"Ey insan! Haddini bil. Ticaret ehli değilsen dükkân açma. Hâl ehli değilsen ağzını açma. Büyüklerin olduğu mecliste ahkâm kesme. Körler çarşısında ayna satma. Ehil olamıyorsan bari edepli ol?" (Hz. Mevlana)Gönüller sultanı Hz. Mevlana'nın gönüllere hitap eden sözleriyle yazımıza başlayarak bir muhasebe zemini oluşturmaya çalışalım.Yaşadığımız dünyanın hâline bakınca bir şeylerin iyi gitmediğini, insanların maddeye yönelik ilim ve teknikte aklılara durgunluk verecek kadar ilerlemesine rağmen mutluluk ve refahtan, sosyal adalet ve haktan gerektiği oranda istifade edemediğini görmekteyiz.İnsanlar ikinci ve üçüncü şahıslarla girdikleri ilişkilerde bir birinin canını yakmaktan geri durmamakta, eline geçirdiği gücü hakkaniyetle değil de kendi nefsi arzuları istikametinde kullanmakta, üslendiği görev ve sorumlulukları doğru kullanamamakta, dolayısıyla insanlar en fazla çile ve ıstırabı yine insanın kendisinden görmektedirler. Aslında bu konudaki hastalık bellidir. İş ehlinin elinden çıkmıştır. İşin ehlinin elinden çıkması sonucunda meydana gelen sorun, domino etkisiyle toplumsal yansımalara meydan vermekte, toplumsal sorunları da beraberinde getirmektedir. İşin ehlinden çıkması tabi ki kendiliğinden oluşan bir sorun değildir. Meydana gelen her olumlu yada olumsuz olayda insanın kendi davranışları etkili olduğu için bu konudaki sorunun da kaynağı insanın kendisidir.Ülkemizde siyasi yapılanmadaki yanlışlıkla başlayan sözde kadrolaşma süreci, başlangıçta sıradan bir iş gibi görünse de yansımaları ehil olmayanların göreve getirilmesi sonucunu doğurmuştur. Görev verilen kişilerin o işin ehli olup olmamasından ziyade, göreve getirene yandaş ve arkadaş olması ilk planda düşünülmüştür. Başlangıçtaki yanlışlar arkadan gelen yanlışları getirmiş, neticede de toplumsal yozlaşmayı ve sorunları beraberinde getirmiştir. İşlerin ve ilişkilerin ehlinin elinden çıkacağını ve toplumların bu konudaki göreceği zararlarını işaret etmek adına Âlemlere Rahmet Hazreti Muhammet (s.a.v.) Efendimiz asırlar önce şu hadisi şerifi dile getirmiştir: "Ehli olmayana iş verilir." (Buhârî). Ve bunu kıyamet alameti olarak işaret etmiştir.İnsanlar bu konuda ilahi uyarıyı dikkate almadıklarından ve hakka riayet etmediklerinden, yapılan işlerden ölçü ve bereket kalkmış, netice olarak da yapılan işlerden istenilen başarı elde edilememiştir. Zararın neresinden dönerseniz kârdır. Geliniz kendi görev ve sorumluluğunuz altındaki işinizi ehli gibi yapmaya gayret edin. Umulur ki Rabbimin bereketiyle iyi şeyler oluşmaya başlar. Yoksa da ehil olmayan kişilerin vereceği zararlara muhatap olmaya devam ederiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Bayram bize umut neşe getirsin / 30.03.2025
- Arayışa devam etmeliyiz / 29.03.2025
- Kadir Gecesi’ni nasıl değerlendirmeliyiz? / 26.03.2025
- Kadir Gecesi önemli bir fırsattır / 25.03.2025
- Zekât vermeyenleri bekleyen tehlikeler / 24.03.2025
- Zekat verenler kurtuluşa ermiştir / 23.03.2025
- Kadir Gecesi’ni aramak / 22.03.2025
- Ramazan’ın son günlerini nasıl değerlendirmeliyiz? / 21.03.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Bayram bize umut neşe getirsin / 30.03.2025
- Arayışa devam etmeliyiz / 29.03.2025
- Kadir Gecesi’ni nasıl değerlendirmeliyiz? / 26.03.2025
- Kadir Gecesi önemli bir fırsattır / 25.03.2025
- Zekât vermeyenleri bekleyen tehlikeler / 24.03.2025
- Zekat verenler kurtuluşa ermiştir / 23.03.2025
- Kadir Gecesi’ni aramak / 22.03.2025
- Ramazan’ın son günlerini nasıl değerlendirmeliyiz? / 21.03.2025