Çağımızda yaşayan birçok insanın günlük haberlerde duyduğu İslam şeraiti ile ilgili haberler, yaşam rehberimiz olan İslam dinine inanılmaz darbeler vurmaktadır.
Bütün insanların mutlu olabilmesi için İslam dininin getirmiş olduğu kanunları, evirip çevirip kendi iktidarlarının devam etmesi için kullanan, güç düşkünleri, kuvvet sarhoşları, acaba bu İslam kanunlarını, şeriatını, yüce Peygamber Efendimizin (s.a.a.) ashabının, Ehl-i Beyt'inin nasıl yaşadığını; ümmetine, arkadaşlarına nasıl tatbik ettiklerini hiç okuma zahmetinde bulunmuşlar mı?
Acaba Peygamber Efendimizin (s.a.a.) asrısaadetlerinde Müslümanların karıştığı hırsızlık olayı oldu mu? Hırsızlığa karşı nasıl önlemler alındı? Bu inanan hırsızlara nasıl cezalar verildi? Her hangi bir suça karışmış olan kaç mü'min kişiye hangi cezalar verilmiş, kaç münafık cezalandırılmış, biz bunları hiç biliyor muyuz?
Bir de acaba İslam dinine bir insan zorla sokulabilir mi? Bir düşünelim!
Ne olur bir düşünelim! İslam, insanların birbirlerine uygulamaya çalıştığı kanunlar manzumesi bir şeriat mı yoksa insanı muhatap alan ve merkezine insanı koyan, güzel ahlakı insana öğütleyip yaşatan bir din mi?
İsterseniz İslami meclislerde, toplantılarda, İslam kanunları olan şeriatı, en iyi şekilde uyguladığı, öve öve bitirilemeyen Raşit halifelerden ikincisinin, bir olayını sizlere yazayım:
Halife Ömer İbn-i Hattab bir gece Medine'de kol geziyordu. Bir evden adamın birinin şarkı seslerini duydu. İkinci halife hemen duvardan atladı. Adamın yanında dans eden bir kadın ve içki buldu, adama; Ey Allah'ın düşmanı, Allah'ın senin bu isyanını örteceğini mi zannettin, dedi.
Adam dedi ki; Ey halife acele etme benim masiyetim birdir, senin masiyetin üçtür.
Birincisi, Allah araştırmayın buyuruyor, araştırdın. İkinci olarak, evlere kapılarından girin buyuruyor, sen duvardan atladın. Üçüncü olarak evlere izinle girin buyuruyor, sen ise izinsiz evime girdin.
İkinci halife adama "beni affeder misin?" diye sordu. Adam, "evet" dedi. İkinci halife adamın evinden ona bir suçlama yöneltmeden çıkıp gitti.
İşte ikinci halife, İslam dinine böyle inanmış, İslam şeriatını da böyle yaşamış, iğneyi kendine, çuvaldızı yanındakine böyle batırmış. Bilmem anlatabildim mi?
Gerçekten İslam dinini yaşatmak istiyorsanız sizin o yüce dini yaşamanız gerekiyor! O dini yaşamak için yapacağınız ilk iş ise Peygamber (s.a.a.) ahlakı ile ahlaklanmaktır. O'nun Ehl-i Beyt'im dediği insanların yaşantılarını ve ortaya koydukları misyonu tanıyıp öğrenip yaşamaya çalışmaktır.
İsmi, büyüklüğü, yaptığı hizmetler ne olursa olsun, İslam dinini ve onun kanunlarını kendi iktidarının koltuk değnekleri olarak görmekten ileri gidemeyen zihniyetler, İslamiyet dinine tarih boyunca en büyük zararı vermişler ve öyle gözükmektedir ki, kıyamet saatine kadar da, en büyük zararı verecek topluluk olacaklardır.
İslam dini en güzel ahlaka sahip olmaktır, hiçbir ahlaksızlığı, aldatmayı ve adam kayırmayı kabul etmez! İslam dininin güzel ahlakı ile ahlaklanmayanın ne dininden, ne kanundan, ne insanlığından, ne de sahte şeriatından konuşulmaz!
- Savaşların kazananları! / 06.12.2024
- Ortadoğu’da gözü olanlar! / 25.10.2024
- Şam’ın ve Halep’in limanı Beyrut’tur! / 18.10.2024
- Kahire’deki Türk şehitliği! / 20.09.2024
- Kavimler göçü veya sığınmacılar! / 17.08.2024
- Avrupalıların keşif dediği ‘sömürü’! / 09.08.2024
- Top oynayan çocuklara atılan füze / 30.07.2024
- Kerbela! / 16.07.2024
- Kurban Bayramı’na girerken ne görüyoruz! / 14.06.2024