Ekranlarda "kadın hakları" diye ahkâm kesen sözde aydın, siyasetçi ve toplum bilimcilere sık sık rastlamak mümkün? Hepsinin hemfikir olduğu ortak payda kadının en büyük hakkının insanca yaşamak olduğu? Bunun için de kadının ekonomik özgürlüğünün sağlanması gerektiği? Yani ülkemizde kadınımız insanca yaşmak istiyorsa eğer, ille de çalışacak, daha çok çalışacak, bıkmadan usanmadan çalışacak!!!Öte yandan, yüzyıllardır kadın bir reklam unsuru, bir meta ya da bir teşhir aracı olarak görülmüştür. Ülkemizin ekonomik koşullarından kadınlarımız da nasibini almış, büyük bir geçim derdine sürüklenmiştir. Aile bütçesine katkıda bulunmak için üç kuruşa, olmayacak işlerde çalışmak zorunda bırakılan kadınlarımız, bu ortamlarda hem fıtratından ödün vermekte, hem de asli görevleri olan evlatlarının yetiştirilmesi için gerekli zaman ve eforu bulamamaktadır.Görüldüğü gibi kadınımıza sunulan çözüm önerileri onu daha da ezmekte büyük bir buhrana sürüklemektedir. Maalesef bugüne kadar kadınımız için siyaset sahnesinde sözden öteye geçilmemiş, hiçbir somut adım atılmamıştır.Hanımlar şimdi sizin, "Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü değil ki, niye bunlardan bahsediyorsun" dediğinizi duyar gibiyim. Kadınlarımızı sadece yılda bir gün hatırlayan, geri kalanında kendi kaderine teslim eden anlayışın aksine, yılın her günü sıkıntılarına derman olacak bir anlayış: kadınları "eli öpülesi mübarek bir ana" olarak gören Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in Sosyal Devlet Projesi.Sosyal Devlet Projesinde kadın toplum içerisinde hak ettiği yeri almış ve insanca yaşamak için ille de çalışmak zorunda bırakılmamıştır. Prof. Baş'a göre, ev hanımı zaten çalışmaktadır ve hatta o "en ağır işçidir." Dolayısıyla, her ay bu emeğinin karşılığını "devlet babasından" 500 TL Ev Hanımı Maaşı olarak alacaktır.Bugüne kadar siyaset sahnesinde böyle bir proje ne görülmüştür, ne de duyulmuştur. Prof. Baş'ın dediği gibi, "Onların hayalleri bile benim projelerime yetişemez." Prof. Dr. Haydar Baş kadını toplumun mihenk taşı olarak görmüştür. Zira kadın Mustafa Kemal'leri yetiştiren mübarek bir anadır. Bu bağlamda Türk annesinin evlatları da düşünülmüştür. Çünkü Türk kadını anaçtır. Eline geçen her kuruşu evlatları için seve seve harcamaktan geri durmaz. Sosyal Devlet/Milli Devlet Modeli'nde doğan her çocuğa Doğum İkramiyesi ve 250 TL Çocuk Maaşı bağlanacaktır. Bu projeler geçim sıkıntısıyla bunalan Türk annesi için bir çıkış yolu olmuştur. Bu nedenledir ki Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in bütün programlarında hanımlar en ön saflarda yer almaktadırlar. Sosyal Devlet Projesinde hanımlarımızın kişisel gelişimleri de düşünülmüş, el becerilerini ve kendilerini geliştirebilecekleri kurslar planlanmıştır. Bugün Prof. Baş'ın birçok projesi gibi bu projesi de maalesef çalınmıştır. Çünkü Mesleki Eğitim Kurslarını yaygınlaştırılmasını ilk gündeme getiren ve 2002'de parti programına koyan Sayın Baş'tır. O halde hanımlar, geliniz 30 Mart'ta bize sürünmeyi vaad edenlerin değil, bizi baş tacı yapıp kraliçeler gibi yaşatacak Prof. Dr. Haydar Baş'ın safında yer alalım. Mutlu ve huzurlu yarınlar için?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Hatice Yavuz / diğer yazıları
- Milletin meclisi mi? / 30.03.2014
- Haydi hanımlar! / 27.03.2014
- Türk Milli(!) Eğitimi(!) / 23.01.2013
- Haydi hanımlar! / 27.03.2014
- Türk Milli(!) Eğitimi(!) / 23.01.2013