BTP Liderinin 'gıda krizi yok' iddiasına bir ispat daha
Mersin'de örtü atlında üzüm yetiştiren bir çiftçi, bağların altında da kavun üretmesiyle 3 dönümlük serasında 6 dönümden alacağı ürünü alarak çifte kazanç sağlamaya başladı
24.05.2022 10:38:00





Mersin'de örtü atlında üzüm yetiştiren bir çiftçi, bağların altında da kavun üretmesiyle 3 dönümlük serasında 6 dönümden alacağı ürünü alarak çifte kazanç sağlamaya başladı.
Türkiye'nin sebze ve meyve üretiminde önemli merkezlerden olan Mersin'de turfanda örtü altı yetiştiriciliği de önemli bir yer tutuyor. Her türlü sebze ve meyvenin örtü altında yetiştirildiği kentte, yeni denemeler de yapılıyor.
Bu çerçevede Erdemli ilçesinde çiftçilik yapan Ahmet Pazar'da geçen yıl kurduğu 3 dönümlük üzüm serasının içine kavun ekerek çifte ürün almayı denedi. Ziraat Mühendisi Emine Yaman Kutlu'dan da destek alan Pazar, iyi bir sonuç aldığı kavunun ilk hasadını yaptı. Kilogramı 10 TL'den satılan kavun çiftçiye ikinci bir kazanç oldu. Örtü altı üzümlerin ise bir ay sonra hasat edileceği belirtildi.

Örtü altı üzüm yetiştiriciliği yaptığını aktaran üretici Ahmet Pazar, "Üzüm altına ikinci bir ürün olarak kavun dikimi yaptık bu sene. 20 şubat tarihinde dikmiştik, bugün ilk hasadımızı gerçekleştiriyoruz. Kavunun fiyatı 10 TL civarlarında. Bu sene dönümde 3 ila 6 ton bekliyoruz. Bundan 1 ay sonra da üzüm hasadımızı gerçekleştireceğiz. 3 dönüm civarında seramızda ikinci ürün olarak kavun diktiğimizden dolayı 6 dönüm olarak görüyoruz. Yani 3 dönümden iki verim almış oluyoruz. Hem sebze meyve olarak, hem üzüm olarak iki verimde bizim için daha avantajlı ve daha getirisi yüksek" dedi.
6 dönümde ürettiğimizi 3 dönümde üretmiş olduk

Yapılan deneme ile ilgili bilgi veren Ziraat Mühendisi Emine Yaman Kulu da, "Burada örtü altı üzüm üretimi yapıyoruz. Örtü altında üzümün altında ikinci bir ürün ne yapabiliriz, onu araştırdık. Öncelikle fasulye denemesini yaptık, fasulyeden güzel sonuçlar aldık. İkinci bir ürün olarak kavun denememizi başlattık. Kavundan da güzel sonuçlar aldık.
Şuan kavun hasadı yapıyoruz, arkasından üzümümüzü hasat edeceğiz. Birim alandan daha fazla ürün elde ediyoruz. 6 dönümde ürettiğimizi biz burada 3 dönümde üretmiş olduk. Birinci ürünümüz üzüm, ikinci ürünümüz kavun. Bu seramızda üzümü teller üzerine aldık, alt kısımlara da kavunlarımızı diktik. İki ürün birbirine zarar vermeden iki tane ürün yetiştirmiş olduk" ifadelerini kullandı.
Gıda krizi diye bir şey yoktur

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) tarafından başlatılan Mevzu Ekonomi: Çözüm Milli Ekonomi Modeli programlarının ikincisi Ankara'da gerçekleştirildi. Programın kapanış konuşmasını yapan BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş gündemdeki sorunları ve çözümlerini dile getirdi.
Sayın Baş'ın en dikkat çekici başlıklarından birisi de 'gıda krizi' başlığında oldu. Dünyayı büyük bir gıda krizi beklediğine dair haberlere de değinen Hüseyin Baş konuşmasında şu ifadeleri kullandı;
"Bütün dünya, 'Gıda krizi geliyor' diye konuşuyor. Nedir bu gıda krizi? Bu gıda krizi çiftçinin ihtiyacı olan parayı çiftçiye vermemektir. Bu parayı alamayan çiftçinin yeterli üretim yapamamasıdır. Kriz dediğin budur. Verirsin parayı çiftçiye kriz çözülür. Twitte bunu yazdım bir tane gencimiz altına, 'Biz çiftçiye niye para veriyoruz' diye cevap vermiş. Ben de, 'Sen verme git domatesi 40 liraya, biberi 60 liraya al. Madem vermek istemiyorsun o zaman buna katlan' dedim.
Biz çiftçiyi desteklersek, esnafı desteklersek, işçiyi desteklersek bu ekonominin çarkı rahat bir şekilde dönecektir. Bakın çok basit bir örnek vereyim; 5 kişi düşünün, yan yana dursunlar ve birbirlerine 200'er lira borcu olsun, buna da piyasa diyelim. 5 kişilik piyasanın toplam borcu bin liradır. Peki son halkaya bir tane 200 lira verelim ve para elden ele geçsin. Şimdi piyasanın ne kadar borcu kaldı? Sıfır lira. Kaç parayla çözdüm bu işi 200 lirayla. Yani sen piyasaya gerekli parayı verirsen bu piyasada ne borç kalır, ne zorluk kalır, ne üretimsizlik kalır" dedi.
Türkiye'nin sebze ve meyve üretiminde önemli merkezlerden olan Mersin'de turfanda örtü altı yetiştiriciliği de önemli bir yer tutuyor. Her türlü sebze ve meyvenin örtü altında yetiştirildiği kentte, yeni denemeler de yapılıyor.
Bu çerçevede Erdemli ilçesinde çiftçilik yapan Ahmet Pazar'da geçen yıl kurduğu 3 dönümlük üzüm serasının içine kavun ekerek çifte ürün almayı denedi. Ziraat Mühendisi Emine Yaman Kutlu'dan da destek alan Pazar, iyi bir sonuç aldığı kavunun ilk hasadını yaptı. Kilogramı 10 TL'den satılan kavun çiftçiye ikinci bir kazanç oldu. Örtü altı üzümlerin ise bir ay sonra hasat edileceği belirtildi.
Daha avantajlı, getirisi yüksek

