Sevgili okuyucu!
Başlığımızdaki hi, hi, hi... heceleri, sadece ses uyumunu sağlamak için değil, aynı zamanda her alanda, her kalemde, her sektörde zorda olanların ve darda kalanların alınacağı umulan müzakere tarihinin yaklaşmasından ötürü hissettikleri sevinçlerini ve gülmelerini ifade etmektedir.
Yetmiş milyon vatandaşımızın malumu olduğu üzere, iki yılını doldurmakta olan tek partili, tek yetkili ve dahi tek sevdalı hükümetimiz, Avrupa Birliği'ne ölümüne sevdalıdır ki, uzmanlar buna kara sevda tabirini dahi kullanmaktadırlar. Tez zamanda bu AB içine duhul işi olmasa bile, bu duhul işinin yılını, ayını, haftasını, gününü ve saatini müzakere edecekleri bir tarihin belirlenmesi dahi bu kara sevdanın biraz dinmesine, biraz da da beyaza dönüşmesine vesile olacağı düşünülmektedir.
Başbakanlık koltuğunun hayli uzağında iken, hatta milletin vekaletini almamışken dahi tutulduğu bu kara sevda yüzünden, çapkın delikanlı edalarıyla AB üyeleri ülkelerin başkentlerinde arz-ı endam edip uzun uzun boy gösteren halihazırdaki Başbakanımız, önümüzdeki aralık ayında müzakere tarihi vereceklerine ikna olduğunu beyan etti.
Zaten her kesimde, sektörde umutların yeşermesi, çiçeğe, meyveye durması da bu beyanattan sonra gerçekleşti!
Üniversite sınavından ve liselere giriş sınavından sıfır puan alan onbinlerce gencimizin moral bozukluğu ve karamsarlığı, yerini sevince bıraktı!
AB'den müzakere tarihi alabileceğimize dair ihtimallerin güçlendiğini gösteren ip uçlarının alındığına dair Başbakan açıklaması ne kadar piyasa varsa hepsinde olumlu etki yaptı! Her biri tabanda seyrederken birdenbire tavan yaptılar!
Oto kredisi uygulamasından ötürü bilcümle ahalinin sıfır araba için kuyruğa geçmesine ve tüm şehirlerdeki oto sanayi sitelerinin, tamirci esnafının sıfırı tüketmesine sebep olmuşken, kepenklerin bir bir inmesine, çırakların çobanlık mesleğine geçmelerine yol açmışken, müzakere tarihi müjdesi, bu mağdur kesimin dahi sıfır araba kuyruklarına geçmelerini sağladı!
Pancar kotasının devam etmesi yüzünden tarlasının yarısını ancak ekebilen ve bu kadarcık bir ürünle kışlık ihtiyaçlarını nasıl karşılayacağını düşünürken eli ayağı pancar kesilen, güçten takatten düşen mağdur çiftçimizin imdadına da müzakere tarihi müjdesi yetişti.
Şunun şurasında ne kaldı ki, aralık ayına? Ağustosu saymazsak üç ay gibi kısa bir zaman. Hatta Hasankale, Horasan, Iğdır civarında yaptığımız bir araştırma gösterdi ki, müzakere tarihi alacağız müjdesinden sonra, çiftçiler ektikleri yarım tarlalarını bile sökmeyi düşünmemektedirler!
Şimdi amir-memur, patron-işçi, köylü-şehirli, diplomalı-diplomasız, okuyan-okuyamayan, yazan-yazamayan, usta-çırak, öğretmen-öğrenci, imam-cemaat, muhtar-mahalleli bilcümle vatandaşlarımız cümle dertlerinin sona ereceği, sıkıntılarının biteceği, darlıklarının bolluğa, zorluklarının kolaylığa tebdil olacağı müzakere tarihinin verileceği muhtemel olan aralık ayını iple çekmektedirler!
Muhtemel bir müzakere tarihi vaadiyle bütün kesimlerin düğün bayram havasına girmesini sağlayan AKP iktidarı böylece meşhur "ilk"lerine bir tane daha eklemiş oluyor!!!
Başlığımızdaki hi, hi, hi... heceleri, sadece ses uyumunu sağlamak için değil, aynı zamanda her alanda, her kalemde, her sektörde zorda olanların ve darda kalanların alınacağı umulan müzakere tarihinin yaklaşmasından ötürü hissettikleri sevinçlerini ve gülmelerini ifade etmektedir.
Yetmiş milyon vatandaşımızın malumu olduğu üzere, iki yılını doldurmakta olan tek partili, tek yetkili ve dahi tek sevdalı hükümetimiz, Avrupa Birliği'ne ölümüne sevdalıdır ki, uzmanlar buna kara sevda tabirini dahi kullanmaktadırlar. Tez zamanda bu AB içine duhul işi olmasa bile, bu duhul işinin yılını, ayını, haftasını, gününü ve saatini müzakere edecekleri bir tarihin belirlenmesi dahi bu kara sevdanın biraz dinmesine, biraz da da beyaza dönüşmesine vesile olacağı düşünülmektedir.
