Suriye'de karışıklık 2011 yılında başladı.
Türkiye Esad'ın karşısında yer aldı.
Esad güneye çekildi.
Kuzey Suriye'de boşluk oluştu.
Oluşan bu fiili durumdan en çok PYD kazançlı çıktı.
Bölgede güçlendi.
Özellikle 2014 sonrasında PYD öz yönetimler ilan etti.
Yani sınırımızın sıfır noktasına kadar Suriye devletinin askerleri varken PYD bir partiden ibaretken şimdi elli silahlı hem de ağır silahlı bir grup oldu.
Yanlışlar yaptık ve bugün maalesef bedel ödüyoruz.
Bugün bu sorunu çözmek istiyorsak düştüğümüz yerden kalkmalıyız.
Yani yanlışımızı tespit edip düzeltmeliyiz.
2011'de Suriye'de ilk karışıklıklar çıktığında Türkiye'de hemen herkes Esad'a katil, zalim diyor, Esad'ı devirmek için muhaliflere destek vermek gerektiğine inanıyordu.
Çıkarılan Suriye tezkerelerine meclisteki tüm partiler destek verdi.
O dönemlerde "Suriye'de Kerbela'lar yaşanıyor, bunu engelleyeceğiz" dendiğinde Prof. Dr. Haydar Baş; "Eğer Suriye'de Kerbela'lar yaşanıyor ise Esad, Hz. Hüseyin rolündedir. Küresel güçlerin, BOP ve Arap Baharı projelerinin karşısında duruyor" demiş ve eklemişti; "Türkiye'nin menfaati Esad ile işbirliği yapmaktan geçiyor."
"Esad'ı devireceğiz" diyerek muhaliflere verdiğimiz destek nedeniyle iç savaş büyüdü.
7 yılda milyonlarca Suriyeli evinden yurdundan oldu, yüzbinlerce Suriyeli'nin kanı döküldü.
Bu işin vebalini bir taraf bırakıyorum.
Bugün IŞİD, PYD gibi terör örgütleri bizim için ciddi bir tehdit ve bu terör örgütlerini temizlemek için Suriye'de operasyon yapıyoruz.
Türkiye, Esad ile işbirliği yapıp Suriye'nin tamamında Suriye devletinin hakim olmasını sağlamadığı müddetçe bölgeyi terörden temizleyemez.
Bir ülkede eli silahlı meşru bir güç olur. O da devletin askeridir. Onun dışında eli silahlı güçlerin var olduğu yerlerde kaos olur, terör olur. Birini zayıflatırsınız başkası çıkar. Bunun sonu gelmez.
Prof. Haydar Baş'ı dinleseydik Fırat Kalkanı Operasyonu'nu ve bugün yaptığımız Zeytin Dalı Operasyonu'nu yapmak zorunda kalmazdık.
Onu dinlememeye devam edersek bu operasyonlara rağmen terörü bitirmemiz mümkün olmaz.
Sürekli din referanslı konuşan iktidara, Enbiya suresi 7. ayetini hatırlatırım.
Bu ayette Allah; "Bilmiyorsanız zikir ehline sorun" buyuruyor.
Yanıldım, hata yaptım demek eğer samimi ise kıymetlidir.
Samimiyetin göstergesi de, senin yanıldığın konuda yanılmayan kişiyi dinlemek, yani zikir ehline sormaktır.
Türkiye Esad'ın karşısında yer aldı.
Esad güneye çekildi.
Kuzey Suriye'de boşluk oluştu.
Oluşan bu fiili durumdan en çok PYD kazançlı çıktı.
Bölgede güçlendi.
Özellikle 2014 sonrasında PYD öz yönetimler ilan etti.
Yani sınırımızın sıfır noktasına kadar Suriye devletinin askerleri varken PYD bir partiden ibaretken şimdi elli silahlı hem de ağır silahlı bir grup oldu.
