Dünyanın ilk tıp fakültesi ve hastanesi Kayseri'de
Kayseri’deki Gevher Nesibe Hastahanesi, Türk İslam medeniyetinin sağlık alanındaki önemli bir simgesidir ve tarihi, hem Osmanlı öncesi hem de sonrası döneme ışık tutmaktadır. Gevher Nesibe, yalnızca bir hastane olarak değil, aynı zamanda tıp eğitimi veren bir kurum olarak da dikkate değerdir. Bu hastahane, Selçuklu İmparatorluğu döneminde, 13. yüzyılda, Sultan III. Gıyaseddin Keyhüsrev'in kızı Gevher Nesibe'nin himayesinde inşa edilmiştir. Bu nedenle adı, hastaneyi yaptıran kişinin ismiyle anılmaktadır.
29.11.2024 16:48:00
Nevzat Yıldırım
Nevzat Yıldırım
Gevher Nesibe Hastahanesi, 1200'lü yıllarda Kayseri'de inşa edilmeye başlanmış ve dönemin sağlık alanındaki en gelişmiş yapılarından biri olarak tarihe geçmiştir. Hem hastane hem de tıp okulunu bünyesinde barındıran bu kurum, dönemin en önemli sağlık eğitim merkezlerinden biri olmuştur.
Osmanlı öncesi Selçuklu döneminin bilimsel gelişmelerini en iyi yansıtan örneklerden biri olan Gevher Nesibe, sağlık alanındaki ilerlemeleri halkla buluşturmanın yanı sıra, tıp öğrencilerine eğitim vermeyi amaçlayan bir yapıya da sahiptir.
Hastane, aynı zamanda bir "Darüşşifa" yani sağlık hizmeti veren bir eğitim merkezi olarak faaliyet gösteriyordu. Burada sadece tedavi edilen hastalar değil, tıp öğrencileri de hastaların bakımını öğreniyor ve uygulamalı eğitim alıyordu. Bu yönüyle, sadece tıbbi tedavi değil, aynı zamanda sağlık alanında bilimsel bir eğitim anlayışı da ön plana çıkmıştır.
Gevher Nesibe Hastahanesi'nin mimarisi, dönemin geleneksel Türk-İslam mimarisini yansıtan zarif bir yapıya sahiptir. Yapı, medrese, hastane ve tıp okulu gibi farklı işlevleri barındıran geniş bir komplekstir. Yapının merkezinde yer alan büyük bir avlu, çevresinde ise eğitim ve tedavi odaları bulunmaktadır. Bu yapıdaki zarif taş işçiliği ve ince detaylar, Selçuklu mimarisinin zarif ve işlevsel özelliklerini ortaya koymaktadır.
Bina, sağlık hizmetlerinin ve eğitimine uygun olarak, hem iç hem de dış mekanlarıyla hastaların tedavisi için özel olarak tasarlanmıştır. Bununla birlikte, Gevher Nesibe'nin önemli bir özelliği, tıbbî bilgiler ve kitaplarla donatılmış olmasıdır. Böylece, hem şifa bulmak isteyen hastalar için bir tedavi merkezi hem de tıp eğitimi almak isteyen öğrenciler için bir okul işlevi görüyordu.
Gevher Nesibe Hastahanesi, yalnızca bir hastane olmanın ötesinde, Selçuklu döneminin bilimsel ve kültürel gelişimine katkı sağlayan bir eğitim kurumu olarak büyük bir öneme sahiptir. Bu hastane, tıp eğitiminin yanı sıra, sağlık alanındaki bilgi birikimini artırmaya yönelik çalışmalar yapmış ve tıp biliminin gelişimine olanak tanımıştır.
Bugün, Gevher Nesibe Hastahanesi'nin kalıntıları, Kayseri'deki tıp tarihi ve Selçuklu kültürünü öğrenmek isteyenler için önemli bir kaynak olmaya devam etmektedir. Gevher Nesibe'nin hem tedavi hem de eğitim amacı taşıyan yapısı, tıp tarihinde bilimsel bilgiye dayalı bir sağlık hizmetinin ve eğitimin öncüsü olmuştur.
Osmanlı öncesi Selçuklu döneminin bilimsel gelişmelerini en iyi yansıtan örneklerden biri olan Gevher Nesibe, sağlık alanındaki ilerlemeleri halkla buluşturmanın yanı sıra, tıp öğrencilerine eğitim vermeyi amaçlayan bir yapıya da sahiptir.
Hastane, aynı zamanda bir "Darüşşifa" yani sağlık hizmeti veren bir eğitim merkezi olarak faaliyet gösteriyordu. Burada sadece tedavi edilen hastalar değil, tıp öğrencileri de hastaların bakımını öğreniyor ve uygulamalı eğitim alıyordu. Bu yönüyle, sadece tıbbi tedavi değil, aynı zamanda sağlık alanında bilimsel bir eğitim anlayışı da ön plana çıkmıştır.
Gevher Nesibe Hastahanesi'nin mimarisi, dönemin geleneksel Türk-İslam mimarisini yansıtan zarif bir yapıya sahiptir. Yapı, medrese, hastane ve tıp okulu gibi farklı işlevleri barındıran geniş bir komplekstir. Yapının merkezinde yer alan büyük bir avlu, çevresinde ise eğitim ve tedavi odaları bulunmaktadır. Bu yapıdaki zarif taş işçiliği ve ince detaylar, Selçuklu mimarisinin zarif ve işlevsel özelliklerini ortaya koymaktadır.
Bina, sağlık hizmetlerinin ve eğitimine uygun olarak, hem iç hem de dış mekanlarıyla hastaların tedavisi için özel olarak tasarlanmıştır. Bununla birlikte, Gevher Nesibe'nin önemli bir özelliği, tıbbî bilgiler ve kitaplarla donatılmış olmasıdır. Böylece, hem şifa bulmak isteyen hastalar için bir tedavi merkezi hem de tıp eğitimi almak isteyen öğrenciler için bir okul işlevi görüyordu.
Gevher Nesibe Hastahanesi, yalnızca bir hastane olmanın ötesinde, Selçuklu döneminin bilimsel ve kültürel gelişimine katkı sağlayan bir eğitim kurumu olarak büyük bir öneme sahiptir. Bu hastane, tıp eğitiminin yanı sıra, sağlık alanındaki bilgi birikimini artırmaya yönelik çalışmalar yapmış ve tıp biliminin gelişimine olanak tanımıştır.
Bugün, Gevher Nesibe Hastahanesi'nin kalıntıları, Kayseri'deki tıp tarihi ve Selçuklu kültürünü öğrenmek isteyenler için önemli bir kaynak olmaya devam etmektedir. Gevher Nesibe'nin hem tedavi hem de eğitim amacı taşıyan yapısı, tıp tarihinde bilimsel bilgiye dayalı bir sağlık hizmetinin ve eğitimin öncüsü olmuştur.