Başbakanlık koltuğunun hayli uzağında iken, hatta milletin vekaletini almamışken dahi tutulduğu bu kara sevda yüzünden, çapkın delikanlı edalarıyla AB üyeleri ülkelerin başkentlerinde arz-ı endam edip uzun uzun boy gösteren halihazırdaki Başbakanımız, önümüzdeki aralık ayında müzakere tarihi vereceklerine ikna olduğunu beyan etti.
Zaten her kesimde, sektörde umutların yeşermesi, çiçeğe, meyveye durması da bu beyanattan sonra gerçekleşti!
Üniversite sınavından ve liselere giriş sınavından sıfır puan alan onbinlerce gencimizin moral bozukluğu ve karamsarlığı, yerini sevince bıraktı!
AB'den müzakere tarihi alabileceğimize dair ihtimallerin güçlendiğini gösteren ip uçlarının alındığına dair Başbakan açıklaması ne kadar piyasa varsa hepsinde olumlu etki yaptı! Her biri tabanda seyrederken birdenbire tavan yaptılar!
Oto kredisi uygulamasından ötürü bilcümle ahalinin sıfır araba için kuyruğa geçmesine ve tüm şehirlerdeki oto sanayi sitelerinin, tamirci esnafının sıfırı tüketmesine sebep olmuşken, kepenklerin bir bir inmesine, çırakların çobanlık mesleğine geçmelerine yol açmışken, müzakere tarihi müjdesi, bu mağdur kesimin dahi sıfır araba kuyruklarına geçmelerini sağladı!
Pancar kotasının devam etmesi yüzünden tarlasının yarısını ancak ekebilen ve bu kadarcık bir ürünle kışlık ihtiyaçlarını nasıl karşılayacağını düşünürken eli ayağı pancar kesilen, güçten takatten düşen mağdur çiftçimizin imdadına da müzakere tarihi müjdesi yetişti.
Şunun şurasında ne kaldı ki, aralık ayına? Ağustosu saymazsak üç ay gibi kısa bir zaman. Hatta Hasankale, Horasan, Iğdır civarında yaptığımız bir araştırma gösterdi ki, müzakere tarihi alacağız müjdesinden sonra, çiftçiler ektikleri yarım tarlalarını bile sökmeyi düşünmemektedirler!
Şimdi amir-memur, patron-işçi, köylü-şehirli, diplomalı-diplomasız, okuyan-okuyamayan, yazan-yazamayan, usta-çırak, öğretmen-öğrenci, imam-cemaat, muhtar-mahalleli bilcümle vatandaşlarımız cümle dertlerinin sona ereceği, sıkıntılarının biteceği, darlıklarının bolluğa, zorluklarının kolaylığa tebdil olacağı müzakere tarihinin verileceği muhtemel olan aralık ayını iple çekmektedirler!
Muhtemel bir müzakere tarihi vaadiyle bütün kesimlerin düğün bayram havasına girmesini sağlayan AKP iktidarı böylece meşhur "ilk"lerine bir tane daha eklemiş oluyor!!!
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Serveti katlamak size, yoksulluğa katlanmak bize / 12.06.2024
- Ey ahali neyiniz noksan? / 10.06.2024
- 'Adana’da Ağustos’ta bulamadım yazımı' / 08.06.2024
- Zenginler arasında devletleşen servet / 07.06.2024
- Bal alalım derken sürekli vebal aldınız / 06.06.2024
- Yetime yoksula sahip çıkmayacaksan… / 05.06.2024
- Sudan’dan sığır, Kanada’dan mercimek / 03.06.2024
- Hem ekini hem de ekeni kuruttular / 01.06.2024
- Hem ekini hem de ekeni kuruttular / 31.05.2024
- Yananlar insan, peki yakanlar ve seyredenler insan mı? / 30.05.2024
- Ey ahali neyiniz noksan? / 10.06.2024
- 'Adana’da Ağustos’ta bulamadım yazımı' / 08.06.2024
- Zenginler arasında devletleşen servet / 07.06.2024
- Bal alalım derken sürekli vebal aldınız / 06.06.2024
- Yetime yoksula sahip çıkmayacaksan… / 05.06.2024
- Sudan’dan sığır, Kanada’dan mercimek / 03.06.2024
- Hem ekini hem de ekeni kuruttular / 01.06.2024
- Hem ekini hem de ekeni kuruttular / 31.05.2024
- Yananlar insan, peki yakanlar ve seyredenler insan mı? / 30.05.2024