Yanlışlar yaptık ve bugün maalesef bedel ödüyoruz.
Bugün bu sorunu çözmek istiyorsak düştüğümüz yerden kalkmalıyız.
Yani yanlışımızı tespit edip düzeltmeliyiz.
2011'de Suriye'de ilk karışıklıklar çıktığında Türkiye'de hemen herkes Esad'a katil, zalim diyor, Esad'ı devirmek için muhaliflere destek vermek gerektiğine inanıyordu.
Çıkarılan Suriye tezkerelerine meclisteki tüm partiler destek verdi.
O dönemlerde "Suriye'de Kerbela'lar yaşanıyor, bunu engelleyeceğiz" dendiğinde Prof. Dr. Haydar Baş; "Eğer Suriye'de Kerbela'lar yaşanıyor ise Esad, Hz. Hüseyin rolündedir. Küresel güçlerin, BOP ve Arap Baharı projelerinin karşısında duruyor" demiş ve eklemişti; "Türkiye'nin menfaati Esad ile işbirliği yapmaktan geçiyor."
"Esad'ı devireceğiz" diyerek muhaliflere verdiğimiz destek nedeniyle iç savaş büyüdü.
7 yılda milyonlarca Suriyeli evinden yurdundan oldu, yüzbinlerce Suriyeli'nin kanı döküldü.
Bu işin vebalini bir taraf bırakıyorum.
Bugün IŞİD, PYD gibi terör örgütleri bizim için ciddi bir tehdit ve bu terör örgütlerini temizlemek için Suriye'de operasyon yapıyoruz.
Türkiye, Esad ile işbirliği yapıp Suriye'nin tamamında Suriye devletinin hakim olmasını sağlamadığı müddetçe bölgeyi terörden temizleyemez.
Bir ülkede eli silahlı meşru bir güç olur. O da devletin askeridir. Onun dışında eli silahlı güçlerin var olduğu yerlerde kaos olur, terör olur. Birini zayıflatırsınız başkası çıkar. Bunun sonu gelmez.
Prof. Haydar Baş'ı dinleseydik Fırat Kalkanı Operasyonu'nu ve bugün yaptığımız Zeytin Dalı Operasyonu'nu yapmak zorunda kalmazdık.
Onu dinlememeye devam edersek bu operasyonlara rağmen terörü bitirmemiz mümkün olmaz.
Sürekli din referanslı konuşan iktidara, Enbiya suresi 7. ayetini hatırlatırım.
Bu ayette Allah; "Bilmiyorsanız zikir ehline sorun" buyuruyor.
Yanıldım, hata yaptım demek eğer samimi ise kıymetlidir.
Samimiyetin göstergesi de, senin yanıldığın konuda yanılmayan kişiyi dinlemek, yani zikir ehline sormaktır.
Lütfullah Önder / diğer yazıları
- Sararan sendikalar / 23.03.2023
- Toplumsal barış projesi üzerine bir analiz – 2 / 10.03.2023
- Toplumsal Barış Projesi üzerine bir analiz - 1 / 09.03.2023
- Doğuştan imtiyazlı muhalefet / 14.01.2023
- AKP gömleğini çıkarmamış muhalefet / 13.01.2023
- Paraya hükmetme çağı / 26.07.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -5- / 10.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -3- / 08.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı / 06.01.2022
- Ekonomide ağır faturalar ödemeye hazır mısınız? / 18.11.2021
- Toplumsal barış projesi üzerine bir analiz – 2 / 10.03.2023
- Toplumsal Barış Projesi üzerine bir analiz - 1 / 09.03.2023
- Doğuştan imtiyazlı muhalefet / 14.01.2023
- AKP gömleğini çıkarmamış muhalefet / 13.01.2023
- Paraya hükmetme çağı / 26.07.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -5- / 10.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -3- / 08.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı / 06.01.2022
- Ekonomide ağır faturalar ödemeye hazır mısınız? / 18.11.2021