‘En güvenilir kapı Muhammed kapısıdır’
Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: "Allah (c.c) duyması gereken şeyleri duymadan bir dine girenleri yok eder. Allah'ın (c.c) kulları için açtığı kapıdan başka yerden duyarak dini kabul edenler de müşriktir. Allah'ın vahyine açılan en güvenilir kapı Muhammed (s.a.a)'in kapısıdır"
12.12.2023 10:11:00 / Güncelleme: 12.12.2023 10:20:09
Hakan Akkuş
Hakan Akkuş





Şeyh Saduk İbn-i Babeveyh, Uyun-u Ahbar'ir-Rıza (a.s) eserinde şu rivayetleri aktarıyor:
Hasan b. Veşşa'dan şöyle nakledilmektedir:
İmam Rıza (a.s) şöyle buyuruyordu: "Kul secdede iken uyursa Allah-u Teâlâ meleklerine şöyle der: Şu kuluma bakın;
Benim itaatimle uğraşırken ruhunu aldım." (Yani, onu uyuttum).
Ebu Said Ensarî mezkur isnatla Hasan b. İshak Alevî'den şöyle nakletmektedir:
Amcam Ali b. Musa (a.s) babalarından, onlar da Hz. Ali (a.s)'dan Peygamber (s.a.a)'in şöyle buyurduğunu nakletmektedir: "Allah (c.c) duyması gereken şeyleri duymadan bir dine girenleri yok eder. Allah'ın (c.c) kulları için açtığı kapıdan başka yerden duyarak dini kabul edenler de müşriktir. Allah'ın vahyine açılan en güvenilir kapı Muhammed (s.a.a)'in kapısıdır."
Muhammed b. İbrahim b. İshak, Yahya b. Said Belhî'den şöyle rivayet etmiştir:
Ali b. Musa (a.s) babasından, o da babalarından, onlar da Hz. Ali (a.s)'dan şöyle buyurduğunu nakletmektedir:
Peygamber (s.a.a) ile birlikte Medine sokaklarında yürürken aniden uzun boylu, iri yapılı ve gür sakallı birine rastladık. Bu adam Peygamber (s.a.a)'e selam verdi ve saygı gösterdi. Daha sonra bana dönerek şöyle dedi: "Ey dördüncü halife, Allah'ın (c.c) selam, rahmet ve bereketi sana olsun!" Sonra Peygamber
(s.a.a)'e dönerek şöyle buyurdu: "Ya Resûlallah, öyle değil mi?" Peygamber (s.a.a), "Evet öyledir" diye buyurdu. Sonra o adam gitti ve ben Peygamber (s.a.a)'e şöyle arz ettim: "Bu adamın bana dediklerinin ve sizin de tasdik ettiğiniz o sözlerin anlamı ne idi?" Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: "Allah'a (c.c) and olsun ki, sen o adamın dediği gibisin, Allah-u Teâlâ kitabında şöyle buyuruyor: 'Şüphesiz ki ben yeryüzünde bir halife var edeceğim.' Allah'ın (c.c) bu ayette işaret ettiği ve yeryüzünde halife karar kıldığı kimse Adem (a.s)'dır. Hakeza şöyle buyurmuştur: 'Ey Dâvud! Şüphesiz ki Biz, seni yeryüzünde halife kıldık.' Dâvud (a.s) da ikinci halife karar kılındı. Hakeza Allah-u Teâlâ Musa (a.s)'ın kardeşine şöyle dediğini beyan etmektedir:
'Kavmimin içinde benim yerime geç, onları ıslah et.' (Âraf/142) Bu da Musa (a.s)'ın kavmi arasında halifesi olan Harun idi ve Harun ise üçüncü halifedir. Hakeza Allah-u Teâlâ şöyle buyurmaktadır: 'Hacc-ı Ekber (en büyük Hac) gününde Allah (c.c.) ve Resulünden insanlara bir bildiridir.' (Tevbe/3). Bu ayeti Allah ve Resulü tarafından tebliğ eden sendin. Sen benim vasimsin, vezirim, borçlarımı ödeyen, vaatlerimi yerine getirensin. Sen bana oranla Harun'un Musa'ya olan oranı gibisin. Şu farkla ki benden sonra peygamber gelmeyecektir. O halde sen dördüncü halifesin. Nitekim o yaşlı adam da sana öyle selam verdi. Onun kim olduğunu biliyor musun?" Ben, "Hayır" deyince de şöyle buyurdu: "Bil ki o, kardeşin Hızır (a.s) idi."
