Geçtiğimiz Pazar günü iki partinin kongresi vardı. İki partide de genel başkanlık seçimi yapacaktı. İki partinin de bütün delegeleri Ankara'daydı. Bu partilerden biri CHP, diğeri BTP idi. M.Bayraktar'ın yazısı...
İKİ PARTİ, İKİ KONGREGeçtiğimiz Pazar günü iki partinin kongresi vardı. İki partide de genel başkanlık seçimi yapacaktı. İki partinin de bütün delegeleri Ankara'daydı. Bu partilerden biri CHP, diğeri BTP idi.Partilerden biri haftalardır liderine ait olduğu iddia edilen bir kasetle gündemdeydi. Kasette bir lider, bir vekil, bir vekil eşi vardı. Günlerce bu parti bu konu ile gündeme geldi. Görüntü öyleydi de, şöyleydi de, oraya gizli kamera konuldu, hayır efendim şuraya konuldu, Baykal uzun gömlekliydi, hayır kısa gömlekliydi, kasetin devamı vardı da, yoktu da gibi derinliği olmayan magazinel ve "bel aşağı" konularla konuşuldu.Diğer parti ise aynı süreçte, Türkiye'nin ekonomik durumunu, çıkış yollarını, milli ekonomik modelin nasıl uygulanacağını anlattı, halkın ayağına gitti, canlı yayınlarla onlarca ilde program yaptı, eğitimden, ekonomiye, dış politikadan tarıma pek çok temel ülke sorunu için dil döktü.Sonuç:Medya, gizli kasetleri ortalıkta dolaşan partiyi ve lider adayını günlerce alkışladı, manşet yaptı, kongresini bayram havasında sayfalarına taşıdı, ama öbür partinin kongresinden tek kelime bahsetmedi.Demek ki BTP doğru yolda!Böylesi bir anlayışa sahip medya zevatından böylesi büyük bir fikrin bayraktarlığını yapan bir partiyi alkışlamasını da beklememek lazım.Tabi şimdilik!Gelelim kongreye.BTP 4. Olağan Kongresi ve orada esen rüzgâr, Türkiye için büyük bir şans ve umudu haykırıyordu. Dedikodu ve bel altı konulardan fersah fersah uzak bir siyasi kadro ve onun müthiş delege ordusu ülkenin kurtuluşunun sadece "model-tez-kadro ve inançla" olacağını bütün dünyaya haykırdı.Türkiye oradaydı.Halk oradaydı.Kadınıyla, erkeğiyle, genciyle ihtiyarıyla "iş, aş Haydar Baş" diyen tertemiz vatan sevdalıları oradaydı.Bu tablo Türkiye için büyük bir şanstı.Bozulmamış, kirlenmemiş, özünü kaybetmemiş, Anadolu'dan başka yâre ve yere bağlanmamış tek kadroydu bunlar.Haydar Baş ise muzaffer bir ordu komutanı edasıyla milli ekonomi modelini, maden talanını, ülkenin nasıl karış karış satıldığını, çözümün ne olduğu muhteşem bir eda ile anlattı. Yapılanlardan hesap soracağını anlattı. Ülkeye olan sevdasını anlattı, anlattı.Kim ne derse desin.Ülke kaset rüzgârı ile değil, model rüzgârı ile ayağa kalkar.Medya ne kadar gizlerse gizlesin gerçek bu.Yol doğru, hedef doğru, model doğru, lider doğru, kadro doğru olduktan sonra bir tarafta kaset partisi öbür tarafta haset partisi, diğer yanda fesat partisi olsa ne yazar; Değil mi ki karşılarında "hesap partisi" var.BTP kongresinde "hesap partisinin" nasıl hesap soracağını binlerce BTP gönüldaşı ile gördük, özümsedik, alkışladık.Yolun açık olsun BTP!
Muharrem BAYRAKTAR / mbayraktar@yenimesaj.com.tr
İKİ PARTİ, İKİ KONGREGeçtiğimiz Pazar günü iki partinin kongresi vardı. İki partide de genel başkanlık seçimi yapacaktı. İki partinin de bütün delegeleri Ankara'daydı. Bu partilerden biri CHP, diğeri BTP idi.Partilerden biri haftalardır liderine ait olduğu iddia edilen bir kasetle gündemdeydi. Kasette bir lider, bir vekil, bir vekil eşi vardı. Günlerce bu parti bu konu ile gündeme geldi. Görüntü öyleydi de, şöyleydi de, oraya gizli kamera konuldu, hayır efendim şuraya konuldu, Baykal uzun gömlekliydi, hayır kısa gömlekliydi, kasetin devamı vardı da, yoktu da gibi derinliği olmayan magazinel ve "bel aşağı" konularla konuşuldu.Diğer parti ise aynı süreçte, Türkiye'nin ekonomik durumunu, çıkış yollarını, milli ekonomik modelin nasıl uygulanacağını anlattı, halkın ayağına gitti, canlı yayınlarla onlarca ilde program yaptı, eğitimden, ekonomiye, dış politikadan tarıma pek çok temel ülke sorunu için dil döktü.Sonuç:Medya, gizli kasetleri ortalıkta dolaşan partiyi ve lider adayını günlerce alkışladı, manşet yaptı, kongresini bayram havasında sayfalarına taşıdı, ama öbür partinin kongresinden tek kelime bahsetmedi.Demek ki BTP doğru yolda!Böylesi bir anlayışa sahip medya zevatından böylesi büyük bir fikrin bayraktarlığını yapan bir partiyi alkışlamasını da beklememek lazım.Tabi şimdilik!Gelelim kongreye.BTP 4. Olağan Kongresi ve orada esen rüzgâr, Türkiye için büyük bir şans ve umudu haykırıyordu. Dedikodu ve bel altı konulardan fersah fersah uzak bir siyasi kadro ve onun müthiş delege ordusu ülkenin kurtuluşunun sadece "model-tez-kadro ve inançla" olacağını bütün dünyaya haykırdı.Türkiye oradaydı.Halk oradaydı.Kadınıyla, erkeğiyle, genciyle ihtiyarıyla "iş, aş Haydar Baş" diyen tertemiz vatan sevdalıları oradaydı.Bu tablo Türkiye için büyük bir şanstı.Bozulmamış, kirlenmemiş, özünü kaybetmemiş, Anadolu'dan başka yâre ve yere bağlanmamış tek kadroydu bunlar.Haydar Baş ise muzaffer bir ordu komutanı edasıyla milli ekonomi modelini, maden talanını, ülkenin nasıl karış karış satıldığını, çözümün ne olduğu muhteşem bir eda ile anlattı. Yapılanlardan hesap soracağını anlattı. Ülkeye olan sevdasını anlattı, anlattı.Kim ne derse desin.Ülke kaset rüzgârı ile değil, model rüzgârı ile ayağa kalkar.Medya ne kadar gizlerse gizlesin gerçek bu.Yol doğru, hedef doğru, model doğru, lider doğru, kadro doğru olduktan sonra bir tarafta kaset partisi öbür tarafta haset partisi, diğer yanda fesat partisi olsa ne yazar; Değil mi ki karşılarında "hesap partisi" var.BTP kongresinde "hesap partisinin" nasıl hesap soracağını binlerce BTP gönüldaşı ile gördük, özümsedik, alkışladık.Yolun açık olsun BTP!
Muharrem BAYRAKTAR / mbayraktar@yenimesaj.com.tr