logo
14 NİSAN 2025

Hz. Hasan’ın defnedilmesi sırasında yaşananlar

Hz. Hasan’ın defnedilmesi esnasında yaşananlar hakkında kaynaklarda saptırma ve çelişkiler söz konusudur

23.08.2023 08:06:00
Haber Merkezi
Hz. Hasan’ın defnedilmesi sırasında yaşananlar
Hz. Hasan’ın defnedilmesi sırasında yaşananlar
Hz. Hasan'ın defnedilmesi esnasında yaşananlar hakkında kaynaklarda saptırma ve çelişkiler söz konusudur.

Zehebî'de şu ifadeler yer almaktadır:

"... Medine'de on yıl yaşayan Hz. Hasan vefatı yaklaşınca Hz. Aişe'ye haber yollayarak Peygamberin yanına defnedilmek istediğini söyledi.

Hz. Aişe de bu isteği kabul etti. Hz. Hasan vefat edince Hz. Hüseyin, Hz. Aişe'ye müracaat ederek durumu anlattı. Hz. Aişe de, "Memnuniyetle kabul ederim. Baş üstüne dedi." 

Ancak Yâkubî Hz. Aişe'nin bu isteğe şiddetle karşı çıktığını yazmaktadır. 

Sonuç itibariyle, Hz. Hasan dedesi Resulüllah'ın yanına defnedilmemiştir. Bu defin işleminin Ümeyyeoğulları tarafından engellendiği yazıyorsa da kaynaklarda yer alan ifadelerden Hz. Aişe'nin de hiçbir şekilde torununun Resulüllah'ın yanına defnedilmesini istemediği yer almaktadır.

Hem bazı Ehl-i Sünnet kaynaklarından ve hem de bizzat Ehl-i Beyt imamlarının ifadelerinden durumun bu yönde olduğunu anlıyoruz.

Muhammed b. Müslim şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Câfer'in (Muhammed Bâkır) şöyle dediğini duydum:

"Hasan b. Ali vefat edeceği sırada kardeşi Hüseyin'e dedi ki: "Ey kardeşim! Ben sana bir vasiyette bulunacağım. Bu vasiyetimi koru. Öldüğüm zaman beni yıka, kefenle ve güzel kokular sürerek defne hazırla. Sonra beni Resulüllah'ın yanına götür ki, O'nunla ahdimi tazeleyeyim. Sonra annemin tarafına çevir. Sonra beni getir ve Baki Mezarlığı'nda defnet.

Şunu bil ki, Hümeyra'dan (Hz. Aişe) bana bir olumsuzluk ilişecektir. Allah ve insanlar onun neler yaptığını, Allah'a ve Resulü'ne ne hatalar işlediğini ve biz Ehl-i Beyt'e yönelik düşmanlığını bilirler."

Hz. Hasan vefat edince bir tabuta konuldu. Ardından Resulüllah'ın cenaze namazlarını kıldığı musallanın bulunduğu yere götürüldü. Namazını Hz. Hüseyin kıldı. Sonra oradan alındı.

Peygamberin mescidine götürüldü. Bu arada Mervan b. Hakem şöyle diyordu: "Osman, Baki Kabristanının uzak bir yerine defnedilmişken Hasan'ın Resulüllah'ın evine defnedilmesine izin vereceğimi mi sanıyorsunuz?"

Az kalsın silahlı bir mücadele patlak verecekti ki Abdullah b. Abbas Mervan'a şöyle dedi:

"Ey Mervan, geldiğin yere dön! Biz dostumuzu Resulüllah'ın yanına defnetmek istemiyoruz. Biz, onu ziyaret ederek bağlılığımızı tazelemek istiyoruz. Arkasından cenazemizi büyük annesi Esed kızı Fatıma'nın yanına götürüp toprağa vereceğiz, eğer Hasan, Peygamber'in yanında toprağa verilmeyi kesin olarak vasiyet etseydi sen de biliyorsun ki bizi, o vasiyeti yerine getirmekten vazgeçirmeye gücün yetmezdi.

Fakat İmam Hasan, Allah'ı, Resulüllah'ı ve O'nun mezarının saygınlığını, onun yıkıma uğramasına meydan vermemenin gerekliliğini herkesten iyi biliyordu. Nitekim başkaları bu saygısızlığı yaparak, ondan izinsiz evine girdiler."

