Cumhurbaşkanlığı makamını "son kale" olarak görenler için dün, 28 Ağustos, tabii ki bir kara gündü. 22 Temmuz da bir kara gündü."Kara günler" üzerine siyaset yapmanın halk tarafından onaylanmadığını gösteren günlerdir bunlar.
Bu günlerden birincisinde halkın çoğunluğu açık bir irade gösterdi. İkincisinde de bu iradenin gereklerinden biri yerine geldi.Abdullah Gül, artık Türkiye Cumhuriyeti'nin on birinci Cumhurbaşkanıdır.Tayyip Erdoğan da önümüzdeki dört ya da beş yılın Başbakanıdır.AKP oyunu kurallarına göre oynamış, çalışmış, kendisini halka anlatmış ve kabul görmüştür.***CHP ve onun siyasetini benimsemiş olanlar ise hem kurallara göre oynanamadı, "mızıkçılık" yaptı; bunu halka anlattı ve kabul görmedi.Bugünden itibaren oyunu kurallara göre oynamayanların, her fırsatta kavga çıkarma girişiminde bulunanların halk desteğini artıracaklarını sanmak da hayalden öte bir durumdur.***Abdullah Gül'ün ve Tayyip Erdoğan'ın halk desteğiyle devletin en tepesindeki iki göreve gelmiş olmaları onlara dokunulmazlık sağlayacak değildir.Hem Cumhurbaşkanı'nın hem Başbakan'ın bütün faaliyetleri sürekli olarak kamuoyunun denetim ve gözetimindedir. Bu da oyunun bir diğer kuralıdır.Bu koltuklara oturanın her aklına eseni yapamaması da oyunun bir başka kuralıdır.Bu koltuklara oturanların sürekli olarak bütün ülkedeki toplumsal dengeleri gözetmeye çalışması da oyunun bir başka kuralıdır. Eğer Gül ve Erdoğan oyunun kurallarını bozmaya kalkarlarsa bunun siyasi cezasını görürler. Oyunu kurallarına göre oynadıkları sürece de halkın desteğini almayı sürdürürler.***Abdullah Gül'ün Meclis'teki teşekkür konuşması, daha önce söylediklerini bir araya getiren yeni bir taahhüt konuşmasıydı. Oyunu kurallarına göre oynamaya devam edeceğinin taahhüdüdür bu. Konuşmanın en önemli unsurlarından biri, Avrupa Birliği hedefinin çok açık ve doğru şekilde vurgulanmış olmasıdır. Çünkü Avrupa Birliği standartları hedefi de oyunu kuralına göre oynamanın ve herkesi buna zorlamanın bir ifadesidir.***Oyunun dünkü son perdesinde Silahlı Kuvvetler ve YÖK'ün temsilcileri yerlerini almadı. CHP de öyle davrandı. Bu aşamada onlar da bu tavırlarının halk tarafından nasıl algılandığını düşünmek durumundadırlar.Yeni dönem herkes için bir sınav olacaktır ve herkes bu sınava, kazanmak için, Türkiye'nin kazanması için hazırlanmak ve sınavdan başarıyla çıkmak zorundadır.Okay Gönensin
Bu günlerden birincisinde halkın çoğunluğu açık bir irade gösterdi. İkincisinde de bu iradenin gereklerinden biri yerine geldi.Abdullah Gül, artık Türkiye Cumhuriyeti'nin on birinci Cumhurbaşkanıdır.Tayyip Erdoğan da önümüzdeki dört ya da beş yılın Başbakanıdır.AKP oyunu kurallarına göre oynamış, çalışmış, kendisini halka anlatmış ve kabul görmüştür.***CHP ve onun siyasetini benimsemiş olanlar ise hem kurallara göre oynanamadı, "mızıkçılık" yaptı; bunu halka anlattı ve kabul görmedi.Bugünden itibaren oyunu kurallara göre oynamayanların, her fırsatta kavga çıkarma girişiminde bulunanların halk desteğini artıracaklarını sanmak da hayalden öte bir durumdur.***Abdullah Gül'ün ve Tayyip Erdoğan'ın halk desteğiyle devletin en tepesindeki iki göreve gelmiş olmaları onlara dokunulmazlık sağlayacak değildir.Hem Cumhurbaşkanı'nın hem Başbakan'ın bütün faaliyetleri sürekli olarak kamuoyunun denetim ve gözetimindedir. Bu da oyunun bir diğer kuralıdır.Bu koltuklara oturanın her aklına eseni yapamaması da oyunun bir başka kuralıdır.Bu koltuklara oturanların sürekli olarak bütün ülkedeki toplumsal dengeleri gözetmeye çalışması da oyunun bir başka kuralıdır. Eğer Gül ve Erdoğan oyunun kurallarını bozmaya kalkarlarsa bunun siyasi cezasını görürler. Oyunu kurallarına göre oynadıkları sürece de halkın desteğini almayı sürdürürler.***Abdullah Gül'ün Meclis'teki teşekkür konuşması, daha önce söylediklerini bir araya getiren yeni bir taahhüt konuşmasıydı. Oyunu kurallarına göre oynamaya devam edeceğinin taahhüdüdür bu. Konuşmanın en önemli unsurlarından biri, Avrupa Birliği hedefinin çok açık ve doğru şekilde vurgulanmış olmasıdır. Çünkü Avrupa Birliği standartları hedefi de oyunu kuralına göre oynamanın ve herkesi buna zorlamanın bir ifadesidir.***Oyunun dünkü son perdesinde Silahlı Kuvvetler ve YÖK'ün temsilcileri yerlerini almadı. CHP de öyle davrandı. Bu aşamada onlar da bu tavırlarının halk tarafından nasıl algılandığını düşünmek durumundadırlar.Yeni dönem herkes için bir sınav olacaktır ve herkes bu sınava, kazanmak için, Türkiye'nin kazanması için hazırlanmak ve sınavdan başarıyla çıkmak zorundadır.Okay Gönensin
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.