Türkiye'de yaprak gibi dökülen firmaların sayısı hızla artınca resmi rakamlara göre işsizlik oranı yüzde 10'u, işsizlerin sayısı ise 2.3 milyonu devirdi. Resmi rakamlara dahil olmayan işsizler de işin cabası
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) İşgücü Anketi sonuçlarına göre, Türkiye'de işsiz sayının 2 milyon 335 bin, işsizlik oranının ise yüzde 10.6 olduğunu söyledi. Okuyan, Ankara'da yaptığı açıklamada, dünyada yaygın olan işsizliğin, beraberinde yoksulluk ve sosyal dışlanmayı da getirdiğini belirtti. İşsizlik sorununun, sadece gelişmekte olan ülkelerin sorunu olmadığını anlatan Okuyan, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tahminlerine göre, 2000 yılı sonu itibariyle dünyadaki açık işsizlik sayısının 160 milyona ulaştığını kaydetti. Okuyan, "DİE 2001 4. Dönem Hane Halkı İşgücü Anketi" sonuçlarına göre, Türkiye'de işsiz sayısının 2 milyon 335 bin, işsizlik oranının yüzde 10.6, eksik istihdamın da yüzde 6.1 olduğunu kaydetti. İşsiz sayısında bir yılda 969 bin kişi artış görüldüğünü bildiren Okuyan, istihdam edilenlerin yüzde 27.7'sinin SSK'ya, yüzde 11.1'inin Bağ-Kur'a, yüzde 10.5'inin Emekli Sandığı'na kayıtlı olduğunu, yüzde 50.5'inin ise herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadığını ifade etti.
Çözüm, ekonomik büyümeOkuyan, işsizlerin ve istihdam edilenlerin eğitim düzeyinin düşük olduğuna dikkati çekerek, işsizlerin yüzde 45.9'u ile istihdam edilenlerin yüzde 50.5'inin ilkokul mezunu olduğunu söyledi. Çalışma Bakanı Okuyan, "İşsizliği azaltmanın ve istihdamı artırmanın en etkili yolu, şüphesiz ekonomik büyümedir. Ekonomide canlanmanın başlaması, üretimin artması, yeni yatırımların yapılması ve böylelikle yeni işlerin yaratılması işsizliği azaltacaktır. Ancak tek başına ekonomik büyüme, mevcut işsizlere ve iş piyasasına yeni girecek gençlere iyi işlerin temini için yeterli değildir. İşgücünün niteliğini etkileyen unsur, işgücünün eğitimi ve mesleki eğitimidir" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) İşgücü Anketi sonuçlarına göre, Türkiye'de işsiz sayının 2 milyon 335 bin, işsizlik oranının ise yüzde 10.6 olduğunu söyledi. Okuyan, Ankara'da yaptığı açıklamada, dünyada yaygın olan işsizliğin, beraberinde yoksulluk ve sosyal dışlanmayı da getirdiğini belirtti. İşsizlik sorununun, sadece gelişmekte olan ülkelerin sorunu olmadığını anlatan Okuyan, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tahminlerine göre, 2000 yılı sonu itibariyle dünyadaki açık işsizlik sayısının 160 milyona ulaştığını kaydetti. Okuyan, "DİE 2001 4. Dönem Hane Halkı İşgücü Anketi" sonuçlarına göre, Türkiye'de işsiz sayısının 2 milyon 335 bin, işsizlik oranının yüzde 10.6, eksik istihdamın da yüzde 6.1 olduğunu kaydetti. İşsiz sayısında bir yılda 969 bin kişi artış görüldüğünü bildiren Okuyan, istihdam edilenlerin yüzde 27.7'sinin SSK'ya, yüzde 11.1'inin Bağ-Kur'a, yüzde 10.5'inin Emekli Sandığı'na kayıtlı olduğunu, yüzde 50.5'inin ise herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadığını ifade etti.
Çözüm, ekonomik büyümeOkuyan, işsizlerin ve istihdam edilenlerin eğitim düzeyinin düşük olduğuna dikkati çekerek, işsizlerin yüzde 45.9'u ile istihdam edilenlerin yüzde 50.5'inin ilkokul mezunu olduğunu söyledi. Çalışma Bakanı Okuyan, "İşsizliği azaltmanın ve istihdamı artırmanın en etkili yolu, şüphesiz ekonomik büyümedir. Ekonomide canlanmanın başlaması, üretimin artması, yeni yatırımların yapılması ve böylelikle yeni işlerin yaratılması işsizliği azaltacaktır. Ancak tek başına ekonomik büyüme, mevcut işsizlere ve iş piyasasına yeni girecek gençlere iyi işlerin temini için yeterli değildir. İşgücünün niteliğini etkileyen unsur, işgücünün eğitimi ve mesleki eğitimidir" dedi.