Hz. Hüseyin ise şöyle dedi: "Allah'a yemin ederim ki, eğer Hasan bana kendi meselesi yüzünden bir damla kan dökülmemesini tembih etmemiş olsaydı Allah'ın kılıçlarının sizden nasıl öç alacağını görecektiniz. Sizler aramızdaki anlaşmayı çiğnediniz. Ve bize karşı kabul ettiğiniz şartları geçersiz kıldınız."

Kabrin başında beklenirken biri Aişe'ye haber verdi. Ve dedi ki: "Hasan'ı Resulüllah'ın yanına defnetmek üzere getirdiler."

Derhal evinden çıkıp üzerinde eyeri bulunan bir katıra bindi. (İslam'da üzerinde eyeri bulunan bir katıra binen ilk kadın Aişe'dir) Ve şöyle bağırdı: "Oğlunuzu evimden uzaklaştırın. Bu eve kimse defnedilemez, Resulüllah'ın hicabını kirletmenize müsaade etmem."

Hüseyin ona dedi ki: "Geçmişte sen ve baban, Resulüllah'ın hicabını kirlettiniz. Ve sen O'nun yakınlarından olmasını istemediği kimseyi evine aldın. (Ebubekir ve Ömer kastediliyor). Allah bunları sana soracaktır ey Aişe!

Kardeşim bana, kendisini babası Resulüllah'a yaklaştırmamı ve O'nunla ahdini tazelemesini sağlamamı emretti.

Şunu bil ki, kardeşim insanlar içinde Allah'ı ve Resulü'nü en iyi bilen kimsedir. Allah'ın Kitabı'nı herkesten iyi tevil ederdi. Bu yüzden onun Resulüllah'ın hicabını kirletmesi mümkün değildir. Çünkü Allah şöyle buyurmuştur: "Ey iman edenler! Size izin verilmedikçe Peygamberin evlerine girmeyin."

Ömrüme and olsun ki, sen, baban ve Ömer için Resulüllah'ın kulağının dibinde yere kazmalar vurdun. Halbuki Allah şöyle buyurmuştur: "Allah'ın Elçisi'nin yanında seslerini alçaltanlar o kişilerdir ki Allah onların gönüllerini çekinmeyle sınamıştır. Onlaradır yarlığanma ve pek büyük mükafat..." 

Ömrüme and olsun ki, senin baban ve onun Faruk'u Resulüllah'a eziyet verecek ve O'nun hakkını çiğneyecek şekilde kabrinin yanına defnedilmelerini sağlamak suretiyle O'na eziyet ettiler. O'nun hakkını gözetmediler. Çünkü Allah'ın mü'minlere sağlıklarında haram kıldığı şeyler ölmeleri durumunda da haramdır.

Ey Aişe! Allah'a yemin ederim ki, eğer Hasan'ın, babası Resulüllah'ın yanına defnedilmesi bu çirkin gördüğün şey bizim nazarımızda Allah katında caiz görülseydi, senin razı olmamana rağmen onu oraya defnederdik."

Sonra Muhammed Hanefiyye konuştu. Ve dedi ki: "Ey Aişe! Haşimoğullarına duyduğun düşmanlık yüzünden bir gün katırın sırtında, bir gün devenin sırtındasın. Ne kendine hakim olabiliyorsun, ne de bir yerde durabiliyorsun!"

Aişe ona dedi ki: "Ey Hanefiyye'nin oğlu! Bunlar Fatıma'nın çocuklarıdır. O yüzden konuşuyorlar, ya sana ne oluyor?"

Hüseyin ona şu cevabı verdi: "Muhammed'i Fatıma'nın oğullarından uzaklaştıramazsın. Allah'a yemin ederim ki, onu üç Fatıma doğurmuş. Biri Mahzum oğlu Amr oğlu Aiz oğlu İmran kızı Fatıma, biri Hâşim oğlu Esed kızı Fatıma, biri de Amir oğlu, Abdumais oğlu Hicr oğlu Revaha oğlu Esam oğlu Zaide kızı Fatıma'dır."

Bunun üzerine Aişe Hüseyin'e şöyle dedi: "Oğlunuzu uzaklaş-tırın. Ve buradan götürün. Siz düşmanlık isteyen bir kavimsiniz."

Sonra Hüseyin annesinin kabrine yöneldi. Sonra Hasan'ın cenazesini çıkarıp Baki Mezarlığı'na defnetti. 

Başka bir rivayete göre, Hz. Hasan'ı Abdumenaf oğlu Haşimoğlu Esed kızı Fatıma'nın yanına defnettiler. 

