İnsan unsuru olarak telaşın bol olduğu bir koşturmaca içinde çok şeyin farkında olamıyoruz. Çağın önümüze koyduğu bir sürü engellerle aynı apartmanda yaşayanlar bile birbirini tanımıyor. Apartmandan cenaze çıkıyor, komşuların haberi bile olmuyor. Dahası aynı ailenin bireyleri bile çoğu zaman birbirinin farkında olmuyor. Evin içinde sanki birbirine yabancı insanlar dolaşıyor. İletişim vasıtası olduğu söylenen televizyon, hemen herkesi kendine bağımlı hale getirmiş, aile bireylerinin iletişimine ket vurmuş vaziyette.
İnsan, kendinin farkında değil
İnsan, ailesinin, komşusunun, mahallesinin, çevresinin farkında olmadığı gibi kendinin de farkında değil. Nasıl bir varlık olduğunun, dünyaya niçin geldiğinin, nereye gittiğinin, mükellefiyetlerinin farkında olmadığı gibi yapı olarak nasıl bir şaheser özellik arzettiğinden de haberi yok. Gözünün ne kadar kıymetli olduğunu ancak kör olduğu, kulağının ne kadar büyük iş gördüğünü sağırlaştığı, sıhhatin ne kadar önemli olduğunu hastalandığı zaman anlıyor. Konumuz "kan" hakkında da aynı durum söz konusu. Onun içindir ki biraz olsun şaheser bir yapıya sahip insan unsurunun yapıtaşlarından kan hakkında kısa da olsa bir bilgi aktarmakta fayda olsa gerektir.
Kanın anatomisi
Kan, kırmızı renkte olan ve bir damar sistemi içinde dolanarak bütün organlara dağılan bir sıvıdır. İnsan bedeninde dolaşan kan miktarı 4-5 litre civarındadır. Bu miktar beden ağırlığının % 7-9'una tekabül eder. Kanın ısısı ortalama 37,7 Santigrat Derecedir. Plazma denilen bir sıvı ile katı cisimciklerden oluşur.
Plazma, toplam hacmin % 58'ini oluşturur. Muhtevasında mineral tuzlar, proteinler, glikoz ve üre bulunur.
Katı cisimcikler, alyuvarlar (eritrositler), akyuvarlar (lökositler) ve kan pulcukları (trombositler) olmak üzere üç çeşittir.
Alyuvarlar, kana kırmızı rengini veren "hemoglobin"i bünyesinde barındırır. Hemoglobin, oksijen ve karbondioksiti taşıyan maddedir. 1 mm3 kanda 4,5-5 milyon alyuvar bulunur. Çapları 7,5 mikrondur. Yaşam süreleri ise 50 ila 120 gün arasında değişmektedir.
Akyuvarlar, kanın koruyucu askerleridir. Mikroplara karşı vücudu savunurlar. 1 mm3 kanda 7-8 bin akyuvar bulunur.
Kan pulcukları ise kanın pıhtılaşması ve kanamaların durdurulmasında önemli rol oynar. 1 mm3 kanda 200-400 bin adet bulunur. Çapları 2-4 mikron arasında değişir.
Kanın üstlendiği görevler
Kanın, insan vücudunda üstlendiği görevleri şu şekilde sıralamak mümkündür:
p Kan, akciğerlerden oksijeni alır, dokulara taşır. Dönüşte de dokulardaki susuz karbonu dışarıya atılmak üzere götürür ( Solunum Fonksiyonu).
p Kan, sindirim sonunda bağırsağın emdiği ya da organizmanın kendi kendine ürettiği besleyici maddeyi hücrelere ulaştırır ( Beslenme Fonksiyonu).
p Kan, besinlerin hücrelerde yakılması (metabolizma) sonucu açığa çıkan artıkların boşaltım organlarına, özellikle böbreklere taşınmasını sağlar (Boşaltım Fonksiyonu).
p Kan, içindeki akyuvarlar ile enfeksiyonlara karşı savaş verir. Bağışıklık tepkimelerinde rol alır (Koruma ve Savunma Fonksiyonu).
p Kan, bedendeki sıvı dengesini sağlar. Hormon ve enzim gibi maddelerin metabolizma gibi tepkimelerde biyokatalizör görevi görür
p Kan, su ve elektrolitler gibi sıvı mineral dengesi ile asit ve bazlar gibi kimyasal dengeyi sağlar.
p Kan, vücudun sıcaklığını düzenler. Derin dokulardaki ısıyı ve suyu, bedenin yüzeyine doğru taşıyarak etkisiz kılar.
p Kanın, atardamar basıncını yani tansiyonu düzenleme görevi de vardır.