Örtü altı üzüm yetiştiriciliği yaptığını aktaran üretici Ahmet Pazar, "Üzüm altına ikinci bir ürün olarak kavun dikimi yaptık bu sene. 20 şubat tarihinde dikmiştik, bugün ilk hasadımızı gerçekleştiriyoruz. Kavunun fiyatı 10 TL civarlarında. Bu sene dönümde 3 ila 6 ton bekliyoruz. Bundan 1 ay sonra da üzüm hasadımızı gerçekleştireceğiz. 3 dönüm civarında seramızda ikinci ürün olarak kavun diktiğimizden dolayı 6 dönüm olarak görüyoruz. Yani 3 dönümden iki verim almış oluyoruz. Hem sebze meyve olarak, hem üzüm olarak iki verimde bizim için daha avantajlı ve daha getirisi yüksek" dedi.
6 dönümde ürettiğimizi 3 dönümde üretmiş olduk

Yapılan deneme ile ilgili bilgi veren Ziraat Mühendisi Emine Yaman Kulu da, "Burada örtü altı üzüm üretimi yapıyoruz. Örtü altında üzümün altında ikinci bir ürün ne yapabiliriz, onu araştırdık. Öncelikle fasulye denemesini yaptık, fasulyeden güzel sonuçlar aldık. İkinci bir ürün olarak kavun denememizi başlattık. Kavundan da güzel sonuçlar aldık.
Şuan kavun hasadı yapıyoruz, arkasından üzümümüzü hasat edeceğiz. Birim alandan daha fazla ürün elde ediyoruz. 6 dönümde ürettiğimizi biz burada 3 dönümde üretmiş olduk. Birinci ürünümüz üzüm, ikinci ürünümüz kavun. Bu seramızda üzümü teller üzerine aldık, alt kısımlara da kavunlarımızı diktik. İki ürün birbirine zarar vermeden iki tane ürün yetiştirmiş olduk" ifadelerini kullandı.
Gıda krizi diye bir şey yoktur

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) tarafından başlatılan Mevzu Ekonomi: Çözüm Milli Ekonomi Modeli programlarının ikincisi Ankara'da gerçekleştirildi. Programın kapanış konuşmasını yapan BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş gündemdeki sorunları ve çözümlerini dile getirdi.
Sayın Baş'ın en dikkat çekici başlıklarından birisi de 'gıda krizi' başlığında oldu. Dünyayı büyük bir gıda krizi beklediğine dair haberlere de değinen Hüseyin Baş konuşmasında şu ifadeleri kullandı;
"Bütün dünya, 'Gıda krizi geliyor' diye konuşuyor. Nedir bu gıda krizi? Bu gıda krizi çiftçinin ihtiyacı olan parayı çiftçiye vermemektir. Bu parayı alamayan çiftçinin yeterli üretim yapamamasıdır. Kriz dediğin budur. Verirsin parayı çiftçiye kriz çözülür. Twitte bunu yazdım bir tane gencimiz altına, 'Biz çiftçiye niye para veriyoruz' diye cevap vermiş. Ben de, 'Sen verme git domatesi 40 liraya, biberi 60 liraya al. Madem vermek istemiyorsun o zaman buna katlan' dedim.
Biz çiftçiyi desteklersek, esnafı desteklersek, işçiyi desteklersek bu ekonominin çarkı rahat bir şekilde dönecektir. Bakın çok basit bir örnek vereyim; 5 kişi düşünün, yan yana dursunlar ve birbirlerine 200'er lira borcu olsun, buna da piyasa diyelim. 5 kişilik piyasanın toplam borcu bin liradır. Peki son halkaya bir tane 200 lira verelim ve para elden ele geçsin. Şimdi piyasanın ne kadar borcu kaldı? Sıfır lira. Kaç parayla çözdüm bu işi 200 lirayla. Yani sen piyasaya gerekli parayı verirsen bu piyasada ne borç kalır, ne zorluk kalır, ne üretimsizlik kalır" dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.