Tekrar ifade edelim, en güzeli ve ekonomiye etkisi bakımından en etkili (istihdam, vergi, katma değeri kastediyorum) olanı bir kişinin kendi faaliyetinden (mal veya hizmet üretiminden) kazanç elde etmesidir. Ancak, ne yazık ki başta ifade ettiğimiz gerekçelerle bu pek mümkün olamamakta. Yatırım tavsiyesi olmamakla birlikte, küçük-bireysel yatırımcıların göz önünde bulundurmaları gereken birkaç noktayı, müsaadenizle maddeler halinde ifade etmeye çalışayım:
1. Belki en başta sayılması gereken faktör, yatırımcının sakin olmasıdır. Yani piyasa, aşağı veya yukarı eğimli ise, bu "dalgaya" veya "gaza" gelmeyip, alım-satım için sabretmek, piyasanın stabil olmasını beklemekte yarar var. Zaten, yazımızın başlığı tam da bu gibi olağanüstü (aşağı veya yukarı yönlü) hareketlerin yaşandığı zamanlar için ortaya atılan bir kavramdır. Fiyatların yukarı yönlü hareketini gören yatırımcı, daha da artacağı ümidi ile yüksekten alabilmekte veya aşağı yönlü harekette daha da düşebilir diye düşükten satabilmektedir. Bu da birileri için alım-satım fırsatı (kazanç) şekline dönüşmektedir,
2. Yatırım araçlarında kazanç kadar kayıp da bir gerçektir. Yatırımcı bunu en başta kabullenmelidir,
3. Yatırım araçlarında "kâr satışları" diye bir kavram vardır. Yani bir yatırım aracı, belli bir seviyeye kadar (bu seviyeyi bilmek çok zor) yükseldiğinde, bu yatırım aracını elinde bulunduranlar, yeteri kadar yükseldiğini düşünerek, ellerindekini satmaya başlarlar, bu da fiyatları aşağı çeker. Yani fiyatlar bir yere kadar yükselir ve sonrasında düşüşe geçer ki bu seviyenin adı "direnç" seviyesidir. Tam tersi, aşağı yönlü fiyat hareketlerinde de benzer bir durum söz konusudur. Yani fiyatlar düşerken, daha fazla düşmeyeceği beklentisi ile alım hareketlerinin başladığı ve fiyatların tekrar yükselmeye başladığı noktaya da "destek" seviyesi denir. İşte bireysel-küçük yatırımcı, destek ve direnç (bunlar psikolojik değerlerdir) seviyelerini takip ederek (ki bu çok kolay bir şey değil) alım-satıma karar vermelidir. Örneğin altının ons değerinde 1800 Dolar seviyesi kabaca destek seviyesi deyip alıma geçebilirsiniz veya 2000 Dolar seviyesi de direnç seviyesidir deyip (varsa) elden çıkartabilirsiniz. Haa, tutar tutmaz başka mesele. Kaldı ki bu seviyeler, finansta genel itibariyle "teknik analiz" denilen bir yöntem ile iyi-kötü belirlenmektedir ancak iyi okunması gerekir,
4. Yatırım araçlarında alım-satım yapmak, ciddi bir bilgi birikimini ve zaman ayırmayı gerektirir. Bu bilgi birikimine "finansal okuryazarlık" denmektedir. Hal böyle olunca, yatırım araçları ile ilgili hiçbir bilgi birikimi olmayan, ekonomik gelişmeleri iyi-kötü okuyamayan, kulaktan dolma bilgilere sahip birisinin bu piyasalarda alım-satım yapması, birilerinin işine gelebilir. Ben bunu futboldaki lig sınıflandırmasına benzetiyorum. Klasik bir küçük-bireysel yatırımcı, tabir yerinde ise, amatör lig takımıdır. Ancak top koşturduğu (alım-satım yaptığı) bu lig, küresel olması hasebiyle, şampiyonlar ligi gibi. Bu şartlar altında, amatör takımı yer bitirirler. Buradan hareketle, yapılması gereken, yatırım konusunda, işi, finansal piyasaları takip olan resmi-yetkilendirilmiş kişi veya kurumlarla işbirliği yapmak-danışmanlık almaktır.
Tüm bunların sonucu olarak, esas itibariyle, olması gerekeni de ifade edelim. Yatırım araçları ve finansal piyasalardaki tüm bu risk, olumsuzluk ve kayıplar göz önünde bulundurularak, esasında yatırım araçlarının getirisini mümkün olduğunca azaltıp, paranın reel sektör (mal ve hizmet üretimi) faaliyetlerine yönlendirmek gerekmektedir. Günümüz kapitalist anlayışında, zor veya imkansız olan bu gerçek, ancak ve ancak Prof. Dr. Haydar Baş Bey'e ait olan Milli Ekonomi Modeli sayesinde mümkün olabilecek bir gerçektir. Aksi takdirde, gün geçtikçe bu kayıpların artmasına ve dolayısı ile birikimlerimizin birilerinin cebine aktarılmasına seyirci kalmaya devam ederiz.
- Bari burada yapmayın!! / 09.08.2021
- Keşke dokunmasaydım! / 24.07.2021
- Rusya yaptı da ya biz? / 02.07.2021
- Birisi işsizlik mi dedi? / 15.06.2021
- Korkmalı mıyız? / 17.05.2021
- Pandemi turnusolu / 05.05.2021
- Sanal vurgun / 27.04.2021
- Olması gerekendi / 20.04.2021
- Yeni başkanın ilk sınavı / 12.04.2021