 13 Kasım 1915'de İskenderun'a asker çıkarılmasına karşı çıkar. O zaman Kiçner, askerlerin Mısır'a gönderilmesine karar verir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Ahmet Oğuz Bahadır / diğer yazıları
- Erzincan ateşkesi ve sonucu / 14.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011