Hz. Hasan o zamana kadar Medine'nin görmediği büyük bir kalabalık tarafından uğurlandı. Haşimoğulları Medine çevresindeki beldelere ve köylere İmam'ın ölüm haberini götüren elçiler göndermişlerdi.

Buralarda oturanlar da İmam'ın cenaze merasimine katılmak için yollara döküldüler. Sa'lebe b. Mâlik cenaze törenine katılanların çokluğunu şöyle ifade eder: "İmam Hasan'ı öldüğü gün gördüm. Baki Mezarlığı'nda toprağa verildi. Eğer iğne atılsaydı mutlaka bir insanın başına düşerdi." 


Cenaze o kadar kalabalıktı ki Bâki Mezarlığı'nda bir kişilik yer bile kalmamıştı.

Bazı kaynaklar cenaze namazını Ümeyyeoğullarının Medine Valisi olan Said b. el-As'ın kıldırdığı hatta cenaze namazını kıldırma teklifinin bizzat Hz. Hüseyin tarafından valiye yapıldığını yazıyorsa da bu bilgilere itibar edilmemelidir.

Çünkü İmam Muhammed Bâkır'ın ifadesi açık ve nettir: Hz. Hasan'ın cenaze namazını Hz. Hüseyin kıldırmış ve kardeşini Baki Mezarlığı'na defnetmiştir.

Öte yandan, yukarıda naklettiğimiz gibi Ehl-i Beyt'e can düşmanı olan, Hz. Hasan'ı Resulüllah'ın yanına defnettirmeyen Ümeyyeoğullarının valisinin İmam Hasan'ın namazını kıldırmış olması mantığa da aykırıdır kanaatindeyiz." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Hasan eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
İsrail, yüz binlerce Filistinliyi zorla göç ettiriyor
İtiraf İsrail Savunma Bakanı'ndan geldi
Rümeysa öztürk ile ilgili gelişme
ABD Dışişleri Bakanlığı kanıt bulamadı
Husiler, İsrail'e balistik füze saldırısı düzenledi
ABD Yemen'i vurdu: 5 ölü, 13 yaralı
Takibe devam
Fener kazandı, Sivas ateşe düştü
Soba faciası
Antalya'da 3 ölü, 2 yaralı
Amasya'da şiddetli deprem
Çevre illerden de hissedildi
Erken seçim çıkışı
'Millet sandık istiyor'
Zarar çok büyük
Çiftçiyi zirai don vurdu
Tek ülke ABD!
Fidan'dan İsrail açıklaması
AKP iktidarları vatandaşı borca batırdı
'42 milyon vatandaş borçlu'
Bu açıklamalar çok konuşulur
Trump - Erdoğan dostluğu...!
Yeni bir insanlık suçu
İsrail yine hastane vurdu
Barajlar doldu
İşte İstanbul'daki son durum
Narin Güran davasında yeni yargılamalar
Cinayete ilişkin 15 sanık yarın hakim karşısına çıkacak
'Sınırların açılması dahil...'
Ermeni bakandan Türkiye mesajları
İsrail, yüz binlerce Filistinliyi zorla göç ettiriyor
İtiraf İsrail Savunma Bakanı'ndan geldi
Rümeysa öztürk ile ilgili gelişme
ABD Dışişleri Bakanlığı kanıt bulamadı
Husiler, İsrail'e balistik füze saldırısı düzenledi
ABD Yemen'i vurdu: 5 ölü, 13 yaralı
Takibe devam
Fener kazandı, Sivas ateşe düştü
Soba faciası
Antalya'da 3 ölü, 2 yaralı
Amasya'da şiddetli deprem
Çevre illerden de hissedildi
Erken seçim çıkışı
'Millet sandık istiyor'
Zarar çok büyük
Çiftçiyi zirai don vurdu
Tek ülke ABD!
Fidan'dan İsrail açıklaması
AKP iktidarları vatandaşı borca batırdı
'42 milyon vatandaş borçlu'
Bu açıklamalar çok konuşulur
Trump - Erdoğan dostluğu...!
Yeni bir insanlık suçu
İsrail yine hastane vurdu
Barajlar doldu
İşte İstanbul'daki son durum
Narin Güran davasında yeni yargılamalar
Cinayete ilişkin 15 sanık yarın hakim karşısına çıkacak
'Sınırların açılması dahil...'
Ermeni bakandan Türkiye mesajları
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.