Hasan b. Veşşa'dan şöyle nakledilmektedir:
İmam Rıza (a.s) şöyle buyuruyordu: "Kul secdede iken uyursa Allah-u Teâlâ meleklerine şöyle der: Şu kuluma bakın;
Benim itaatimle uğraşırken ruhunu aldım." (Yani, onu uyuttum).
Ebu Said Ensarî mezkur isnatla Hasan b. İshak Alevî'den şöyle nakletmektedir:
Amcam Ali b. Musa (a.s) babalarından, onlar da Hz. Ali (a.s)'dan Peygamber (s.a.a)'in şöyle buyurduğunu nakletmektedir: "Allah (c.c) duyması gereken şeyleri duymadan bir dine girenleri yok eder. Allah'ın (c.c) kulları için açtığı kapıdan başka yerden duyarak dini kabul edenler de müşriktir. Allah'ın vahyine açılan en güvenilir kapı Muhammed (s.a.a)'in kapısıdır."
Muhammed b. İbrahim b. İshak, Yahya b. Said Belhî'den şöyle rivayet etmiştir:
Ali b. Musa (a.s) babasından, o da babalarından, onlar da Hz. Ali (a.s)'dan şöyle buyurduğunu nakletmektedir:
Peygamber (s.a.a) ile birlikte Medine sokaklarında yürürken aniden uzun boylu, iri yapılı ve gür sakallı birine rastladık. Bu adam Peygamber (s.a.a)'e selam verdi ve saygı gösterdi. Daha sonra bana dönerek şöyle dedi: "Ey dördüncü halife, Allah'ın (c.c) selam, rahmet ve bereketi sana olsun!" Sonra Peygamber
(s.a.a)'e dönerek şöyle buyurdu: "Ya Resûlallah, öyle değil mi?" Peygamber (s.a.a), "Evet öyledir" diye buyurdu. Sonra o adam gitti ve ben Peygamber (s.a.a)'e şöyle arz ettim: "Bu adamın bana dediklerinin ve sizin de tasdik ettiğiniz o sözlerin anlamı ne idi?" Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: "Allah'a (c.c) and olsun ki, sen o adamın dediği gibisin, Allah-u Teâlâ kitabında şöyle buyuruyor: 'Şüphesiz ki ben yeryüzünde bir halife var edeceğim.' Allah'ın (c.c) bu ayette işaret ettiği ve yeryüzünde halife karar kıldığı kimse Adem (a.s)'dır. Hakeza şöyle buyurmuştur: 'Ey Dâvud! Şüphesiz ki Biz, seni yeryüzünde halife kıldık.' Dâvud (a.s) da ikinci halife karar kılındı. Hakeza Allah-u Teâlâ Musa (a.s)'ın kardeşine şöyle dediğini beyan etmektedir:
'Kavmimin içinde benim yerime geç, onları ıslah et.' (Âraf/142) Bu da Musa (a.s)'ın kavmi arasında halifesi olan Harun idi ve Harun ise üçüncü halifedir. Hakeza Allah-u Teâlâ şöyle buyurmaktadır: 'Hacc-ı Ekber (en büyük Hac) gününde Allah (c.c.) ve Resulünden insanlara bir bildiridir.' (Tevbe/3). Bu ayeti Allah ve Resulü tarafından tebliğ eden sendin. Sen benim vasimsin, vezirim, borçlarımı ödeyen, vaatlerimi yerine getirensin. Sen bana oranla Harun'un Musa'ya olan oranı gibisin. Şu farkla ki benden sonra peygamber gelmeyecektir. O halde sen dördüncü halifesin. Nitekim o yaşlı adam da sana öyle selam verdi. Onun kim olduğunu biliyor musun?" Ben, "Hayır" deyince de şöyle buyurdu: "Bil ki o, kardeşin Hızır (a.s) idi."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.