Hz. Peygamber (sav) buyurmuşlardır ki: "Güzel ahlâk, kişinin saadetindendir". (Harâitî). "Meymenet güzel ahlâktır" (Harâitî). Hz. Peygamber (s.a) Ebu Zer el-Gıfârî'ye şöyle demiştir:
"Ey Ebu Zer! Tedbir gibi akıl, güzel ahlâk gibi soy ve sop yoktur"(İbn Mâce, İbn Hibban). Enes'ten şöyle rivayet ediliyor: Ümmü Habîbe (r.a) Hz. Peygamber'e şöyle sordu:"- Kadının dünyada iki kocası olmuşsa, kadın da onlar da ölüp, üçü de cennete giderse, acaba bu kadın cennette hangi kocasına verilecektir?- Dünyada iken kadının nezdinde hangisinin ahlâkı daha güzelse ona verilir. Ey Ümmü Habibe! Güzel ahlâk hem dünyanın ve hem de âhiretin hayrını gerektirir" (Bezzar, Taberânî, Harâitî).Başarılı olan bir müslüman, güzel ahlâkının ve mertebesinin şerefi sayesinde muhakkak ki gündüz oruçlu, gece ibâdet eden bir kimsenin derecesini elde eder. (İmam Ahmed).Başka bir rivayette 'Sıcak günlerde susuz kalanın derecesini elde eder' buyurulmuştur... Abdurrahman b. Semüre der ki: "Biz Hz. Peygamber'in (s.a) yanında iken kendileri şöyle buyurdu:"Ben dün akşam acaip birşey gördüm. Ümmetimden biri diz çökerek oturmuştu. Onunla Allah arasında perde vardı. Bu esnada güzel ahlâkı geldi (perdeyi kaldırıp) onu Allah'ın huzuruna soktu" (Harâitî). Enes (r.a) Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet eder:"Muhakkak ki kul, güzel ahlâkının sayesinde âhirette en büyük dereceye ulaşır, konakların en güzeline girer. Oysa ibâdette kendisi zayıftır" (Taberânî, Harâitî). ***Yahya b. Muaz şöyle demiştir: "Ahlâk'ın güzelliğinde rızıkların hazineleri vardır. Kötü ahlâklının misâli, kırılmış testi gibidir. Ne düzeltilebilir ve ne de gerisin geriye dönüp çamur olabilir!"Fudayl b. Iyaz şöyle demiştir: "Güzel ahlâklı fâcir bir kimsenin benimle arkadaşlık yapması, bence kötü ahlâklı bir âbidin ar-kadaşlığından daha sevimlidir".İbn Mübarek, bir seferinde kötü ahlâklı bir kişi ile arkadaşlık yaptı. Onun eziyetlerine göğüs gererek onunla iyi geçindi, ondan ayrıldığı zaman ağladı. Kendisine 'Neden ağlıyorsun?' denince, 'Ona olan şefkatimden ağlıyorum. Ben ondan ayrıldığım halde onun kötü ahlâkı ondan ayrılmamaktadır' dedi.Cüneyd-i Bağdâdî şöyle demiştir: 'Dört şey vardır ki, kulu derecelerin en yücesine vardırır, kulun ameli ve ilmi az olsa da... Onlar hilm, tevâzu, cömertlik ve güzel ahlâktır. Güzel ahlâk ise, imanın kemâlidir'.
"Ey Ebu Zer! Tedbir gibi akıl, güzel ahlâk gibi soy ve sop yoktur"(İbn Mâce, İbn Hibban). Enes'ten şöyle rivayet ediliyor: Ümmü Habîbe (r.a) Hz. Peygamber'e şöyle sordu:"- Kadının dünyada iki kocası olmuşsa, kadın da onlar da ölüp, üçü de cennete giderse, acaba bu kadın cennette hangi kocasına verilecektir?- Dünyada iken kadının nezdinde hangisinin ahlâkı daha güzelse ona verilir. Ey Ümmü Habibe! Güzel ahlâk hem dünyanın ve hem de âhiretin hayrını gerektirir" (Bezzar, Taberânî, Harâitî).Başarılı olan bir müslüman, güzel ahlâkının ve mertebesinin şerefi sayesinde muhakkak ki gündüz oruçlu, gece ibâdet eden bir kimsenin derecesini elde eder. (İmam Ahmed).Başka bir rivayette 'Sıcak günlerde susuz kalanın derecesini elde eder' buyurulmuştur... Abdurrahman b. Semüre der ki: "Biz Hz. Peygamber'in (s.a) yanında iken kendileri şöyle buyurdu:"Ben dün akşam acaip birşey gördüm. Ümmetimden biri diz çökerek oturmuştu. Onunla Allah arasında perde vardı. Bu esnada güzel ahlâkı geldi (perdeyi kaldırıp) onu Allah'ın huzuruna soktu" (Harâitî). Enes (r.a) Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet eder:"Muhakkak ki kul, güzel ahlâkının sayesinde âhirette en büyük dereceye ulaşır, konakların en güzeline girer. Oysa ibâdette kendisi zayıftır" (Taberânî, Harâitî). ***Yahya b. Muaz şöyle demiştir: "Ahlâk'ın güzelliğinde rızıkların hazineleri vardır. Kötü ahlâklının misâli, kırılmış testi gibidir. Ne düzeltilebilir ve ne de gerisin geriye dönüp çamur olabilir!"Fudayl b. Iyaz şöyle demiştir: "Güzel ahlâklı fâcir bir kimsenin benimle arkadaşlık yapması, bence kötü ahlâklı bir âbidin ar-kadaşlığından daha sevimlidir".İbn Mübarek, bir seferinde kötü ahlâklı bir kişi ile arkadaşlık yaptı. Onun eziyetlerine göğüs gererek onunla iyi geçindi, ondan ayrıldığı zaman ağladı. Kendisine 'Neden ağlıyorsun?' denince, 'Ona olan şefkatimden ağlıyorum. Ben ondan ayrıldığım halde onun kötü ahlâkı ondan ayrılmamaktadır' dedi.Cüneyd-i Bağdâdî şöyle demiştir: 'Dört şey vardır ki, kulu derecelerin en yücesine vardırır, kulun ameli ve ilmi az olsa da... Onlar hilm, tevâzu, cömertlik ve güzel ahlâktır. Güzel ahlâk ise, imanın kemâlidir'.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.