YARIN: A, B, AB, 0, RH, (+), (-)
İnsan, kendinin farkında değil
İnsan, ailesinin, komşusunun, mahallesinin, çevresinin farkında olmadığı gibi kendinin de farkında değil. Nasıl bir varlık olduğunun, dünyaya niçin geldiğinin, nereye gittiğinin, mükellefiyetlerinin farkında olmadığı gibi yapı olarak nasıl bir şaheser özellik arzettiğinden de haberi yok. Gözünün ne kadar kıymetli olduğunu ancak kör olduğu, kulağının ne kadar büyük iş gördüğünü sağırlaştığı, sıhhatin ne kadar önemli olduğunu hastalandığı zaman anlıyor. Konumuz "kan" hakkında da aynı durum söz konusu. Onun içindir ki biraz olsun şaheser bir yapıya sahip insan unsurunun yapıtaşlarından kan hakkında kısa da olsa bir bilgi aktarmakta fayda olsa gerektir.
Kanın anatomisi
Kan, kırmızı renkte olan ve bir damar sistemi içinde dolanarak bütün organlara dağılan bir sıvıdır. İnsan bedeninde dolaşan kan miktarı 4-5 litre civarındadır. Bu miktar beden ağırlığının % 7-9'una tekabül eder. Kanın ısısı ortalama 37,7 Santigrat Derecedir. Plazma denilen bir sıvı ile katı cisimciklerden oluşur.
Plazma, toplam hacmin % 58'ini oluşturur. Muhtevasında mineral tuzlar, proteinler, glikoz ve üre bulunur.
Katı cisimcikler, alyuvarlar (eritrositler), akyuvarlar (lökositler) ve kan pulcukları (trombositler) olmak üzere üç çeşittir.
Alyuvarlar, kana kırmızı rengini veren "hemoglobin"i bünyesinde barındırır. Hemoglobin, oksijen ve karbondioksiti taşıyan maddedir. 1 mm3 kanda 4,5-5 milyon alyuvar bulunur. Çapları 7,5 mikrondur. Yaşam süreleri ise 50 ila 120 gün arasında değişmektedir.
Akyuvarlar, kanın koruyucu askerleridir. Mikroplara karşı vücudu savunurlar. 1 mm3 kanda 7-8 bin akyuvar bulunur.
Kan pulcukları ise kanın pıhtılaşması ve kanamaların durdurulmasında önemli rol oynar. 1 mm3 kanda 200-400 bin adet bulunur. Çapları 2-4 mikron arasında değişir.
Kanın üstlendiği görevler
Kanın, insan vücudunda üstlendiği görevleri şu şekilde sıralamak mümkündür:
p Kan, akciğerlerden oksijeni alır, dokulara taşır. Dönüşte de dokulardaki susuz karbonu dışarıya atılmak üzere götürür ( Solunum Fonksiyonu).
p Kan, sindirim sonunda bağırsağın emdiği ya da organizmanın kendi kendine ürettiği besleyici maddeyi hücrelere ulaştırır ( Beslenme Fonksiyonu).
p Kan, besinlerin hücrelerde yakılması (metabolizma) sonucu açığa çıkan artıkların boşaltım organlarına, özellikle böbreklere taşınmasını sağlar (Boşaltım Fonksiyonu).
p Kan, içindeki akyuvarlar ile enfeksiyonlara karşı savaş verir. Bağışıklık tepkimelerinde rol alır (Koruma ve Savunma Fonksiyonu).
p Kan, bedendeki sıvı dengesini sağlar. Hormon ve enzim gibi maddelerin metabolizma gibi tepkimelerde biyokatalizör görevi görür
p Kan, su ve elektrolitler gibi sıvı mineral dengesi ile asit ve bazlar gibi kimyasal dengeyi sağlar.
p Kan, vücudun sıcaklığını düzenler. Derin dokulardaki ısıyı ve suyu, bedenin yüzeyine doğru taşıyarak etkisiz kılar.
p Kanın, atardamar basıncını yani tansiyonu düzenleme görevi de vardır.
YARIN: A, B, AB, 0, RH, (+), (-)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.