Görememek bela olarak yetmez mi?

İnsanların fikir ve gönül dünyalarının şekillenmesinde, istikametlerinin belirlenmesinde; bazı olayların, bazı bilgilerin, bazı kişilerin önemli rolleri vardır.
Benim de hayat çizgilerimin oluşmasında, istikametimin belirlenmesinde çok önemli bir yere sahip olan çağın bilgesi Prof. Dr. Haydar Baş’tır. 25–30 sene önce Onu tanımakla hayat çizgilerim yerli yerine oturmaya başladı.
Kendilerini tanımaya başladığım ilk günlerde rahmetli Celal Mısır hocamızın ikazları da irşat ve hidayetimizde çok önemli bir yer tutmaktaydı. Bizlere ısrarla Muhterem Haydar Hocamızı anlamamızı, tanımamızı, onu örnek almamızı işaret ederdi. Aklımdan hiç çıkmayan ve gün geçtikçe daha iyi anlamaya başladığım Haydar Hocamız hakkındaki bir tespitini sizlerle paylaşmak isterim.
Rahmetli Celal Hocamız derdi ki; “Bakın evlatlar, Haydar Hocamızın kıymetini iyi bilin, bazı tespit ve görüşlerini anlamakta belki şu an için zorluk çekersiniz ama zaman geçince Onun ne demek istediğini daha iyi anlarsınız. Onun en önemli özelliği, öngörü sahibi olması ve kavramların içini doldurma özelliğidir. Yıllardır kavramların içini boşalttılar, kavramlara başka başka manalar yüklediler, dolayısıyla bir kavram kargaşası oluştu. İşte oluşan bu kavram kargaşasını Haydar Hocamız çözecek, kavramların içini gerçek manalarıyla dolduracaktır.”
Evet, gerçekten ben Onu tanıdığım andan itibaren Onu anlamakta zorlandığım anlar olmuştur. Bu düşünceye sahip insanların da olduğuna şahit oldum, bugün olduğu gibi…
Ama günler geçtikçe gerçekten de Onun öngörü sahibi olduğunu, olayların boyutlarını önceden doğru tespit ettiğini, kavramlara yüklediği manaların gerçek manalar olduklarını görüyoruz. Bunu sadece ben demiyorum. Bakın etrafınıza; samimiyet fukarası olmayan, art niyet beslemeyen, herkes bu tespitimize katılacaktır.
Yeni Mesaj gazetemizin değerli yazarlarından Sabahattin Önkibar ağabeyimiz de 5 Ocak tarihli makalesinde “Öngörü şampiyonu Prof. Dr. Haydar Baş” başlıklı makalesinde Onun en önemli özelliğini, öngörü sahibi olduğunu örnekleriyle yazmış, sağ olsun…
Değerli dostlar, değerli okurlar, bir insan hakkında öngörü şampiyonu ifadesi kullanılıyor. O kişi, dünya insanının zifiri karanlıkta yolunu bulmaya çalıştığı bir anda, milletinin önünü aydınlatmaya çalışıyor, geleceğinde onu bekleyen tehlikelerden haber vererek ayıktırmaya çalışıyor ve hala bu millet Onu görmezlikten geliyorsa; neyi bekliyoruz?
Görememek bize bela olarak yetmez mi?