Normal bahçede yetişmiş ürünlerden mi istersiniz, yoksa seralarda yetişmiş turfanda cinsinden mi? Hepsinden de bol çeşit ve zebil kadar çok.Haç'ın gölgesi hangisinin üzerine düşmüşse derhal olgunlaştırıp kullanıma arzetmiş. Şimdi hem turistik mekanlarda, hem de Anadolu'nun en ücra dağlarında, yaylalarında bu türden diyalog meyveleri servis ediliyor. Servis servis üstüne. Ganimet ya da batan geminin malları...Servis tepetaklak veyl deresine...Meyvelerden örnekler:"Dinlerarası Diyalog çalışmaları neticesinde çok kimse bugün "Ben Hz. İsa'ya inanıyorum, peygamberdir. Fakat Hz. Muhammed de Allah'ın son peygamberidir. Kur'an-ı Kerim'de kitab-ı münzeldir, demektedir. Bu kimseler; Hıristiyan-Müslüman diyebileceğimiz çerçeve içinde mütalaa edilebilir" (Prof. Davut Aydüz, Tarih Boyunca Dinlerarası Diyalog sy.30).Siz, onbeş asırlık İslam tarihinde ve İslam coğrafyasının hiç bir köşesinde böyle bir meyve ne gördünüz ne de duydunuz. "Hıristiyan-Müslüman diyebileceğimiz bir çerçeve..." anlayışı, onların deyişi ile meyvesi, işte bu meşhur diyalog ikliminde ve haç'ın gölgesinde yetişti.Ezan ile çan sesinin aynı anda, beraber yayınlanması ve sembolik sırat köprüsünden bilcümle papazın, hahamın ve kardinalin geçirilmesi de yine bu haç'ın gölgesinde yetişmiş diyalog meyveleri cümlesinden sayılabilir.Zaman gazetesi yazarlarından Ahmed Şahin'in dillendirip seslendirdiği "Ehl-i Kitapla amentüde ittifakımız var" anlayışı da yine bu iklimin yetiştirdiği en gürbüz, en görkemli diyalog meyvelerinden biridir.Yine bu söz konusu diyalog ikliminde yetişmiş, dr. olmuş, doç. olmuş, meyvelerini cömertçe etrafa dağıtan Mehmet Önal'ın "DA" dergisinin beşinci sayısına yazdığı paragraflar, diyalog meyvelerinin tipik örneklerindendir: "Budapeşte'de Gül Baba'nın türbesi, Urfa'da Balıklı Göl, Ankara'da Hacı Bayram Külliyesi ve Moskova'da Sergiyev Posat Kilisesi... Yüce mekanlardır. Bir manevi atmosfer yaşanırken dünya meşgalesi ve karmaşası unutulur. Sergiyev Posat'a ulaştığınız zaman, insanda bir başka duygu zemini başlar. Çanlar çalınır, ezanlar okunur. O güzeller güzeli tecelli hangi seste bulunmazki..."İslam tarihinin güzide şahsiyetleri ve o şahsiyetlerle özdeşleşmiş kutsal mekanları bir kilise ile eşitleyen bu tür turfanda meyveler ancak ve ancak malum ve meşhur diyalog ikliminde ve haç'ın gölgesinde yetişebilir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Çocukluğumuzun ramazanları / 07.03.2025
- Tuttuğumuz oruç bizi tutamıyorsa… / 06.03.2025
- Merhaba ey Hak’tan ferman merhaba! / 04.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Çocukluğumuzun ramazanları / 07.03.2025
- Tuttuğumuz oruç bizi tutamıyorsa… / 06.03.2025
- Merhaba ey Hak’tan ferman merhaba! / 04.03.2025