Gürcistan karşısında muazzam bir mücadeleden galibiyet ile ayrıldık 3-1.
İnanılmaz bir maç seyrettik. Ben milli futbolcularımızın İstiklal Marşımızı okudukları sırada tamam dedim bu çocuklar maçı alır.
Milli takımda motivasyon üst düzeyde idi. Bu resmen inanmışlığın zaferi.
Peki Türk futbol kamuoyunda herkes inanmış mıydı? Bence hayır.
Ben itiraf edeyim Gürcistan takımını tanımıyorum.
Fakat çok bilmiş futbol kamuoyuna göre Gürcistan öyle bir takım ki 90 dakika ceza sahasında öylece durur ve bundan başka bir şey yapmaz.
Yani futbolu ve futbol ortamını bildiğini söyleyenlere inanırsanız sanırsınız ki Gürcistan ceza sahasında öylece durur.
Bir de üstüne şunlar dendi. Eyvah bunlar kapanıyor. Eyvah bunlar pozisyon vermiyor. Nasıl yeneceğiz biz bu Gürcistan'ı deyip durdular.
İşte böyle yeneriz biz Gürcistanı. Elimizde Arda var Hakan Çalhanoğlu var.
Bir de onların üstüne Mert Müldür var. Samet Akaydin var. Var var da var var.
Biz böyle bir takımız işte. Şimdi ne sanıyorsunuz kardeşim burası EURO 2024.
Biz de dahil burada zayıf falan bir takım yok.
Şimdi aldığımız bu sonucu küçümseyenler olacak. Neymiş efendim Gürcistan takım mıymış.
Böyle takıma karşı çok zorlanmışız. Gürcistan'ın şutları direklerimizden dönmüş. Böyle galibiyet olur muymuş.
Ne olacak adamlar gelin buyrun kardeşim kalemize golleri atın mı diyecekler.
Hep alışmışız biz zayıfız. Biz eksiğiz. Bunu kabul edelim maçları almak için mücadele etmeyelim.
Figüran niyetine sahada duralım ve maçı verelim. Eğer rakip bizden zayıfsa onlar da bizim yaptığımızı yapmalılar.
Sonra ben haklıydım bak. Ben demiştim size falan. Ondan sonra gelsin şan şöhret para.
Bunun uğruna kendimizi küçük görelim. Yeter ki kendimiz parlayalım.
Bakın çok daha tuhaf yorumlar var. Şimdi grup birincisi olursak finale giden yolda daha zorlu rakipler karşımıza çıkacakmış.
İkinci bitirmeyi daha çok tercih edebilirmişiz. Neden? Çünkü finale giden yolda daha zayıf takımlar karşımıza çıkacakmış.
Yahu güzel kardeşim dünya futbolunun en üst seviyesindesin. Gruptan ikinci çıkmayı tercih etmek ne demek?
Hiçbir takımın bir diğerinden farkı yok. Ben bu yorumları anlamıyorum ve kabul etmiyorum.
Şimdi ben de bir iddiada bulunuyorum.
Bu takım Portekiz'i de Çekya'yı da yenerek grup birinciliği ile bir üst tura çıkacak. İşte bu da benim iddiam.
Evet kısaca maçı değerlendirirsek şunları söyleyebiliriz.
Çok güzel izleyene heyecan veren bir maç oldu. İlk yarım saat çok üstündük ve bu üstünlükten bir de gol bulduk.
Bu periyotta öne çıkan oyuncular Arda, Kenan Yıldız ve Orkun Kökçü idi.
Hakan pek katkı veremedi ama onu suçlamamak lazım çünkü Hakan çok tempolu bir oyuncu değil.
Maçın temposu çok yüksek olduğu için ilk yarım saatte bence istenilen katkıyı veremedi.
Yanlış anlaşılmasın Hakan'ın kalitesi belli. Demek istediğim daha çok Hakan savruk bir oyuncu olmadığı için oyunun savruklaştığı anlarda futbolu göze çarpmıyor.
Yarım saatten sonra Gürcistan oyuna ortak oldu. Bakın teknik olarak önemli bir şeyden bahsetmek istiyorum.
Futbolda takım halinde topun arkasına geçerseniz rakibinize topla oynayıp tehlike yaratma fırsatı verirsiniz.
Yapmanız gereken şey daha çok topun olduğu bölgeyi kalabalık tutmaktır.
Bu anlattığım şey ön alan baskısı denen şeyden farklı bir şey. Kalabalık olmanız gereken yer topun civarı.
Tabii bunu yaparken risk alıyorsunuz. Rakibiniz topu bu kalabalıktan çıkarabilirse kalenizde tehlike ihtimali çok yüksek.
Milli takım bu maçta takım halinde topun gerisine çekilme hatasını çok sık yaptı ve bundan dolayı sıklıkla Gürcistan'ın topa sahip olmasına izin vermiş oldu.
Zorlanmamızın temel nedeni bu idi.
Evet sonuçta çok güzel bir galibiyet aldık ve ben bütün bir güvenle önümüzdeki iki maçı da alacağımızdan şüphe duymuyorum.
Hele temposu düşük Portekiz karşısında bu maçtaki ilk yarım saatlik süratimiz ile oynarsak daha maçın başında rakibimizi darmadağın ederiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Artık namağlup değil / 30.03.2025
- Bodrumspor beklendiği gibi çıkmadı / 29.03.2025
- Hak ettiğimiz yerdeyiz / 24.03.2025
- A Ligi'ne yaklaştık / 21.03.2025
- Elveda şampiyonluk / 17.03.2025
- Sanchez Safuri'yi imha etti / 15.03.2025
- Çok yazık oldu / 14.03.2025
- Galibiyet Torreira ile geldi / 10.03.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Artık namağlup değil / 30.03.2025
- Bodrumspor beklendiği gibi çıkmadı / 29.03.2025
- Hak ettiğimiz yerdeyiz / 24.03.2025
- A Ligi'ne yaklaştık / 21.03.2025
- Elveda şampiyonluk / 17.03.2025
- Sanchez Safuri'yi imha etti / 15.03.2025
- Çok yazık oldu / 14.03.2025
- Galibiyet Torreira ile geldi / 10.03.2025