Hümümetin 'Kurtul' politikaları / Prof. Dr. Hidayet Sarı

Türk dış siyasetinde düşmanlar 'ne istiyorsa yapılmaktadır'. ABD ve AB emriyle, 'Bin yıllık Yani olur mu Kâni' demeden şehit kanı ve şehit canıyla alınmış bin yıllık ata emaneti vatan toprağını komşularla 'sıfır sorun' politikası yutturmacasıyla Rum'a, Ermeni'ye "VER, KURTUL" politikası uygulanmaktadır. İç siyasete gelince, Türk milletini 'Türk - Kürt, Alevi - Sünni, Roman - Süryani' diye bölmek isteyenlerin üzerleri demokratik açılım yalanlarıyla örtülmektedir. Ekonomide ise, tarım ve sanayide en ufak yatırım yapmadan; işçiyi, köylüyü işsiz, aşsız bırakarak yanına derdini anlatmaya gelen köylünün 'anamız ağladı' demesine karşılık "Ananı al da git" diyerek"KOV, KURTUL" politikası izlenmektedir. Sosyal ve siyasi hayatta PKK bölücü hainlerine, eşkiyaya, katile teröristin değil hükümetin teslim olmasıyla bölücü teröristin dağdan gelip bağdakini kovması için bölücü teröriste; "Ananın yanına DÖN, KURTUL" denmektedir. Osmanlı'nın batışı ile birlikte bize dayatılan Sevr haritasını yırtıp atan Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde ülkenin kurucusu, kurtarıcısı, koruyucusu Şanlı Türk Askerine 'darbe, cunta, suikast senaryoları' ile her gün yandaş, TARAFtar medya ile "SÖV, KURTUL" anlayışı yürürlüktedir. İşsiz ve aşsız kalan köylünün kredilerle borçlandırılması sonucu, yabancılara toprak satışını serbest bırakarak, şehit kanı ve şehit canı ile alınmış vatan toprağını yabancılara "SAT, KURTUL" politikası hayata geçmiştir. Tohum, şeker pançarı, tütün, fındık kanunları ile kendi tarımını öldürüp işçiyi, köylüyü işsiz ve aşsız bırakıp dilenci durumuna sokup bir dilim ekmeğe, bir yudum suya "MUHTAÇ ET, KURTUL" anlayışı siyasete hakim kılınmıştır. Daha önce; "AB bir Haçlı kulübüdür, Türkiye'nin AB'de yeri yoktur" demelerine karşılık şimdi "AB bir medeniyet projesidir" ve "Ankara'nın şerrinden Brüksel'in şefaatine sığınıyoruz" diyerek domuz etini helal, zinayı serbest bırakarak AB'ye uyum adı altında her türlü kanunu çıkarıp "TAM TESLİM OL, KURTUL" politikası işbaşındadır. Daha önce "küçük şeytan İsrail, büyük şeytan Amerika" demelerine karşılık, şimdi dünya bir gemi, onun da kaptanı Amerika deyip Obama'nın bizzat Mecliste emrettiği politikaları yerine getirerekbzzat Haçlı gemisine "BİN, KURTUL" politikası uygulanmaktadır. Dinlerarası Diyalog, hoşgörü adı altında papazlarla, hahamlarla iftar yemeği, toplantı, açılım görüşmeleri ile milletin dini inancı ile oynayarak, Müslüman Türk gençlerini misyonerlerin önüne  atarak Allah katında "Tek Hak din İslam'dır" ayetine rağmen Vatikanla, Vatikancılarla kol kola gir kurtul politikası işbaşındadır. Medeniyetler ittifakı, Büyük Ortadoğu Projesi, Ilımlı İslam Projesi eş başkanlığı görevleriylehem Türkiye'yi hem de İslam dünyasını Haçlıların istediği biçimde bölerek, ülkeleri Böl - Parçala - Yönet yerine "Böl - Parçala - YOK ET - KURTUL" anlayışı hayata geçirilmiştir. "Tek Vatan, Tek Millet, Tek Devlet" diyen, AKP politikilarının yanlışlarını söyleyen, Türk aydını, siyasetçisi, bürokratı ve askerini Ergenekoncu, cuntacı, darbeci ve demokrasi düşmanı diye göstererek hapislere, zindanlara "AT KURTUL" politikası yürürlüktedir. İşsiz ve aşsız kalan işçi ve memurun kredi kartı ile borçlanması sonucu aile içi şiddet, toplum içi şiddet artışıyla her gün cinayet, intihar, şiddet olaylarıyla vatandaşı birbirine kırdırıp, vurdurup işçi ve köylüyü "SİL, KURTUL" politikaları hayata geçirilmiştir. Sekiz yıllık iktidar döneminde en ufak bir sanayi ve tarım yatırımı yapmadan, Türkiye Cumhuriyeti'nin 87 yıllık birikimi olan TÜPRAŞ, TELEKOM, DEMİR - ÇELİK, PETKİM, POAŞ, TEKEL, SEKA, SÜMERBANK gibi büyük kuruluşları, milli servetleri sadece bir yıllık karına satarak "VER, KURTUL" anlayışı işbaşındadır. Vatandaş her gün daha aç, daha yoksul olurken, vatan toprağı elden giderken; işsizler, aşsızlar, yoksullar artarken kendinin, akrabanın, yandaşının, işbirlikçinin malına mal, mülküne mülk, gemisine gemi "KATMA" anlayışı hayata geçmiştir.                              *Devamı yarın