Dicle Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Rüstem Erkan, Diyarbakır'da suç işleyen çocukların yüzde 60'ının okula devam etmediğini, yüzde 80'inin ailesinin göç etmiş aileler, çocukların ailelerindeki ortalama kişi sayısının 8, ailelerin ortalama gelirinin ise 300 YTL civarında olduğunu bildirdi
Erkan, Türk-İş dergisinde yayımlanan "Çalışan Çocuklar, Sokak Çocukluğu, Göç ve Suç-Diyarbakır Örneği" başlıklı makalesinde, çocukların kolay sömürüldükleri için çalıştırıldıklarını belirterek, "Hem çok iş yapmaktadırlar hem de düşük ücret almakta ve sosyal güvenlikleri de bulunmamakta, dolayısıyla işten çıkarılmaları bir o kadar kolay olmaktadır" görüşüne yer verdi.Eğitimsizlik ve çalışan çocukların neredeyse özdeşleştiğini belirten Erkan, çocukların çalışmasıyla ilgili olarak şunları kaydetti: "Çocuğun yoksul ailede yetişmesi ve okula başlaması, okulda derslerine ilgisizlik ve beraberindeki başarısızlık, çocuğun eğitim sisteminin dışına çıkmasına neden olur. Bu eğitimsizliğin sonucundaysa iş ile yeterli eğitim olanakları azalır ve çocuk yetişkin, düşük nitelikli işlerde çalışırken evlenir. Bunun sonucunda kendini geliştireceği eğitim olanaklarına ulaşamaz hale gelecek ve yeni bir yoksul ve eğitimsiz ailenin ortaya çıkması ile bu kısır döngü devam edecektir."Sokağa itiliyorlarErkan, dünyada yaklaşık 150 milyon çocuğun tek başına veya ailesiyle birlikte yaşam savaşı verirken çocukluğunu yaşayamadığını ve yetişkinliğe nitelikli işgücü olarak hazırlanamadığını belirterek, sokak çocuklarına göçlerin, ekonomik zorlukların, işsizlik ve yoksulluğun yaşandığı tüm dünya kentlerinde rastlandığına dikkati çekti. Sokak çocuklarının evde dayak yiyen, sonra şiddete dayanamayarak sokağa kaçan, burada da suça itilerek yaşayan çocuklar olduğunu anlatan Erkan, "Bunlara sağlık dışı koşullarda çalışan çocukları da eklemek gerekir. Hepsinin ortak özelliği, bulundukları yaşın gerektirdiği yaşamı yaşayamamaları ve en çok gereksinmeleri olan ev sıcaklığından, ebeveyn ilgisinden, oyun oynamaktan ve sağlıklı beslenmeden yoksun olmalarıdır" ifadesini kullandı.
Erkan, Türk-İş dergisinde yayımlanan "Çalışan Çocuklar, Sokak Çocukluğu, Göç ve Suç-Diyarbakır Örneği" başlıklı makalesinde, çocukların kolay sömürüldükleri için çalıştırıldıklarını belirterek, "Hem çok iş yapmaktadırlar hem de düşük ücret almakta ve sosyal güvenlikleri de bulunmamakta, dolayısıyla işten çıkarılmaları bir o kadar kolay olmaktadır" görüşüne yer verdi.Eğitimsizlik ve çalışan çocukların neredeyse özdeşleştiğini belirten Erkan, çocukların çalışmasıyla ilgili olarak şunları kaydetti: "Çocuğun yoksul ailede yetişmesi ve okula başlaması, okulda derslerine ilgisizlik ve beraberindeki başarısızlık, çocuğun eğitim sisteminin dışına çıkmasına neden olur. Bu eğitimsizliğin sonucundaysa iş ile yeterli eğitim olanakları azalır ve çocuk yetişkin, düşük nitelikli işlerde çalışırken evlenir. Bunun sonucunda kendini geliştireceği eğitim olanaklarına ulaşamaz hale gelecek ve yeni bir yoksul ve eğitimsiz ailenin ortaya çıkması ile bu kısır döngü devam edecektir."Sokağa itiliyorlarErkan, dünyada yaklaşık 150 milyon çocuğun tek başına veya ailesiyle birlikte yaşam savaşı verirken çocukluğunu yaşayamadığını ve yetişkinliğe nitelikli işgücü olarak hazırlanamadığını belirterek, sokak çocuklarına göçlerin, ekonomik zorlukların, işsizlik ve yoksulluğun yaşandığı tüm dünya kentlerinde rastlandığına dikkati çekti. Sokak çocuklarının evde dayak yiyen, sonra şiddete dayanamayarak sokağa kaçan, burada da suça itilerek yaşayan çocuklar olduğunu anlatan Erkan, "Bunlara sağlık dışı koşullarda çalışan çocukları da eklemek gerekir. Hepsinin ortak özelliği, bulundukları yaşın gerektirdiği yaşamı yaşayamamaları ve en çok gereksinmeleri olan ev sıcaklığından, ebeveyn ilgisinden, oyun oynamaktan ve sağlıklı beslenmeden yoksun olmalarıdır" ifadesini kullandı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.