Yıllardır bitmeyen tartışmada bu yıl yine 'aldandık' cümlesi kuruldu. Hem de bir çok defa, "kimse, bize İslam'ı öğretmeye kalkmasın" diyen Sayın Erdoğan tarafından.
"Din kisvesi altında milleti sömürenlere izin vermeyeceğiz. Bizim kutsallarımıza saldıranlara izin vermeyeceğiz. Dinimizi yıllardır bunlar sömürdüler. Evet, açık söylüyorum, aldandık. Şimdi toparlandık. 2010'dan sonra bu süreci farklı bir atmosferde, yakın takipte götürüyoruz."
Gerçekten merak ediyorum! Kur'an-ı Kerim açık ve net. Peygamberimizin (s.a.a.v) duruşu ortada. Fertullah Gülen ne dedi, ne yaptı da aldandınız?
Örneğin Fetullah Gülen, "Herkes kelime-i tevhidin 'Muhammed Allah'ın resulüdür' kısmını söylemeksizin sadece ilk kısmını ikrar eden kimselere rahmet ve merhamet bakışıyla bakmalıdır." (Küresel Barışa Doğru, s.131) (Onlar da iman ehlidir) sözlerinin İslam'daki karşılığı küfürdür, kafirdir.
Ya da Gülen'in; "Yahudileri ve Hıristiyanları kınayan ve azarlayan ayetler, ya Hz. Muhammed döneminde yaşayan ya da kendi peygamberleri döneminde yaşayan bazı Yahudi ve Hıristiyanlar hakkındadır." (Fetullah Gülen, Küresel Barışa Doğru, sayfa 45) bakışına bırak aldanmayı hangi Müslüman hazmedebilir?
Rabbin 'adi kulu' olarak Vatikan'a yazdığı mektubu ve bu mektupta açıkça Vatikan'ın hizmetkarı olmak istediğini, "Papa 6. Paul cenapları tarafından başlatılan ve devam etmekte olan Dinlerarası Diyalog için Papalık Konseyi (PCID) misyonunun bir parçası olmak üzere burada bulunuyoruz. Bu misyonun tahakkuk edişini görmeyi arzu ediyoruz" diyen bir kişinin yüzüne tükürmek gerekirken nasıl aldatılabilir?
Tebliği 'küfür' sayan, akıl ile Kur'an çatıştığında 'akıl tercih' edilir diyen bu küfür güruhuna nasıl aldanabilinir? Gülen yapılanmasının küfür hareketine binlerce örnekler verebiliriz.
Hadi, Prof. Dr. Haydar Baş'ın uyarılarını duymadınız, cahillikten de aldandınız, diyelim! Bu ülkede Diyanet teşkilatı var, onlarca ilahiyat var, on binlerce ilahiyatçı, yüz binlerce din eğitimi almış insan ve de Yahudi ve Hıristiyanlara muhalefet etmek için uzun sakal, sıfır bıyık bırakan yanmaz kefen tüccarları var.
Bu kişi ve hareketinin İslam'daki karşılığı küfürdür, şirktir diye hiç kimse mi uyarmadı? Eğer uyarmamışlarsa demek ki, bu ülkede gerçekten bir inanç sorunu var.
Peki, siyaseten nasıl aldandınız?
Fetullah Gülen örtülü bir kişi ve yapılanma olmadığını artık herkes itiraf ediyor.
Merkezi ABD'de bulunan, Yahudilerin kurduğu İftira ve İnkârla Mücadele Birliği'nin (ADL) Başkanı Abraham Foxman ile Gülen 1997 yılında ABD'de görüştüler. Daha sonra ülkemize geldi ve gülen ile bir daha görüştüler.
10 Mart 1998'de Zaman gazetesi bu görüşmeyi şöyle haberleştiriyordu:
"3 gündür Türkiye de bulunan Yahudi Liderler Heyeti, Başbakan Yılmaz, Orgeneral Çevik Bir, TBMM Başkanı Çetin ve Dışişleri Bakanı Cem'den sonra Fetullah Gülen ile görüştü. 55 Yahudi örgütünü temsilen Türkiye'de bulunan 59 kişilik (AYÖBK) Amerikan Yahudi Örgütleri Başkanları Konferansı Heyeti, Fetullah Gülen'in Türkiye deki ve yurtdışındaki çabalarını önümüzdeki yüzyılın barış asrı olması açısından önemsediklerini ve söz konusu projeye büyük ilgi duyduklarını belirttiler. Görüşmede; Gülen'in, ABD'nin en etkili Yahudi Lobisi olan ADL'nin (Anti Defamation League) teklifiyle hazırladığı hoşgörü ve diyalogla ilgili kitap da gündeme geldi. Gülen, İngilizce olarak hazırlanan kitap üzerindeki çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu, bittiğinde insanların hizmetine sunacağını söyledi. Kitap, ADL tarafından basılarak dünyanın dört bir yanında dağıtılacak."
Her şey bu kadar açıkken nasıl aldandınız?
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025