Kimin, kimlerin izini takip ederseniz onların vardığı yere varırsınız.Kılavuzunuz bülbüllerden ise gül bahçelerinde dolaşır durursunuz, yok eğer kargalardan ise varacağınız yerler bellidir.Yazımıza başlık yaptığımız cümle, Hûd Sûresi'nin 59. ayetinden bir cümle?Ad kavminin, bütün ilahi ikazlara, nebevi uyarılara rağmen yaşadıkları çağlardaki cebbar ve inatçıların izlerini takip ettiklerini, dolayısıyla korkunç akıbetlerini kendi elleriyle hazırladıklarını muhtelif sûrelere serpilmiş haberlerden anlıyoruz. "İşte sana o Âdoğulları; onlar Rabblerinin ayetlerini yalanladılar, O'nun peygamberlerine karşı geldiler ve ne kadar küstah zorba varsa hepsinin emirlerine uydular." (Hûd: 59).Bir başka mealden okuyalım:"İşte bu Âd kavmi, Rablerinin birliğini gösteren âyetlerini bile bile inkâr ettiler. Resullerinin tebliğine, sünnetine sırt çevirdiler, âsi oldular. Hak hukuk tanımayan zorbanın, diktatör idarecilerin düzenine tâbi oldular."Anlatılan bu kıssaların, Kur'an'ın inzal olduğu çağdaki insanlığa, hassaten Müslümanlara birer mesajı olduğu gibi, aradan geçen on dört asır boyunca gelip geçen insanlığa ve elbette ki kıyamete kadar gelecek nesillere de mesajları var.Bugünü yaşayan insanlığa ve tabii ki Müslümanlara da hatırlatmaları var.Her devirde olduğu gibi, sizin yaşadığınız çağın da cebbar ve inatçıları vardır, Nemrut ve Firavunları vardır, zalim ve zorbaları vardır ama size düşen onların zorbalıklarına boyun eğmek değil, onların işledikleri ve işlemekte oldukları cinayetleri onaylamak değil, karşılarına sarsılmaz birer dağ gibi dikilmektir.Yaşadığınız çağın zalim ve zorbalarına, Nemrut ve Firavunlarına boyun eğerseniz, onların izlerini takip ederseniz, onları zalim ve zorbalıklarında cesaretlendirmiş olacaksınız, zalimin cesaretlenmesi ise daha fazla cinayetin işlenmesi ve daha fazla mazlumun inlemesi anlamına gelmektedir ve siz de verdiğiniz cesaretten ötürü sergilenen zalimliklere ortak olmuş olacaksınız.Siz de, Âd milleti gibi ilahi ikazlara sırt döner, nebevi uyarıları kulak ardı ederseniz ve zalim ve zorbalara itaat eder, onların izlerini takip ederseniz, onların yaşadıkları korkunç akıbeti siz de yaşarsınız, onların tepesine çöken ilahi lanet gelip sizi de bulabilir.Kulağını dört aç ve pürdikkat dinle, bak ki neler gelmiş Âd kavminin başına:"Âd kavmi ise, uğultulu, kasıp kavuran bir fırtına ile mahvedildiler.Allah onu, ard arda yedi gece, sekiz gün onların üzerine musallat etti. Öyle ki (eğer orada olsaydın), o kavmi, içi boş hurma kütükleri gibi oracıkta yere serilmiş halde görürdün.Şimdi onlardan arda kalan bir şey görüyor musun?" (Hakka: 6-8).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Çocukluğumuzun ramazanları / 07.03.2025
- Tuttuğumuz oruç bizi tutamıyorsa… / 06.03.2025
- Merhaba ey Hak’tan ferman merhaba! / 04.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Çocukluğumuzun ramazanları / 07.03.2025
- Tuttuğumuz oruç bizi tutamıyorsa… / 06.03.2025
- Merhaba ey Hak’tan ferman merhaba! / 04.03.2025