Ülkemizdeki sorunların çokluğu adeta insanların yaşama sevincini elinden alacak bir seviyeye gelmiştir. Sebepleri araştırılırken kendi düşünce ufkumuzda beliren bazı duygu ve düşüncelerin çözüme katkı sağlamasını umarak paylaşmak istedik.Öğle bir garip dönemden geçmekteyiz ki, aklı yeten varsa beri gelsin. Sapla samanı, kurtla kuzuyu, eğri ile doğruyu birbirine karıştıran, bir hal aldık "bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete"Kullandığımız dilin özelliğimi, yoksa bilerek yapılan bir yanlıştan mı kaynaklanıyor, konuşulan dilimizle alakalı bir olumsuzluk söz konusudur. Günlük hayatımızda çokça rastladığımız, birçok problemin temelinde yatan ana sebeplerden birini teşkil eden, beklide en önemlisi; "kavram kargaşasıdır.""Kavram kargaşası" Konuşulan bir sözün, içerdiği manasındaki anlamsızlık, anlaşılmazlık, ya da anlam yetersizliği, olarak tanımlanabilen bir terimdir.İnsanların anlaşarak, aynı toplum içerisinde birlikte yaşayabilmeleri; kendi aralarında iletişimi olabildiğince sağlıklı yapmalarına bağlıdır. İletişimde kullanılan en etkili yol; söz ve davranışlarımızdır.İletişimin sağlıklı yapılabilmesi için iletişim yolları ve araçları da sağlıklı kullanılmalıdır. Bir toplumda konuşulan dil, doğru bir yapıya da eriştirilmeden, bunun sağlanması da o derece imkânsızlaşır. Yani konuşulan dilde kullanılan kavramlar, kargaşadan mutlaka kurtarılmalıdır. Bununda yolu; etkin bir dil eğitiminden geçmektedir. Arzu edilen neticenin, sadece okullarda alınan eğitimle sağlanması mümkün değildir. Yazılan kitaplardan tutunda, görsel ve yazılı medyaya bile doğru dil anlayışı getirilmelidir. Konuşulan dilin temel dil kurallarından uzaklaşması, ya da kurallarına göre kullanılmaması, o toplumda zamanla derin ayrılılara da sebebiyet vermektedir. Dil konusuna önem veren bazı edebiyatçıların ve dilini seven insanların dışında bu konunun problem olarak algılanması bile söz konusu değildir. Hâlbuki konuşulan dildeki kavramlar yerli yerince oturmadığı için herkes kendi konuştuğuna ayrı bir anlam yüklemektedir. Bu anlayış, yaşadığımız tolumda o kadar yaygın bir hal almıştır ki, avamından âlimine, kanun koyucusundan, kanun uygulayıcısına varıncaya kadar, ortak bir kavram üzerinde anlaşmakta zorluklar çekilmektedir. Bazen bu anlayış insanların en temel haklarını bile kullanmasına engel teşkil etmektedir. Kavramlar, fertlerin, kanun koyucu ya da uygulayıcısının, inisiyatifine bırakılmış, kavramda başlayan kargaşa, normal yaşantıya hâkim bir hal almıştır. İnsanlar, kendisine doğuştan verilen, din ve vicdan emniyetini bile rahatça kullanamıyorsa, Müslüman bir ülkede yaşanmasına rağmen, başörtüsünün inancının gereği olup olmadığı, hala tartışma konusu ise, din işleri, devlet işleri, birbirine karışmışsa, bunların temel sebepleri "kavram kargaşasıdır." Ehil insanlar bu kavramların içini gerçek manalarıyla doldurmuş ve tarifini yerine oturtmuş, fertlerin inisiyatifine bırakmamış olsalardı, bu durumlara düşülmezdi. Her türlü kargaşaya son vermenin yolu, "kavram kargaşasına" son vermekten geçmektedir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Dava adamıydı Haydar Hocamız / 19.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025